Aylardan beri bir Kürt açılımı furyası sürüp gitmekte. Kürt açılımı sözü tepki topladığı için adını demokratik açılım olarak değiştirdiler. Ancak, bir adama hangi elbiseyi giydirirseniz giydiriniz, içindeki adam yine aynı adamdır. TV haberlerinde dinledim. Bir aklı evvel çıkmış, bebek katiline paşalık ünvanı verilmesini istemekte. Buna örnek olarak da Osmanlı İmparatorluğu?ndaki uygulamaları göstermekte. Osmanlı?da bu tür uygulamalara rastlanmıştır. Mesela Barbaros Hayrettin Paşa bir eşkıya ve korsandı. Osmanlıya biat etti. Kendisine Kaptan-ı Derya?lık verildi. Yani şimdiki adıyla Deniz Kuvvetleri Komutanlığı verildi. Barbaros bu ünvanı haketmek için ne yapmıştı? Korsanlıkla hükmü altına aldığı Libya, Fas, Tunus ve Cezayir?i Osmanlı padişahına armağan olarak getirmişti. Bebek katili TC Devletine nasıl bir armağan getirdi? Orta boy bir Anadolu kentinin nüfusu kadar (Kırk bin kişi) insanımızı katletti. Devletin ekonomisini çökertecek çalışmalar yaptı. Türkiye?nin kuyusunu kazan AB ve ABD çıkarlarına hizmet etti. Kanlı bir eşkıya olarak devlete yol haritası çizmeye yeltendi. Apo?ya paşalık verilmesini öneren utanmaz mantık tarih bilgisinden yoksun veya belli kaynaklardan nemalanan biri olmalı. Bu öneriyi yaparken Osmanlı İmparatorluğu?nun Celali İsyanlarını nasıl bastırdığını unutmuş. Ya da kendini akıllı, halkı aptal olarak düşünmekte. Ne günlere kaldık..? Sayın Başbakan teröristleri affederek ve onlara hoş görünerek terörü bitireceğini düşünmekte. Bunun ilk örneklerini de geçen gün Habur?dan geçen teröristlerin serbest bırakılmasıyla uygulama alanına koydu. Acaba Habur?dan giriş yapanlar gerçekten terörist miydi? Bu kişilerin mülteci kamplarından toplanarak terörist elbisesi giydirilmiş sivil kişiler olmadığı ne malum? PKK kendi adamlarını kendi rızasıyla TC Devletine teslim etmez. Eğer bilmediğimiz gizli bir anlaşmayla tümünün serbest bırakılacağı garantisi verilmişse o zaman sözümüz yok. Yahut da dağda barınma şansı kalmayan PKK bu yolla yurt içine sızarak eylemlerini daha kolay sürdürmek için yurt içinde barınma yolu seçecektir. Ancak, bu yapılanlar tümüyle yanlış şeyler. İktidar terörün amacını, nereden kaynaklandığını ve teröristlerin kimlerin uşakları olduklarını bilmemekte. Eğer Türkiye?yi ikiye bölüp Doğu?da bir Kürt devleti kurulsa bile PKK terörü asla bitmeyecektir. Ülkenin tamamını isteyecekler. Çünkü PKK Kürt halkını savunmuyor. Kürt halkına hizmet etmiyor. PKK en başta ABD olmak üzere AB ülkelerine hizmet etmekte. Siyasal desteği bu ülkelerden almakta. Finans kaynağı bu ülkelerden gelmekte. Teröristleri bu ülkeler Türkiye?ye karşı kullanmaktalar. Amaçları Türkiye Cumhuriyeti Devletini yıkmak ve Anadolu?ya hâkim olmaktır. İktidar terörü bitirmek düşüncesinde samimi ise bu gerçeği görmeli ve ilgili ülkelere karşı tavır alarak PKK nın siyasal ve finansal desteğini yok etmelidir. Şimdiki yapılanlar akıntıya kürek çekmekten, suya yazı yazmaktan başka bir şey değil. Düşünebiliyor musunuz? Kanlı terör örgütü temsilcileri devletin beyni olan TBMM?inde grup kuruyor. Devletin kendi meclisinde devlete rest çekip kafa tutuyor. 550 kişilik Meclis üyeleri aralarına katılan bu 21 kişi ile mücadele edemiyor ve onların arzularını yerine getirme yolunu seçiyor. Devlet düşmanı teröristleri milletin vekilleri sınır kapısında törenlerle karşılıyor. Binlerce kişi ve uzun konvoylar halinde ülke içinde gösteri turları atıyorlar. Sanırsınız ki, Osmanlı padişahı yeniçerileriyle birlikte muzaffer olduğu bir seferden dönmekte. Kocası dağda kendisi Mecliste terör liderliği yapan Emine Ayna da başı çekmekte. Bizce milli gurur ve onuru zedeleyecek bundan daha büyük bir olay olamaz. Şehit aileleri kahroldular. İsyan etmekteler. Hangi şehit cenazesi böyle bir törenle karşılanıp defnedildi? Sonuç olarak AKP iktidarı bu icraatlarıyla siyasal harakiri yapmıştır. Türk Milleti bu yanlışların hesabını önümüzdeki seçimde mutlaka soracaktır.