Ailelere buradan uyarıda bulunmak istiyorum. Çocuklarınızın ellerindeki elektronik cihazlar sizinde başınızı yakabilir. Çocuğunuzun üzerinde taşıdığı GSM hattı üzerinize kayıtlı ise kendinizi birden bire mahkemede bulabilirsiniz.

Geçtiğimiz günlerde adliyenin giriş kapısından duruşma salonuna giriş yapan 15-16 yaşlarındaki 20yw yakın öğrenci ve gergin bir şekilde sinir küpüne dönmüş velileri ilgimi çekti.

Kısa bir araştırmanın ardından öğrendim ki, sosyal medyada bir kız çocuğu için yapılan yorumlarPsikolojisini bozacak denli ağır ve kabul edilemez bulunarak mahkemelik olmuş. Çocuklar saatlerce salonda duruşma için sırasın bekledi.

Hepsiyle konuştum.

Çoğu kanunlardan 'bihaber ve eğitimsiz Dava süreci devam ediyor. İçimden dedim ki keşke bu çocuklara Rehberlik ve Psikolojik Danışman eşliğinde önceden bilinçlendirme yapılsaydı. Etik kurallar öğretilseydi.

Sosyal medya, muhataplarımıza saygı duymayı gerektirdiği gibi, başkalarının kişisel hak ve özgürlüklerini ihlal etmediğimiz sürece özgürlük mecrasıdır. Kendini uygar ve çağdaş bir birey olarak gören insan kendine eleştiri yapılmasını yadırgamaz.

Yadırgamamalı.

Gazetelerde siber tacizlere bağlı intiharları okuyoruz.

Sıradan bir paylaşımdaki iftira ve haksızlık bile bir insanın dünyasını yıkabiliyor. Sosyal medya alanı gün gittikçe genişleyen platformları ile cazibesini artırıyor.

Eskiden sadece bilişim araçlarının kullanım belirlenmişti. Şimdi ise sosyal medya paylaşımlarının içeriği belirlenmiş oldu. Geçtiğimiz hafta Milli Eğitim Bakanlığı 'Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğindeki değişiklikler Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Sosyal medya düzenlemesinin ardından gelen yasaklar çeşitli kesimlerde yüksek sesle tartışılmaya devam ediyor.

Bazı eğitimciler düzenlemeyi 'sosyal mecraları kısıtlayan, öğrencilerin sosyalleşmesini önleyen, eleştirel ortama yeni bir müdahele, öğrencilerin tepkisini önleyen, psikolojilerini olumsuz etkileyen, baskı ve korkutma yöntemi, ağır ve kabul edilemez, aşırı sert diye nitelerken bazı kesimler de değişikliği sosyal medyada paylaşılan belge ve fotoğrafların kişisel haklara saldırılar yüzünden değişikliği bir tedbir ve olumlu yaklaşım olarak işaret ediyorlar.