Fenerbahçe 1 - Gaziantepspor 0
5 sezondur adeta ?Kaybedenler Kulübü?ne dönen Gaziantepspor, özellikle bu sezonun ikinci devresinde Tolunay Kafkas teknik heyetinin düşünsel değişimi ve İbrahim Kızıl yönetiminin ?doğru? transferleriyle küllerinden yeniden doğan bir Anka kuşu misali ?Kazananlar Kulübü?ne doğru evirilmeye başlamıştı. Hatta uzun zaman devam eden ?evinde maç kazanamama sendromu?nu dahi atlattı derken, bu defa da ?deplasman fobisi? baş gösterdi. Son 4 deplasmandan da eli boş dönüyoruz: Buca, Karabük, Beşiktaş (kupa maçı) ve FB?

Cumartesi akşamı, ligimizin en ?faydalı? yabancılarından Alex sezonun en kötü maçını çıkartırken bunu değerlendirmek gerekiyordu çünkü kötü bir Alex, bizim için ?iyi bir şans? demekti, olmadı.


Kötü bir Alex,
bizim için ?iyi bir şans? demekti.
FB'nin önde basarak başlama anlayışına karşılık, direnmek telaşıyla hücum etmeyi, kendi oyununu oynamayı unutan bir takım vardı ilk 45 dakikada? Üstüne üstelik, 4-2-3-1 dizilişindeki ?3?lüler Olcan Adın - Wagner - Popov (İsmael Sosa) topu ileri taşımada işlevsiz kalınca en uçtaki Cenk Tosun (Paşa) FB'nin yeşil vadisinde bir başına kaldı.

İkinci yarıda hücum bölgesindeki üçlünün ileriye top taşımaları gerektiğini hatırlamalarıyla toparlanmış görünse de Kırmızı-siyahlılar, gollük durumları tabelaya yansıtamayınca olan oldu ve ?geliyorum geliyorum? diyen FB'nin golü canımızı en çok yakacak zamanda geldi.

Maçta pas, şut, topla oynama, gol pozisyonu gibi bütün istatistiklerde FB, neredeyse bizimkileri ikiye katlamış durumdayken sadece gol durumunun eşit olması da adilâne değildi zaten? İlk 45 biterken %66'ya, %34'tü topla oynama oranı? İkinci yarıda bizimkiler, ?topa sahip olabilirsiniz ama ruhumuza asla? anlayışıyla savunma yapmaya değil, direnmeye devam etseler de sonuç kaçınılmazdı. Sonuçta ?savunma futbolu? ile ?direnç futbolu? aynı şey değildi.

İlk yarıda gördüğümüz 6 sarı karta baksanıza: İki stoper (Emre / Dany) ve iki ön libero (M Ceykan / Hürriyet)? Bu kritik bölgelerdeki kartlar, takımın ikinci 45'te direncini sınırlandırdı ve bir yerde kırmızı kartın da habercisi oldu. 9 kusurlu hareketle 9 sarı, bir kırmızıyla tamamlanan maçta hırçınlık zirve noktasını gördü bizimkiler adına. Birkaç sezon önce Fair-play ödülünü almış bir takımın koca sezonda gördüğü toplam kart sayısına ulaşıldı neredeyse?

Beşiktaş'ın Sarı Melek hocası Schuster:
Lugano'nun olduğu her pozisyonda provokasyon vardır.?

Geçenlerde -maalesef- uçağa bindirip yolladığımız teknik adamlar kervanına katılan Beşiktaş'ın ?Sarı Melek? hocası Schuster'in Türkiye'deki en doğru analizlerindendir: Lugano'nun olduğu her pozisyonda provokasyon vardır.? Son maç, bunu bir kez daha doğruladı. Lugano kendi taraftarından bile küfür yiyorsa ciddi bir sorun vardır zaten, onu da FB'nin çokbilmiş ?aziz? uleması düşünsün artık? Uruguay'da judo salonu çalıştırdığını öğrendiğimiz Lugano sayesinde Tarantino Usta'nın ?Kill Bill? serisinden aşırılmış sahneler izledik 96 dakika boyunca?



Tolunay Kafkas'ın Edward Norton'un ?Amerikan History X?deki halini andıran takım elbiseli duruşu da maç dışında dikkatimizi çeken ayrıntılardandı.



Sonuçta sezonun ilk yarısında 9 puan aldığımız ligin sarı-lacivert 3 takımından (Buca, AGücü, FB), ikinci sezonda sadece 3 puan alabildik. Kupa maçındaki 3-0'ın rövanşı için çarşamba günü Kamil Ocak'ta ?Bizim Büyük Çaresizliğimiz?e derman olacak bir Gaziantepspor izleyip finale çıkmak dileğiyle yazıyı noktalamadan önce FB maçına dair en sahici Twitter yorumunu da paylaşıp bitirelim: ?İnanın Antep normal oynadığı güzel forvet oyununu oynasa maç çok güzel olur, belki Antep kazanır ama bu oyun falan değil Antep'in oynadığı.? CemKirgiz midaskral.blogspot'tan?