Siyasi konulardan her ne kadar uzak durmaya çalışsakta
Hayatımızı bireysel ve toplumsal manada
Yakından ilgilendiren bir konuda sürekli sessiz kalmakta mümkün olmuyor.
Seçime 10 gün kala ortam gergin, hatta meydanlar toz duman.
Kavga gürültü protestolara kanda karıştı
Her gün farklı bir tartışma konusu ile karartma gündemler
Gerçek meselelerin tartışılmasını perdelesede
Alanların canlı heyecanlı olmasını sağlıyor.
Daha önceki seçimlerden farklı olmakla birlikte
Meydanlar her ne kadar dolu gibi görünse de
Heyecansız ama gergin, bir o kadar da endişeli bir sürece şahit oluyoruz.
Miting meydanlarının doluluğu gücün göstergesi sayıldığı için önemli.
Sn. Cumhurbaşkanı bunu çok önemsiyor
Siyasi parti gibi çalıştığı herkesin malumu
Siyasi partilere inat mitingler yapıyor ve alanların doldurulması için
Tüm yollar deneniyor tüm imkanlar kullanılıyor.
Muhalefette boş duruyor sayılmaz bu konuda
Mitinglerin kalabalık görünmesi için tüm teknikler deneniyor
Bazen 3-5 bin kişilik mitinleri bile milyonlarca insan var gibi izliyoruz,
Gözlerimiz doyuyor kalabalığa
Hilesi hurdası ne olursa olsun tvler işine geleni dolu
İşine gelmeyeni istediği gibi gösteriyor.
Bir taraftan Sn. Cumhurbaşkanı diğer taraftan Hükumet partisi
Kamunun belediyelerin tüm imkanlarını
Medyanın bütün nimetlerini kullanırken
Eşit şartlarda propaganda yapıldığını söyleyemeyiz.
Her ne kadar tarafsız olsa da Sn.Cumhurbaşkanı
Bazı siyasi partilerden daha çok miting yaptı
Siyasilerin kullanmaktan imtina ettiği söylemleri onlardan daha sert
sarf etti ediyor.
Bu çaba bu gayret gönlüde ki partinin kan kaybını doğrular nitelikte.
Görünende o ki iktidar partisi kırsal da oylarını kısmen korusa da
Geçmiş dönemlere nazaran ciddi bir kan kaybı içerisinde.
Türkiye nüfusunun %80nine yakının şehir merkezlerinde yaşadığı göz
önüne alınırsa
Kaybın boyutunun düşük boyutta olmadığı görünüyor.
Bu kan kaybı bölgelere göre değişiklik gösteriyor.
Doğu ve Güneydoğuda BDPye
İç Anadolu ve sahillerde MHPye bazı bölgelerde SPye doğru bir yöneliş var.
Sebebine girmeyeceğim ama bazı şeyler vatandaşın hafızasından silinmiyor.
Ve mağduriyet gibi bazı taktikler tutmuyor.
Eskiden muhalefet konuşur Hükümet prim yapardı.
Dönemin Başbakanı Sn. R. T. Erdoğanda hatipliğini ortaya koyunca
oylar AKPye artardı.
7 Haziran 2015 Genel Seçimleri çok farklı görünüyor.
Çünkü ilk defa hükumet ve halkın gündemi birbirinden çok farklı
2002den bu yana ilk kez seçim gündemini hükumet değil muhalefet belirliyor.
Vatandaşın gündemi geçim, hayat pahalılığı, yaşam mücadelesi
Hükumetin gündemi gücünü, geleceğini yani koltukları sağlama almak
Muhalefet alt gelir grupları için maddi destek sözü verirken
Emekli ve asgari ücretlinin yaşam standartını yükseltmeyi vaad ederken
Hükumet daha önceki dönemlerin aksine veremezükcü bir tavır içerisinde
İster istemez hani dünyanın en büyük ekonomilerinden biriydik dedirtiyor
Biteriz batarız Yunanistana, İspanyaya döneriz mazereti sökmüyor...
Sn. Cumhurbaşkanının oalya müdahil olması
Devamlı siyasetçi gibi gündemde kalma çabası hükümete oy kaybettiriyor.
Karışmasa Sn.Davutoğlunu gölgede bırakmasa tahribat daha az olurdu
gibi geliyor bana.
Tüm seçimlerde tahminleri tutmamış
Mevcut şartlarda vatandaşın siyasete bakışı ile yaşayış şekline inanmayan
Hep yanılmış biri olarak tespitim odur ki
Hem Gaziantepte hem Türkiye genelinde dengeler çok değişecek...
Kalabalık olunması güçlü ve haklı olunduğu anlamına gelmiyor.
Bazen az oyla tek başına iktidar olursunuz
Bazen çok daha fazla oy alır muhalefette kalırsınız.
Görelim mevla neyler neylerse güzel eyler...