İKİNCİ OLAY Diğer olay ise, sosyal paylaşım sitesi facebook’ta farklı isim ve fotoğraflarla açtığı hesaplarla çıplak fotoğraf ve görüntülerini elde ettiği lise öğrencisi E.G.’ye "Fotoğrafları internete koyarım" diyerek, "cinsel istismarda" bulunduğu iddia edilen M.İ. geçtiğimiz günlerde görülen davasında 21 yıl hapis cezasına mahkûm edildi. Bu karar da örnek bir karadır. İnternette kendisini başka bir isimle olarak M.İ. 2012’nin Ekim ayında lise öğrencileri M.K. (14) ile aynı yaştaki E.G. ile sanal ortamda arkadaşlık kurdu. Kız çocuklarına, "Görüşmelerimizi ailenize söylerim, internete de veririm" diye tehdit ederek çıplak fotoğraflarını çektiği belirtilen M.İ., iddiaya göre buluştuğu iki liseli kız çocuğuna cinsel istismarda bulundu. Aynı lise ve dershaneye giden M.K. ile E.G., durumu önce kendi aralarında paylaşıp, daha sonra ailelerine anlatıp, polise başvurdu. Ekiplerin çalışmalarında bilgisayarında 8 kız çocuğunun çıplak fotoğrafı ile çok sayıda çocuk pornosu bulunan zanlı M.İ. 24 Ocak 2013’de sevk edildiği mahkemece tutuklanır. Soruşturmalar sonunda zanlı M.İ. hakkında 2’si ağır ceza, 6’sı da asliye ceza mahkemelerinde toplam 8 ayrı dava açılır. "Şantaj, çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak, cebir tehdit veya hile kullanarak cinsel amaçlı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan Ağır Ceza Mahkemesi’nden karar duruşmasına çıkan M.İ., Facebook’ta farklı isim ve fotoğrafla hesap açtığını kabul eder. Kızlardan M.K.’nin internetteki fotoğrafı beğenince kendisiyle çıkmak istediğini savunan sanık, "Ben de ’çıplak fotoğraflarını gönderirsen seninle çıkarım’ cevabını verdim. Bunun üzerine kamera karşısına geçip fotoğraflarını gönderdi. Ben kendisiyle cinsel ilişkide bulunmadım. E.G. için ise eşimden ayrıldım. Kendisini tehdit etmedim, ilişkiye girmedim. Telefonumda çıkan resimler eski eşim, çocuğum ve E.G.’nin fotoğrafları da vardır. Diğer çıplak fotoğrafları da internetten indirdim." şeklinde konuştu. Yaşadıkları nedeniyle ruh sağlıklarının bozulduğunu ifade eden mağdur kızlar ise M.İ.’nin tehditle kendileriyle birlikte olduğunu ve çıplak fotoğraflarını da kameraya çektirdiğini kaydetti. Son sözünde pişman olduğunu dile getiren M.İ., E.G.’ye yönelik suçlardan dolayı 21 yıl hapis cezasına çarpıldı. Sanığın 9’ncu Ağır Ceza Mahkemesi ile 6 ayrı Asliye Ceza Mahkemeleri’ndeki davaları ise sürüyor. Yalın bir şekilde ifade edecek olursak siber taciz, çevrimiçi tacizdir. Teknolojinin ve özellikle de İnternetin birisini rahatsız etmek için kullanılması anlamına gelir. Genel özellikler arasında suç uydurma, izleme, tehdit, kimlik hırsızlığı, veri tahribi ya da manipülasyon yer alır. Siber taciz, çocukların cinsel amaçla veya başka bir şekilde istismar edilmesini de içerir. Bu rahatsızlık birçok farklı şekilde ortaya çıkabilir, ancak tümünün ortak özelliği istenmemeleri ve çoğu zaman saplantı halinde ve yasa dışı olmalarıdır. Siber takipçiler cinsel taciz, uygunsuz iletişime geçme veya sadece hayatınız ve ailenizin faaliyetleri ile ilgili rahatsız edici tacizde bulunmak için e-posta, anlık iletiler, telefon aramaları ve başka iletişim aygıtları kullanır. Çocuklar "taciz" terimini, sosyal ağları aracılığıyla birisinin etkinliklerini takip etmeyi açıklamak için kullanır. Birçok evde çocuklar dijital hayatlarını takip ettikleri için aile büyüklerini bile "takipçi" olarak suçluyorlar. Terimi yanlış kullanarak cinsel taciz suçunun ciddi doğasını olduğundan küçük göstermemek gerekir. Büyük bir cep telefonu sağlayıcısının kısa süre önce televizyonda yayınlanan reklamında, çevrimiçi etkinliklerini cep telefonunda takip ederken yatak odası camından gizlice aşık olduğu erkeği gözetleyen genç bir kadın gösteriliyor. Bu reklam espri amaçlı olsa da gerçek hayatta taciz çok rahatsız edici bir durumdur. İlginç olan nokta, aynı reklamın siber taciz hakkında önemli bir gerçeğe dikkat çekmesidir: Tacizciniz çoğu zaman yabancı değil, tanıdığınız birisidir. Eski bir sevgili, eski bir arkadaş veya sadece sizi ve ailenizi uygunsuz bir şekilde rahatsız etmek isteyen biri olabilir. Sosyal medya hayatın vaz geçilmez bir parçası olsa da bu alanda gezinirken çok dikkatli olmakta fayda var. Çünkü tuzaklar kapıda.