Yazımızın başlığı Sayın Tamer Abuşoğlu'nun son kitabının adı. Daha önce bizlere onbir kitabını sunmuş olan aziz dostumun bu onikinci kitabı bir tek şiirden oluşmakta. ‘'Sesini Bana Veren Şehir'' de işlenen tema Gaziantep. On dört bölüm ve kırkdört sayfalık bu kitabı elime alınca bitirmeden bırakamadım. Zaten ilk sayfaya baktığınızda son sayfaya kadar okumadan bırakmanız mümkün değil. İşte ilk sayfadaki şiir bölümü.
‘'benim bu şehre
aşık olduğum
külliyen yalandır
onun içidir ki
burnum uzar
gün batımlarında
çamurumda toprağı
suyumda yağmuru var
bu şehrin
duvarlarında nefesim
ayak izlerim var
kaldırımlarında…''
Yakından tanıdığım, değerli bir dostumdur, Sayın Tamer Abuşoğlu. Biraz seyrek de olsa bir araya gelir, uzun uzun sohbet ederiz. Ancak, sohbetlerimiz Gaziantep üzerinedir. Gaziantep'in hali pür melalini onun kadar bilen ve içinde duyanlar varsa bile ona yetişemezler. Kentimizle ilgili eksikleri, kusurları, yanlışları çok iyi bilir. Bunları kendine dert edinir. Gerek gazetedeki köşe yazılarında, gerekse şiirinde işler bu konuları. Gaziantep'in tarihini ezbere bilir. Geleceğini tarihin ışığında düşünür. Doğru çizgide teoriler üretir. Halktan biri olmak, halkın sıkıntılarıyla dertlenmek onun işidir.
‘'o ersiz Antep avratlarının
kara kaplı
kader kitabı
o yetimlerin babası
öksüzlerin anası
tırnaklarını etine gömüyordu
ve Antep
bir kez daha ağlıyordu…''
O Gaziantep'in geçmişinde, geleceğinde ve şimdiki zamanında aynı anda yaşamayı başaran değerli bir yürek. Bu kentin sevdalısı. Çelikten daha sert, asla eğilip bükülmeyen bir kalemin sahibi. Şahinler diyarı kentimizin şahin evlatlarından biri. Onun yüreği Gaziantep savunmasında her türlü özveride bulunan kahramanların yüreğiyle birlikte çarpar. Ne kadar anlatsam az gelecek. En iyisi siz ‘'Sesini Bana Veren Şehir'i okuyunuz. Okuyunca burada yazdıklarımın az kaldığını göreceksiniz. Yazımı kitabın son bölümüyle bağlarken, Sayın Abuşoğlu'nu kitaptaki paylaşımları için, içtenlikle kutluyorum. Kitapta bir kitap isteme adresi bulunmamasına rağmen, isteyenler gazetemizden kendisine ulaşabilirler.
Mutlaka okunması gereken bir kitap. Okunmaması kayıp sayılır.

‘'dilim eğilir
peyvan olur sözcüklerim
ustam sesini ödünç verir
yitik bir zamana
benim bu şehri sevdiğim
külliyen yalandır, sevmem.
taparım çünki bu şehre
bu şehir benim mabedimdir.''