Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü Unesconun Gastronomi Kültürü olarak 'Yaratıcı Şehirler' ağına dahil ettiği Gaziantepin bu başarısını kutlamak için yapılan davet üzerine, bende gazeteci olarak Lansmana katılanlar arasında yer aldım.. Sadece ben değildim tabi gazeteci olarak.. Tercihlerde ve uygulamada ipin ucunun kaçırıldığı, listede benim de adımın yazılı olduğunu söylemeliyim..

Her ne olursa olsun gitmek istemiyordum Lansmana.. Çünkü Ankara ve Diyarbakırda yaşanan saldırılar sonucu yaşamını yitiren vatan evlatlarımızın acısını yaşarken, bu Lansmanın zamansız olduğu düşüncesini taşıyordum.. Hatta 'keşke ertelense' diyordum.. Ama öyle büyük bir hazırlık, öyle geniş bir organizasyon yapılmış ki, en azından işin eğlence bölümü kaldırılarak, sade bir törenle yapılacağı söylenince, gözlemlerimi yazma ve tarihe tanıklık etme adına adına orada bulunmaya karar verdim. Hatta Türkiye Kent konseyleri Birliğinin Hatay ve Adana toplantıları için il dışında olduğumdan, biletim Adana-İstanbul olarak değiştirildi.

/

ORGANİZASYON MÜKEMMEL, YEMEK KALİTESİ VASAT

Bir kere peşinen söylemeliyim ki; Sayın Vali Ali Yerlikaya ve Fatma Şahin bu organizasyonun hatasız ve en iyi şekilde gerçekleşmesi için elinden geleni yapmışlar. Kolay değil böyle büyük organizasyonlarda, ulaşım, konaklama ve misafir çağırmanın yanısıra, ikram faslının en üst düzeyde olmasını sağlamak.. Buradaki amaç, yapılan ve sunulan tüm ikramların, Gaziantepteki tatlar ile eşdeğer olmasıyla bütünleşmeli.. İşte orada çok yeterli olmadığımızı söylemeliyim.. Sabah kahvaltısında sunulanlar, Gaziantepte kahvaltı servisleri yapan tüm lokanta ve Cafelerden daha düşük kalitedeydi.. Akşam sunumları da görsel olarak iyi, tat ve lezzet olarak yetersizdi.. Şahsen ben bir Gaziantepli olarak sunulan yemek ve meze türlerinin tadını yetersiz buldum.. Bilenlere sorduğumda verilen cevaplarda, çeşitlerin farklı restorantlar tarafından hazırlandığından, tümünü kalite olarak kontrol etmenin imkansızlığını dile getirmeye çalıştıklarını gözlemledim.. Bu tür kalabalık yerlerde, elbette kaliteyi bulmak zor olur.. Bence Sayın Fatma Şahinin bundan sonraki etkinliklerinde çok çeşit detaylar yerine, kalite, tat ve lezzet yönüne ağırlık verecek çeşitlere yönelmesini tavsiye ederim..

FATMA ŞAHİN FARKI

Aslında doğrusunu söylemek gerekirse, organizasyon ve katılım zenginliğinin, yemeklerin önüne geçtiğini rahatlıkla ifade edebilirim.. Bir Gaziantepli olarak gurur duyduğumu söylemeliyim.. Bu yönde Sayın Fatma Şahinin popüleritesi sanıldığından daha fazla.. Gaziantep dışında bunu daha rahat görebiliyorsunuz.. Kadın olması, erkek siyasetçilere ve liderlere alışmış toplumda farklılık yaratırken, mütevazi ve sıcak tavırlarıyla herkesi kolayca etkilemesini biliyor..Bunun yanısıra yeri geldiğinde sergilediği duruşla, karşısındakilere iyiniyeti suiistimal şansı bırakmıyor.. Ama herşey ekiple yürüdüğünden, oradaki aksamalar konusunda aynı tabloyu göremiyoruz..

CUMHURBAŞKANI AYAKTA ALKIŞLANDI

Sizlere biraz da Lansmanda görebildiklerimi aktarayım.. Davetli grubu genelde iyi seçilmişti. Tabii en önemlisi Cumhurbaşkanıydı.. Salona girdiğinde herkes ayakta alkışladı. Oturana kadar ayakta kaldılar. Keşke konuşması sadece gecenin önemine binaen Gaziantep ve gastronomi ile sınırlı kalsaydı. Ama ülke ve yaşanan gelişmeler adına vermek istediği mesajları dile getirmeyi ihmal etmedi.. Sayın Cumhurbaşkanının aslında sadece Antep mutfağı ile yetinmeyip anadolunun yemek zenginliğini tek tek dile getirmesi dikkate değerdi.. Birde televizyonların nineler için yemek yarışması düzenlemesi tavsiyesi büyük alkış topladı...

GAZETECİLERİN SANATÇILARLA RESİM ÇEKTİRME YARIŞI

Bülent Ersoy ve İbrahim Tatlıses en büyük ilgi odağıydı.. En hayranları ise Gaziantepten götürülen bazı gazetecilerdi.. Bu sanatçılarla resim çektirme yarışına girmeleri, her iki sanatçının ve korumalarının o gazetecileri azarlaması, herkesin şaşkınlıkla izlediği görüntüler oldu.. Bu arada Ertuğrul dizisinin başrol oyuncusu, Engin Altan Düzyatan da gecenin ilgi görenlerin başında geliyordu..

KONUKOĞLU AKTİF, BARTIK SESSİZDİ

Ekonomi Oda başkanlarından Adil Konukoğlu Lansmanın en aktif olanı, Eyüp Bartık ise en sessiz kalanıydı.. Gözüm diğer meslek odalarının başkanlarını aradı ama ne Mimarlar ve mühendisler, nede Barodan kimseyi göremedim..Esnafı temsilen Ömer Küsbeoğlu, Kent konseyi başkanı olarak da Mehmet Aslan davet edilmişti. Belediyelerde ise Şehitkamilden Rıdvan Fadıloğlu, Şahinbeyden Mehmet Tahmazoğlu, Oğuzelinden ise Sait Kılıçı görebildim..

MİLLETVEKİLLERİ VE ASIM GÜZELBEY

AK Partiden katılmayan tek vekil Şamil Tayyardı.. Katılmayış sebebini çeşitli tariflerle ifade etseler de, nedenini onlardan daha iyi bildiğimi söylemeliyim.. CHPden Akif Ekici, Mehmet Gökdağ, MHPden Ümit Özdağ gelmemişti. HDPden Mahmut Toğrulun ise çağrıldığını sanmıyorum..Bu arada en dikkat çeken davet ise, Asım Güzelbey ve eşinin UNESCO tarafından çağrılmış olmasıydı..Yabancı gurmeler ve yemek yazarlarının katılımı geceye renk katmıştı. Hele yaşları ilerlemiş o kadınların heyecanla sordukları sorular, herkesin hoşuna gitti..

BUNDAN SONRASI İÇİN ÖNERİLERİM

Bu Lansmanı özetlemem gerekirse, eksikler, yanlışlar bir yana, genelde iyi olan yanının daha ağır bastığını söylemeliyim.. Umarım bundan sonrakiler için daha iyi hazırlıklar yapılır, konuk çağırma hassasiyetinin yanısıra, basın konusunda daha titiz davranılır.. Ödül ve gezi gibi değil, gözlemleriyle, tespitleriyle, yazdıkları ve söyledikleriyle topluma mesajlar verecek isimler üzerinde hassas davranılır.. Yemek ve ikram çeşitleri yönünden tat ve lezzet unsurunun ağırlık kazanması için ne gerekiyorsa yapılması sağlanır..

YAH VE ZILGIT İLE HATIRLANMAMASI İÇİN DAHA TİTİZ DAVRANILMASI GEREK

Ve en önemlisi hassas bir dönemde, onlarca şehit verildiği bir ortamda, nasıl davranılması gerektiğini bilecek profillerin sorumluluk taşıması için daha dikkatli olunur.. Böylece o kadar güzel organizasyon ve eğlencesiz bir gecenin, 'iki yah, bir zılgıt' ile hatırlanmasının önüne geçilmiş olunur.. Yinede her ne surette olursa olsun, Gaziantepin çok artı kazandığı bu ünvanın taçlandırıldığı gece birkaç olumsuzluğa rağmen unutulmayacak ve tarihteki yerini alacaktır.. Emeği geçenleri kutlamak görevimizdir.. Tıpkı uyarmak görevimiz olduğu gibi..

HEPİNİZE İYİ HAFTALAR