“Kötü politikacılar, oy kullanmayan iyi vatandaşlar tarafından seçilir…” (George Nathan)
Böyle söze şapka çıkartılır… Üç kere okuyun, iyi düşünün, sakın neme lazım demeyin, mutlaka ama mutlaka oyunuzu kullanın… Yoksa kötüyü siz seçmiş olursunuz… Ne yapıyoruz… Ne yapıyoruz…
Oy kullanıyoruz… Tam zamanı, tam zamanı şimdiiiii… Beş yıl bu kentin her şeyini teslim edeceğimiz belediye başkanlarını seçiyoruz onlara her şeyimizi emanet ediyoruz ve beş yıl bu emaneti geri almak gibi bir lüksümüz yok…
Ne yapıyoruz… Ne yapıyoruz…
Oy kullanıyoruz, seçiyorum… Seçiyorsunuz… Seçiyorlar…
Tam zamanı, tam zamanı şimdiiiii…
Beş yılda; alma satma, yapma yıkma, temizlik, vergi ve harçlar, su, imar, sosyal işler, kültür sanat, yol asfalt, kaldırım, kadın çoluk çocuk yaşlı ihtiyar emekli, bakıma muhtaç ve engelliler… Ve aklınıza daha neler gelirse… Beş yıl yetki vereceğiniz yerel yönetimleri seçiyorsunuz…
Ne yapıyoruz… Ne yapıyoruz…
Oy kullanıyoruz… Seçiyorum… Seçiyorsunuz… Seçiyorlar…
Bir daha tekrarlayalım ve sindirerek okuyalım…
“Kötü politikacılar, oy kullanmayan iyi vatandaşlar tarafından seçilir…” o zaman;
Ne yapıyoruz… Ne yapıyoruz…
Oy kullanıyoruz… O, ben, sen…
Tam zamanı, tam zamanı şimdiiiii…
Benim bir oyum hiç bir şey değiştirmez, gitmesem de olur sakın demeyin, gitmediğinizde kötü yönetime oy vermiş olursunuz, karışmam bu pişmanlık sizi beş yıl kemirir… O zaman…
Ne yapıyoruz… Ne yapıyoruz…
Oy kullanıyoruz, sen, ben, o… biz, siz, hepimiz…
Tam zamanı, tam zamanı şimdiiiii…
Yazımızı; Zamanın Antalya defterdarı Abdullah Çağlayan'ın yazdığı şiirin bir kısmı ile bitirelim…
Bir soğan soyulurken yaşarıyor da gözler
Hazine soyulurken aldırmıyor öküzler…
Hayâdan eser yoktur, beyhude bütün sözler...
Nafile inat etme, hemen sallabaşını,
Uslu otur, hoş geçin, zıkkımlan maaşını…
(1941 Antalya defterdarı A.Çağlayan)
Dünün sözü: “oy kullanıyoruz oy, oy dememek için...”
Bu gazete ve her gazeteyi “okuduktan sonra” lütfen okunacak bir yere bırakın… Hiç bir yazının “son kullanma tarihi yoktur…”
[email protected]