Önce şu Hac konusunda iki laf etmeliyim.. Bu Suudiler için insanın hiç değeri yoktur. Zaten Suudi Arabistanda insan hakları diye birşey de yoktur.. Dinleri imanlara para olmuş adamların. Şeytan taşlamayı bile kazanca çevirip paralı hale getiren, güzelim Kabenin etrafını binalarla donatan ve eski özelliği ile güzelliğinden eser bırakmayanları Allaha havale ediyoruz. Her sene mutlaka ölümlerin yaşandığı, insanlara hayvan muamelesinin yapıldığı Arabistanda son yaşanan olay tam bir katliamdır.. İnsanların ibadetlerini yapmak için adeta işkence gördüğü, düzensiz, darmadağınık bir organizasyonla milyarlarca dolarları cebine indirenler, Allah katında mutlaka hesap vereceklerdir.. Fazla bir söze gerek duymuyorum..

Gelelim asıl konumuza.. AK Partide durumlar değişiyor.. Hem teşkilatlarda, hem belediyelerde, hemde Ankarada.. Tabii AK Parti neferi gibi çalışan bazı bürokratları da unutmamak gerekir.. Çünkü buralardaki değişim onları da ilgilendirecektir.. Milletvekilleri tercihleri kimilerine göre iyi olabilir. Sıralamalar kimilerin hoşuna gidebilir.. Ama o kimileri, genelin düşüncesini ve bakış açısını yansıtmıyor, bunun bilinmesinde yarar var..

Bu kez listede asıl sürprizi Ahmet Uzerin yaptığını söylemeliyim.. Biliyorsunuz 7 Haziran seçimlerinde il başkanlığından istifa edip milletvekili adaylığına karar verdiğinde, 'Dimyata gitmeyi niye tercih etti' diye yazmıştım Sayın Uzer için.. Nitekim listeye alınmamıştı.. Üstelik çok da üzmüşlerdi Ahmet Uzeri.. Ama o yılmadı, vazgeçmedi.. Doğrusu çok da akıllı oynadı. Kendine yakın bazı Kürt iş adamlarıyla birlikte hareket etti. Birde kendi ekibini dağıtmadı. El ele kol kola verdiler hep birlikte.. Ekip arkadaşları Gaziantepte özellikle teşkilatın ve belediyelerin yetersiz kalışını pompalayıp Ankaranın duymasını sağlarken, AK Partinin tepedeki önemli isimlerine de 'Kürt adaya gerek yok, çünkü Gaziantepteki kürt sanayici ve iş adamları Ahmet beyi destekliyor' havası yaratıldı. Batmanda Mahsun Altunkayanın cami açılışında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğana, Antepte yaşayan kürtler olarak, Ahmet Uzer için ricada bulunuldu.. Sonuçta listeye olabilecek sıralamanın en iyi yerinde, hatta çok iddialı Şamil Tayyarı bile bir basamak alta indirerek girmeyi başardı..

Ahmet Uzerin bu müthiş stratejisi sadece milletvekili olmayı garantilemekle kalmıyor elbette.. Sıralamada Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile parti genel sekreteri Abdülhamid Gülden sonra gelen 3. İsim olması Gaziantepte PATRON ARTIK AHMET UZER dedirtecek pozisyonu beraberinde getiriyor..

FATMA ŞAHİN NİYE YÜRÜTEMEDİ

Bunu neden söylüyorum derseniz, sebebi gayet açık.. Hatırlayanlar bilir, yerel seçim sonrası AK Parti Gaziantep için PATRON olarak Fatma Şahini göstermiştim.. Bunu söylerken, Fatma Şahinin Bakanlık yapan birisi olarak AK Parti teşkilatında liderlik yapabileceği düşüncesindeydim.. Dengeleri iyi kuracağı, iyi bir ekip oluşturacağı ve Bakan Belediye Başkanı olarak hem partisinde taşların yerine oturmasında doğru kararlar vereceğine, hemde belediye başkanı olarak iyi bir ekiple kenti mükemmel şekilde yöneteceğini düşünmüştüm..

Zaman içerisinde benim gibi Fatma Şahinden beklentisi olan binlerce AK Partili ve kentte yaşayan on binlerce insan ciddi bir hayal kırıklığı yaşadı. Partiye hakim olma ve yönetme hesabı, hep yanlış isimleri tercih etmesi sonucu taşların yerine oturmasını sağlayamadı. Partiyi tanıdığını söyleyen ama aslında herşeyi kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirip, farklı bilgiler verenlerin gerçek niyetlerini okuyamadı.. Üstelik partiyi yönetme hesapları nedeniyle kentle ilgilenmeye yeterince vakit ayıramadı. Vatandaşın sorunlarını unuttu.. Belediyede akıl almaz sayıda şirketler kurarak, buraları partide etrafını çevreleyenlerin arpalığı haline getirdi. Şu anda büyükşehir belediyesinde o şirketlerde neler olup bittiğini dünya alem biliyor ama Fatma Şahin neler olup bittiğini göremiyor. Çünkü bu yazıyı okuduğu anda neler olduğunu öğrenmek için çağıracağı kişilerden doğru ilgiyi alamayacaktır.. Çünkü zaten bütün mesele fikir danışacağı kişilerin belediye şirketlerinde kurdukları düzenin devamı için herşeyi güllük gülistanlık göstermesidir..

ERUSLU VE MİLLETVEKİLLERİ SEYİRCİ KALDI

Belediyede kimin eli kimin cebinde, kimin ne yaptığı bilinmeyecek noktaya geldiğini birçok partili ve bürokrat gibi Ahmet Uzer de çok iyi biliyor. Hatta benim bilmediklerimin 10 mislinden fazlasını biliyor. Çok net söylemeliyim, Uzer ve ekibi Fatma Şahin belediye başkanı olduktan sonra hiç boş durmadı. Bazıları yani partilisi, iş adamı ve gazetecisi, taktik gereği yanındaymış gibi Şahinin yanında gözüktü ve neler olup bittiğini net şekilde gördü.. Bu arada ilçe belediyeleri ile ara bozma stratejisinde çok başarılı olundu. Bunlara ilaveten özellikle Şamil Tayyarı arkasına alan Şehitkamil ile Fatma Şahinin yıldızının hiç barışmaması birçoğunun ekmeğine yağ sürdü.. Dedikodular, haber getirip götürenler hep kazançlı çıktı. Şüphecilik, iftiracılık tavan yaptı..

Gaziantepte AK Partide ister ABİ'lik deyin, ister PATRONLUK eksikliği ciddi olarak hissedildi. Sanki işlerin böyle devam etmesi istenildi. Tabii onlara fırsat verilince, elbette sevgisizlik ve güvensizlik doruk noktaya ulaştı.. Çare olarak Ökkeş Erusludan beklenti içine girenler, zaman içerisinde Sayın Eruslunun o eski liderlik ve abilik havasından uzaklaştığını, doğruyu yanlışı ayırt edemediğini, hisleriyle hareket ettiğini ve yanlış yapanları görmezden geldiğini gördüler..

Milletvekilleri içerisinde Mehmet Erdoğan ile Nejat Koçerin kimseyi küstürmeme ve kırmama adına etliye sütlüye fazla karışmama gibi farklı bir görüntü vermesi, Şamil Tayyarın ise sadece kendine rol biçmesi, birde Cumhurbaşkanıyla sıkı fıkı olduğu görüntüsüyle, azıcık da olsa herkesin kendisinden çekinmesini sağlaması, ne Gaziantepe, nede AK Parti teşkilatına hiçbir şey katmadı.. Üstelik partinin toparlanma yerine dağınık ve küskünler ordusu haline gelmesine yol açıldı..

Hüseyin Çelik varken kısmen de olsa lider havasının yaşandığı Gaziantepte, şimdi o boş duran rolü kapmak için Uzerin büyük bir hamle yaptığını söylemeliyim.. Çünkü hesaba göre, Mehmet Şimşek ile Abdülhamid Gülün sürekli Ankarada olacak olması nedeniyle Gaziantepte artık herşey Ahmet Uzerden sorulacaktır.. Yılların tecrübesiyle Uzerde bu işi, yani PATRONLUĞU fazla yüzüne gözüne bulaştırmadan götürme şansına sahiptir. Umarım Fatma Şahin gibi yanlışlar yapmaz, umarım son yıllarda ve aylarda yaşadıkları acı tecrübeleri, ABİ standartında yürütme başarısını gösterir.. Bekleyip görmekte yarar var tabii..

PARTİLER KAÇ MİLLETVEKİLİ ÇIKARTABİLİR

Kiminle görüşsem, ilk sorusu, 'senin tahminlerin doğru çıkıyor, söylesene 1 Kasımda ne olacak'diyor.. Doğrusu tesadüfen tutturduğum 7 Haziran seçim sonuçları için başım ciddi belada.. 1 Kasımda olacakları nasıl bilebilirim ki.. Hele böyle bir ortamda.. Ülkede herşey toz duman.. Her gün şehit haberleri almaktan yorulduk.. Evladı askerde olanların neler hissettiklerini çok iyi biliyorum.. Seçimin nasıl yapılacağı konusunda inanın endişelerim çok büyük.. Ama tüm bunlara karşın eğer seçim yapılırsa Gaziantepte durumun ne olacağını elbette tartışacağız..

AK Partide gittikçe aşağılara düşürülen Nejat Koçer, eğer 7 haziran seçimleri sonucu tekrarlanırsa, meclise yine gidebilir.. Bütün mesele partisinin aynı oranda oy alması.. Eğer Koçer gidemezse, bu kez MHP üçleyebilir.. Zaten çok az oy farkı var.. Yanılmıyorsam,15-20 bin oy daha alırsa, ki bu da AK Partiden kayarsa, MHPnin 3ncü milletvekili çıkartma ihtimali büyük.. Fevzi Koçoğlunun potansiyelini iyi biliyorum.. AK Partideki kırgınların MHPye yönelme ihtimalinin yüksek olduğunu göz önünde bulundurursak MHPnin şansının oldukça yüksek olduğunu ifade etmeliyim..

CELAL DOĞANIN GİTMESİ HDPYİ ETKİLEYECEK Mİ ?

CHPde Akif Ekici bu kez sadece kendisini değil, 3. Sıradaki Ali Periyi de meclise taşımak için gayretli olmalı. Son gelişmeler sonrası çok büyük yükümlülük üstlendi çünkü.. 1 Kasıma kadar partide kırgınlar toparlanır, herkesin gönlü alınırsa, Kemal Kılıçdaroğlunun yansıttığı pozitif enerjinin etkisi Gaziantepte de görülebilir. Kaldı ki yılmadan, bıkmadan mücadele eden Ali Perinin meclise gitmesi demek CHP için Gaziantepte tekrar toparlanmak demektir.. Celal Doğanın İstanbula gitmesinden elbette etkilenecek olan HDP, aynı oy oranını koruması halinde yine 2 milletvekilini meclise gönderecek. Ama burada Osman Demirci faktörünü unutmamak gerek.. Her ne kadar Kürt iş adamlarının tepe noktasında olanlar Ahmet Uzere destek verseler de, bunun işçiye ve tabana ne kadarı yansıyacak, iyi görmek lazım.. Konuştuğum kürtler böyle söylediğimde 'o eskidendi, şimdi partonlar işçiye söz geçiremiyor. Çünkü artık kürtlerin bir partisi oldu'diye konuşmuştu.. Yine de ne olursa olsun, Celal Doğanın olmayışının HDPye sıkıntı yaratacağını söylemeliyim..

NOT: Sayın Fatma Şahinin ilk kez bayramda Bilbordlarda resmini koymayarak kutlama yapmasını iyi bir gelişme olarak görüyorum.. Çok şık olmuş resimsiz mesajı..

Hepinize iyi haftalar