Mağdur çocuklar dönmediBaşbakan Yardımcısı Kaynak soru önergesine verdiği cevapta Geçici Barınma Merkezlerinde gönüllük esasına göre giriş ve çıkış yapıldığını belirten cinsel istismar mağduru çocuklardan ikisiyle ilgili “Mağdur 2 çocuğun 18 yaşından küçük olmaları sebebiyle aileleri ile birlikte izinli olarak geçici barınma merkezinden ayrıldığı ve bu çocukların izinlerinin bitmesine rağmen merkeze dönüş yapmadıkları tespit olunmuştur” dedi.Önerge sahibi CHP’li Ekici, Kaynak’ın verdiği yanıtı, “Cevaba bakarsanız yapılması gereken her şey yapıldı, bütün yetkililer görevlerini dört dörtlük yerine getirdi, sanık da 108 yıl hüküm giydi. Dolayısıyla kamunun vicdanı rahat! Ama kamuoyunun vicdanı rahat değil. Çünkü biliyorlar ki devletin gözetimi, koruması altındaki bir kampta ihmaller zinciri olmadan 30 çocuk 3 ay boyunca cinsel istismara uğrayamaz” diye değerlendirdi. EKİCİ: KABUL EDİLİYOR“Cinsel istismara uğrayan çocuklardan ikisinin çadır kentten çıkmalarına izin verildiği AFAD’dan sorumlu Başbakan Yardımcısı tarafından kabul ediliyor. Ama cevapta yer alan ‘aileleriyle birlikte kamptan ayrıldığına ilişkin’ bilgi ne yazık ki tutulan tutanakla teyit edilemiyor. Her hâlükârda ortadaki tek gerçek, koruma altında olması gereken bu çocukların kamptan ayrılmasına izin verildiği, bu çocukların akıbetinin ne olduğunun bilinmediğidir. Burada AFAD yönetiminin sorumluluğu açıkça ortadadır. Ayrıca çocukları istismardan hüküm giyen kişi ifadesinde olayın ortaya çıktığı gün görev yerinin değiştirildiğini ifade etmiştir. Başbakan Yardımcılığı bunu yalanlamaktadır. Gerçek hangisidir?’BOZUK KAMERALARDAN KİM SORUMLU?’Önergeye verilen cevapta ‘geçici barınma merkezlerinin giriş çıkışları, ortak kullanım alanları ile çevresi kamera kayıt sistemi ile izlenmekte olup kamera kayıtlarının tutulması ve takibi de genel kolluk birimi tarafından yapılmaktadır’ demektedir. O halde 85 kameranın olduğu bir kampta cinsel istismarı kaydedecek 14 kameranın bozuk olmasında da kolluk birimlerinin ihmali vardır.BAKANLIK NEDEN MÜDAHİL OLMADI’30 çocuğun cinsel istismara uğradığının ortaya çıktığı Eylül 2015’den hemen sonra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı (ASPB) bu korkunç istismardan haberdar edilmiştir. Aralık, Şubat ve Nisan’da olmak üzere davanın 3 duruşması gerçekleştirilmiştir. ASPB bu duruşmalarda yoktur! Ne zaman var? Cinsel istismarın basında geniş bir biçimde yer aldığı 12.05.2016’da… Bu tarihte Bakanlık zahmet edip davaya müdahil olma kararı alıyor. Bu tarihe kadar mağdur çocukların yanında saf tutmayan ASPB’nın yaptığı en hafif ifadeyle ihmaldir.” BÜLTEN