Geçen hafta Rizede sezonun en rahat ve kolay maçını oynayarak 4 maçlık yenilgi serisine son vermişlerdi.. Bu galibiyetin bir nevi aldatıcı olduğunu yazmıştım maçtan sonra..

Çünkü Gaziantepspor OYNAYAMIYORDU.. Ama rakibi oynayamayınca, bireysel hata ve beceriler sayesinde kazanabiliyordu.. Aslında sezon başlarında daha iyi pas yapıyor, daha çok yardımlaşma içinde gözüküyorlardı..İlerleyen haftalarda da bunun semeresini görmüşler ve sürpriz denecek puanlar toplamışlardı..

İşte o puanlar herkesi gevşetti. Yönetimi, teknik adamı, futbolcusu ve kulüp çalışanına kadar herkesin ayakları yerden kesildi.. Adeta yeniden geçen senelerin havasına dönüldü.. O tehlikeyi hissetmiş ve uyarmıştım aslında.. Ama sadece gülüp geçtiler, dikkate alması gerekenler..

Ve bugünlere gelindi.. O günden beri oynanan maç sayısı toplam 6..

5 mağlubiyet, bir şanslı Rize galibiyeti.. Kaybedilen 15 puan.. Kalede görülen tam 8 gol.. Buna karşılık atılan sadece 2 gol..

Dün Bursaspor maçına baktım, değişen bişey yok.. İlk yarı oyunun tamamen hakimi ve pozisyonlar bulan topları direkten dönen Bursaspor.. Ama rakip defansın hatasından yararlanıp atılan 1 golle öne geçen Gaziantepspor.. Golden önce Elyasanın, tamamen rakibini sakatlamaya yönelik tekmesine göz yuman maçın hakeminin sarı kartla yetinmesi.. Böylece devreyi 1-0 önde kapatmamız..

Ama ikinci yarıda Bursaspor teknik direktörü Şenol Güneş yaptığı hamlelerle oyunun kaderini değiştirirken, Okan Buruk ise yaptığı değişimlerle rakibinin adeta rahat nefes almasını sağlıyor.. Takım pas yapamıyor, ileriye top taşıyamıyor.. Rakibi karşılayamıyor.. Kanatlardan geliştirilen ataklar için çözüm üretemiyor.. Volkanın topla buluşmasının önüne geçilemiyor..

Sonuç elbette hüsran.. Bursa önce beraberliği yakalıyor, sonra frikik golüyle durumu 2-1 yaparak Kamil Ocaktan 3 puanla ayrılıyor.. Ve Gaziantepspor tam 6 maçta sadece bir galibiyetle yetinmek zorunda kalıyor.. Ama göstergeler doğru tedbirler alınmadığında ikinci yarıda işlerin çok zor olduğunu gösteriyor.. Çünkü Balıkesir ve Çaykur aldıkları galibiyetlerle orta ve alt sıralardaki takımlara 'durun hele daha çok şey değişecek'diyor..