Uzun bir süre önce Chp nin İzmir mitinginde en öndeydim.
Ondan önce cumhuriyet mitinglerinde.
Bir İzmir bir Manisa.
Olamaz böyle bir kalabalık.
Olamaz böyle bir aşk.
Tek yürek tek beyin olmak budur işte dedim.
Gündoğdu meydanı yıkılıyor.Sonsuz bir insan kalabalığı.
Hasan Tahsin anıtına yüz döndürmüş bir insanlık seli.
Yunanistanın içinde kalan güzellik İzmir ,
Victor Hugonun Prensesi.
O gün kırmızıya boyanmış.
Kafanı sağa çevirdiğinde denizin mavisi gözükmüyor.
Sıralanmış tekneler ,botlar.Dalga dalga dalgalanıyor bayrakları.
Derken kalabalık yarılıyor , denizden Kılıçdaroğlu doğuyor.
Biz dizi dizi sıralanmışız sahilin kenarına.
Hiç tanımadığım bir el avuçlarımda.
Hiç görmediğim bir göz gözlerimin içine bakıyor.
Birbirimizi itekliyoruz,düşüyoruz,kalkıyoruz.
Arkamıza dönüp baktığımızda kızamıyoruz.
Çünkü biz aynı fikrin yoldaşlarıyız.
Milli mücadelenin isimleriyle dolu caddelerinin ,sokaklarının olduğu ,
Kordonunda tarihin seyrettiği bu şehir Chp mitingiyle milli duyguların zirvesinde.
'Korkuyorlar korkacaklar korksunlar
Geliyoruz geleceğiz yakındır
Kim nerede ne işliyor hepsini
Biliyoruz bileceğiz yakındır
Bir ıslıkta sen çal ' diyor şarkı
Kalabalık sesini duyurmaya çalışıyor.
Geçmişe isyan , geleceğe umudun sesidir bu.
Bir ıslıkta onlar çalıyor.
Pankartlar bulutlara uzanıyor.
Anasını alıp gelenler , babasının resimlerini göğsüne kazıyanlar.
Kılıçdaroğlu dinliyor en minnettar tavrıyla.
Ve sonra biz ona kulak veriyoruz umutlarımızı yeşertiyor.Coşkulu bir alkış kopuyor sonsuz bir güvenle.
Bu tablo en son gittiğim Chp referandum mitingiydi.Öncesi Baykal'ın cumhuriyet mitingi.
Beynimde canlanan resim hep aynı.Dondurdum o sahneyi.
Ne zaman korku yaşasam ülkem adına , yanlız olmadığımı bana hatırlatan bir şansın olabileceğini düşündürten manzaradır.
İç beş gün önce duydum Antebe Kılıçdaroğlu
geliyormuş.
Ne yalan söyliyeyim bir korku saldı içimi.
İtiraf etmek gerekirse ben böyle bir sevgiyi sadece
İzmir'e özgü bulurdum.
Ama sadece sanmışım.
Bir avuç kalabalık değildi bu.Antep yıkılıyordu.
Bu bana gerçekten süpriz oldu.
Sokakları , parkları başbakan isimleriyle dolu
Antep ordaydı.
Çoğalmış bir kalabalık şehrin tam göbeğindeydi.
İzmir gibi buram buram medeniyet kokuyordu.
İzmir gibi ıslık sesleri yükseliyordu.
Kafanı gökyüzüne çevirdiğinde bir çift masmavi
göz bakıyordu.
Aynı uğultu , aynı beklentiler.
Ama bu kalabalık aynı değil.Sanki başka
ruhlardan fırlamışlardı buralara.
Chp gözümde büyüyor biranda , Antep daha da bir başka.
Bir partinin başarısını izlemek hazların en büyüğü oluyor bana .
Önünde eğilirim ben bu şehrin.
Eskiden İzmir derdin , Chp derlerdi.
Eskiden Antep derdin , şimdi Chp dersin.
Ama esas başarı kemik isimlerin partiye muhteşem dönüşünde saklı.
Bunlarda biriside Celal Doğan'ın aktif Chp hayatının yeniden stard vermesiydi.
Ve ben eminim ki bu ismin bu başarıda payı büyük.
Taze bir kan oldu , uykudan uyandırmaya yetti.
Kılıçdaroğlunu bile afallatan bu şehir cuma günü
Birşeylerin nasıl değiştiğini ?
Birşeylerin nasıl değişeceğini !
Herkese bir defa daha gösterdi.
Beklenen son kaçınılmaz bekliyelim ve fazlasını görelim.