Siyasette teşkilat, müşterek gayelere yönelmiş, ortak fiilleri dolayısıyla bir araya gelmiş insanların bir inanç ve program etrafında toplanarak eğitilmesi ve mücadeleye sevk edilmesi anlamına gelir.

Ortak amacı veya işi gerçekleştirmek için bir araya gelmiş kurumların veya kişilerin oluşturduğu birlik, teşekkül anlamına geldiği gibi; tertipli, düzenli ve bir program doğrultusunda çalışmayı öngörmek anlamına da gelir. Arapça teşkil kelimesinden dilimize geçmiş ve yerleşmiş bir kelimedir.

Teşkilatçılık kendisini ve içerisinde bulunduğu toplumun değerlerini geleceğe taşımada, planlı bir şekilde uygulama safhasına koymada, yapılacak çalışmaları belli bir düzen ve disiplin içinde yürütme işlemidir. Yani bir inanç, fikir, karar ve hareket birliğine teşkilat denir.

Bu tanımlardan sonra siyasetteki teşkilatın amacı: Ülkede demokrasi kültürünü hakim kılmak, ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak, ülkede birlik ve beraberliği tesis etmek, 'Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür' nesiller yetiştirerek geleceği teminat altına almak, vatandaşlarını hem ekonomik hem de sosyal ve kültürel yönden gelişmiş ülkeler seviyesine çıkarmak olarak tarif edebiliriz.

Bütün bunlar demokrasinin hakim olduğu ülkelerde siyasi teşkilatlanmanın teşekkül etmesiyle mümkündür. Siyasi teşkilatların ise en küçük birimden en üst birime kadar hiyarerşik düzeni tam olarak sağlamaları gerekmektedir. Çünkü beraberlik içinde, birlikte hareket etme metodu teşkilata mensup herkesin ve teşkilat kurumlarının prensibi olmalıdır. 'Birlik her kuvvetin üstünde bir kuvvettir.' sözü teşkilatın her kademesinde kendisini hissettirilmelidir.

Toplumda, teknoloji geliştikçe, sosyal, kültürel, ekonomik ve fikri değişmeler oldukça, insanların bunları fark edebilmesi ve zamanın ihtiyacına ve gidişatına göre hareket tarzı belirlemesi de, siyasette sağlıklı teşkilatlanmanın gerekliliğini ve önemini ifade eder.

Teşkilatın stratejisi, teşkilatı oluşturan birimler arsında bilgi akışının sağlıklı olarak sağlanması ile ancak hayata geçirilebilir. Bilgi akışının üst ve ast birimler arasında iyi işlemesi için birimlerin hiyarerşik düzen içerisinde yerini ve konumunu iyi bilmesi gerekir. Bunun için bütün toplantıların önemi büyüktür. Alınan kararların uygulanabilirliğinin artması, yapılan işin ciddiyetinin ve öneminin birimlerin yönetim kurulları tarafından anlaşılmasıyla mümkündür. Birbirinden habersiz ve kopuk teşkilatların başarıya ulaştığı ise hiç görülmemiştir.

İyi bir teşkilatın düzenli bir binası, büyük bir toplantı salonu, iyi bir bilgi servisi, birimler için oluşturulmuş ayrı ayrı bölümleri, kalifiye çalışanlarının olması gerekmektedir. Vitrin her zaman önemlidir. Vitrini tamamlayacak olan ise vizyondur.

Bir milletin kaderi, hiç bir zaman, pasif çoğunluk tarafından tayin edilememesi gerekir. Onun için iyi eğitilmiş, aktif siyasi teşkilat kadrolarına ihtiyaç vardır. Bu kadrolar, Anayasal çerçeve içerisinde belirlenen tüzük esas olmak üzere faaliyetlerini ümitsizliğe düşmeden kesintisiz olarak devam ettirmeleri zorunludur. Uzun soluklu siyasi teşkilatlarda kadrolar şuurlandırılmış; kitleler ortak amaca uygun olarak yönlendirilmiştir.

Feraset, basiret, dirayet ve adalet anlayışını taşıyan kadroların gerekli yerlere gelmesinin yolu, mükemmel bir siyasi teşkilatlanma ve bu teşkilatın aktif faaliyetlerinden geçer. Ülkenin en çok ihtiyaç duyduğu yapılanma bu özellikleri taşıyan kişilerin iş başına gelmesidir.

Teşkilatta demokrasi vardır. Fakat merkezi otoritede ve o merkezi otoriteye "itaat " vardır. Her teşkilat mensubu, milletine ve liderine karşı sorumlu olduğunu bir an dahi aklından çıkarmamalıdır. Demokrasi kültürü sorunları aile içerisinde her türlü tartışmayı yaparak çözmek olarak anlaşılmalıdır. Teşkilat meselelerini, tartışmaları, ülke gündemi ile ilgili önemli mevzuları kamuoyu önünde çözmek, tartışmak ve konuşmak demokrasi değildir. Bu tür yaklaşımlar sergilemek teşkilata ciddi zararlar verebilir.

Belki yine devam ederim kimbilir...