Kısa yoldan, ter dökmeden, emek harcamadan, gençleri ve çocukları zehirleyerek, zengin olmak, ülkenin yarını olan çocuklarımıza göz diken odaklara lütfen dikkat edelim. Unutmayalım ki, en büyük ticaret uyuşturucu ticaretidir. Karanlık ruhlu insanlar bin bir entrika ve hilelerle gençler üzerinden çıkar sağlamaya devam ediyorlar. 'Bir musibet bin nasihatten iyidir' sözünden hareketle yazımıza iki gencimizin kan donduran itiraflarını başta aileler ve çocuklar ve gençler dikkatle okumalıdırlar. Bu iki kardeşimizin mesajları çok şey anlatmaya yeter de artar bile: 'Ben bu mereti kullandım ve bir yerden sonra bu alışkanlık yaptı. Almadığın zaman tir tir titriyordum.

İçinde çok kimyasal maddeler var. İlk deneyişte kusmak garanti. İçtiğim anlarda korkudan titrediğimi ve öleceğimi gibi sanıyordum. Delirecek gibiydim. Unutkanlık had safhada. Dün ne yediğimi unutuyordum mesela. Kullanmadığım zaman umutsuzluk ruhsuzluk ve sinir hakimdi. Gözlerimin altı simsiyah oluyordu. Kalp ritmim bozuldu. Zaten bu bonzai yi şu genç yaşımda değil de 40ında filan içmiş olsam büyük ihtimal ölürdüm. Çünkü içtiğin an inanılmaz bir kalp ritmine ulaşıyorsun. Tribe girme konusuna gelirsek de, ben her zaman şöyle düşünmüşümdür, eğer yanında güvendiğin arkadaşlar varsa imkanı yok ki tribe girersin. Güvenmediğin bir ortamsa tribe girmek kaçınılmaz oluyor.

Benden sana acizane bir tavsiye, kullanma. Ben kullandım ama pişmanım. Bırakmak kullanmamak en iyisi kardeşim. Bu bonzai öyle değil bildiğin. Bunların parası da doğrudan PKK ve diğer örgütlerin ellerine gittiğini de duymuştum. Bunu içenlerin öldüğünü veya kalp pili kullandığını biliyorum yani bir şehir efsanesi değil. Yaşanılan kafa çok kötü. Ama kardeşim yapma etme. Kendine yazık cebine yazık anana babana yazık. Ben bıraktım mutluyum. Artık hayattan zevk almaya başladım'

Bonzai,2000'li yılların başlarında piyasaya sürülen ve gençler arasında hızla yayılan sinsi bir zehir. Bitkinin yapraklarına zehirli kimyasalların emdirilmiş, esrara benzer yaprak kırıntıları ile tütün ile içilen sinsi bir ölüm tuzağı.

Alkol ile birlikte alındığı vakit ölümü hızlandıran, adını, bon(tabak),sai (ağaç) tan alan bu bitki, tabak ya da taş üzerinde yetiştirilen minyatür edilen ağacı simgeler. Satıcıların, gençlere yönelik, bir fırt nedir ki? Bir fırt'tan bir şey olmaz.

En fazla güleriz, eğleniriz, coşarız cahilliği içinde, daha ilk kullanımında insanı ölüme götüren bu sinsi zehiri toplumun tüm kesimlerinin bilmesinde yarar var.

Tıp otoriteleri yaptıkları açıklamalarda, Bonzai'nin içindeki zehirli kimyasal maddelerin etkisini artırmak için fare zehiri, saç spreyi gibi maddeler katılarak piyasaya sürülüyor.

Bonzai etkisiyle, panik atak, ölüm hissi, kalp ritmi bozuklukları, kalp krizi riski, aşırı kilo kaybı, terleme, kocaman sivilceler. Psikopati(kişilik bozukluğu) riskini artırması gibi yoğun bir açlık hissi, artan şekilde ağız kuruluğu, göğüs ağrısı, kan basıncında ve kalp ritminde artış, sürekli halsizlik, iştah kaybından dolayı zayıflama, göz kızarıklığı. İlk defa kullanımlarda, yüksek miktarda alınması durumunda ise bad trip denilen ve ölümle sonlanan vakalara da götürebiliyor.

Diğer genç kardeşimizin itirafı ise düşündürücü olduğu kadar ürkütücü: 'Arkadaş ortamında satıcıların yutturma taktiği ile’’ Bir ot cıkmış acayip bomba bir şey denemelisin’’ çelmeli sözler eşliğinde ’’ bir fırttan bir şey olmaz en fazla güleriz, eğleniriz ne olabilir ki başka. Bir ot altı üstü’’ deyip kovada 1 kapak olarak denediğim; sadece bir nefes aldığım ve almamın 5 dakika sonrasında beni benden alıp ölümle yasam arasındaki ince çizgiye oturtup 3 saat orada kalmamı sağlayan; kesinlikle, şiddetle uzak durulması gereken bitkisel görünümünde kimyasal mallaştırıcı, felç edici, 4 -5 çeşidi bulunan ve bunların içinde en pisi şeytan ve poison olan; evinize kadar servis çektirten, ne hikmetse üreticinin kim ve hangi ülke olduğu belli olmayan madde.

Geçen sene denedim ilk bu zehiri. Kafam ne zaman düzelecek, ya düzelmez de hep böyle kalırsam, aha ölüyorum tripleri icinde 3 saat geçirdiğim ama bana o 3 saati 3 yıl gibi geçirten bütün vücudu resmen felç edip, uyutmayan, ayakta tutmayan, arkadasın yaptığı kahveleri içerken sanki başkasının ağzından içiyormuşcasına hiç bir şey hissettirmeden dudak da dahil olmak üzere iç organları ve belki ayıktırır düşüncesiyle sürüne sürüne duş almaya gittiğinde su değmiyor deyip küvet dolana kadar icinde bekleyip içine yatmanda bile sanki ruhun başkasının bedeninde yıkanıyormuşçasına dış organları uyuşturup suyun deri ile temasını bile hissettirmeyen, öylece ne bir mide bulantısı ne de başka hiç bir şey hissetmeden kusturan özellikle delirme ve ölüm triplerine sokan madde.

Şerefsizim ruh bedenden ayrılıp yeniden giriyor gibi bir his yaratıyor bünyede. Ne yaparsanız yapın o 2.5- 3 saat içerisinde kendinize gelemiyorsunuz. sakin acaba nasıl bir şey bu deyip gazlara gelip denemeyin!. Beyinde ve vücutta kalıcı tahribatın alasını yapıyor. Hala kendimi toparlayamadım hep o kafa aklıma geliyor ve korkuyorum. fobilerim arttı. Tek dileğim, bu sinsi zehirin çok kısa bir süre içerisinde yasaklanması ve piyasadan tamamen kaldırılması'

3 YIL İÇİNDE ÖLDÜRÜYOR

İçerdiği yoğun kimyasal zehirler bakımından beyindeki hücreleri yok etmesi sebebiyle, bağımlının bonzai maddesini sürekli kullanması durumunda, 3 yıl içinde kullanıcının beyin fonksiyonları sona erdirip felç ettiğinden kişi 3 sene içinde yaşamını kaybediyor.

TEDAVİSİ

Bağımlılık, tıp ve hukuk literatüründe bir hastalık olarak görülmektedir. Tedavisi mümkündür. Bonzai kullandığı tespit edilen bağımlı, derhal hastaneye kaldırılmalı, akciğerlerine oksijen girişi için rahat nefes alması sağlanmalıdır. Bir süre bu maddeyi kullandığı için iştahsızlıktan dolayı, halsizlikten kaynaklanan vücut için doktorun önereceği serum ile vücudun güçlendirilmesi sağlanır. Bağımlının çevresi değişmelidir. Vücuttan zehirin atılması için detoks işlemi gerçekleşmelidir. O mahalden uzaklaştırılmalıdır. Tedavi için gönüllü davranmalı ve iyileşip özlediği gerçek hayatı şiddetle istemelidir.