Fatma ŞAHİN'in muhtarlarla buluşması anlatıldığına göre epey olaylı geçmiş...

Basının davet edilmediği buluşmada, Ökkeş TİTİZ ile Şamil TAYYAR arasında kısa süreli bir gerginlik yaşanmış...

Geçtiğimiz günlerde meclis salonunda gerçekleşen bu büyük buluşmada, Milletvekilleri Şamil TAYYAR, Derya BAKBAK, Halil MAZICIOĞLU, TAHMAZOĞLU ve FADILOĞLU'nun yanısıra Fatma ŞAHİN'in gölge ekibi de hazır bulunmuş...

Eline mikrofonu alan TİTİZ, Tevfik KUTLAR'dan, Esat Kaya TURGAY'a, Ahmet Turan ERTUĞ'dan Ömer ARPACIOĞLU'na, Celal DOĞAN'dan Asım GÜZELBEY'e kadar çok belediye başkanı gördüğünden başlamış, muhtarlar için yaptıklarını yıl, ay ve gün şaşırmadan, bir bir anlatmış...

Bir ara konuyu otobüslerin özelleştirmesine getiren TİTİZ, Asım GÜZELBEY'in de kulağını çınlatıp;

-"Defalarca kendisine otobüsleri satma dememe rağmen, beni dinlemedi, sattı. Ne oldu? Bu işten herkes zarar gördü. Adam sonra da memleketi dolandırdı kaçtı, duyduğuma göre yurtdışındaymış PEZ.... K... " demiş...

Milletvekilleri ve belediye başkanlarının ŞAŞKIN bakışları arasında TİTİZ konuşmasını sürdürmüş;

-"Ben müdahil olmasaydım, Zeugma Mozaik Müzesi de yapılmayacaktı ve orası benzin istasyonu olacaktı. Ölüm tehditlerine aldırış etmedim ve orayı benzin istasyonu yaptırmadım... " diye eklemiş...

Titiz hararetli konuşmasına devam ederken araya giren Şamil TAYYAR, Titiz'in Asım GÜZELBEY'e küfürlü konuştuğunu ima edip, özür dilemesini istemiş…

O anda vücudunda ne kadar kan varsa yüzüne çıkan TİTİZ,

"Özür dilemem…" demiş...

Salondan bir alkış kopmuş...

Şamil TAYYAR, Titiz'den ısrarla özür dilemesini istemiş…

Titiz, diklenip, 'Özür dilemem… Memleketi dolandıran adamdan neyin özrünü dileyeceğim? Tüyü bitmemiş yetimin hakkını kim yerse onu lanetliyorum… Memleketi dolandırdı kaçtı… Sözümü geri almıyorum. Hasan K. PEZ....K, Hasan K. PEZ….Hasan K., PEZ....K diye, üç kere haykırmış…

Şamil Tayyar Hasan K. adını duyunca;

"Bir dakika, bir saniye, ben ASIM Bey'e bir gönderme yaptın sandım. Tamam o zaman…" demiş ve özür ısrarından vazgeçmiş…

TAYYARın Güzelbey'i savunma REFLEKSi, TAHMAZOĞLU, FADILOĞLU, MAZICIOĞLU ve ÇANLIOĞLU'nu oldukça duygulandırmış...

Büyük bir yanlış anlama ortadan kalkınca TİTİZ'in de rengi yerine gelmiş ve konuşmasına aynı heyecanla devam ederek;

"Belediyenin kapıları muhtarlara açık olmalı. Daha önce sanki aramızda bir küslük vardı. Şeffaflık istiyoruz. Ben bu kentte birçok projenin fikir BABAsıyım. Bizim mahallede HAVYAR yiyenler yok. Garip- gurabanın duasını almak için çalışıyorum. Ancak buna karşılık TUVALETe bile adım verilmedi." demiş...

Salonda yine alkış tufanı…

Titiz'in gözleri dolup, boğazı düğümlenir ve konuşamaz...

Bu sırada MAZICIOĞLU devreye girer ve

"Mesaj alındı sayın Titiz…' der.

'Söz uçar, yazı kalır' diyen TİTİZ Fatma Şahin'den YAZILI olarak bir DİZİ talepte bulunur;

Neler mi?

*Muhtarlık büroları...

*SİLAH bedellerinin taksitlendirilmesi..

*Silah ruhsat harçlarının eski milletvekilleri, astsubay ve bekçi ayarına getirilmesi…

*Muhtarlar için Bağkur-Tıp fakültesi arasında anlaşma sağlanması…

*Belediye meclislerinde muhtarların temsiliyeti...

,*Muhtarlık bürolarına bayrak ve Atatürk posteri..

*Muhtarlık bürolarına bilgisayar ve faks talebi..

*Muhtarlara eğitim seminerleri isteği...

*Belediyeye gelen muhtarlara öncelik, ayrıcalık…

*Belediye bünyesinde muhtarlar için ODA…

*İstanbul, Bursa'da olduğu gibi muhtarlara PASO konusu

*Muhtarlarla periyodik toplantılar yapılması istediği..

*TOKİ'den muhtarlara uygun taksitlerle muhtarlık SİTEleri …

*Muhtarlık bürolarının elektrik, su, internet, yangın tüpü giderlerinin belediyece karşılanması…

*Muhtarların cenazeler için otobüs ihtiyaçlarının anında karşılanması..

Kadı anlatana göre fetva verirmiş...

Umut iyi bir kahvaltı, ancak kötü bir akşam yemeğidir..

BELEDİYE BANDO TAKIMI…

Büyükşehir Belediyesi'nin karşı komşularından Nil Kıraathanesi'nin müdavimlerinden birine, Asım GÜZELBEY'in ardından belediyede dışarıdan gözlemlediği ilginç birşeylerin olup olmadığını sordum…

'MAVİ halı', 'güvenlik' ve belediye BANDO takımı' dedi...

Gerçekten müthiş bir gözlemci…

Hele, belediye bando takımını farketmiş olması, takdire şayan…

Sevimli amca;

-'Güzelbey gitti gideli, Büyükşehir'e büyükelçiler, bakanlar sessiz-sedasız gelip-gidiyor' diyor...

Adam, bando takımının sadece BAKANlar, büyükelçiler yani yabancı diplomatlar, geldiği zaman çalındığına kadar herşeyi biliyor…

Hatta bugün olmuş, Güzelbey'in Sergen YALÇIN'ı niye belediye bandosuyla karşıladığına bir anlam veremediğini söylüyor…

Benim de mantığım almıyor ya…

Velhasıl, meğer trampet, trombon, saksafon, klarnet, davul ve zilin o müthiş uyumu, sadece ziyaretçilere değil, etraftaki insanlara da coşku veriyormuş… Kalın Sağlıcakla...