Eğitim hayatının aslında en etkin başrolünde olan ebeveyn türü, mükemmeliyetçi ebeveynler. Hayattan tüm olmak istediklerini öğrenciler aracılığıyla başarmak için çocuklar üzerinde baskı kuran anne-baba dolu eğitimde her yanımız. Belki de kendini en yeterli en ilgili gören ebeveynlerdir bu kişilik tipindekiler. Ciddi anlamda kalıcı olumsuz etkilerini çok sık gördüğümüz öğrenci tipi bu karakteristik özelliğe sahip ebeveynlere sahip olan çocuklar.

Dikkat edin bu tarz çocuklar en çok meslek karmaşası yaşayan , anne- baba yı tatmin etmek mi yoksa kendini tatmin etmek mi arasında gidip gelen ve bu soruyu net cevaplandıramayıp rafa kaldıran hedef koyma kısmını ki başarıyı çekici hale getiren en önemli kısmı olan hedef koy şartından yoksun olarak başlarlar eğitim hayatına. Küçük bir dialogla daha da açalım bu tarz ebeveynlerin çocuklar üzerindeki etkisini ;

Baba-oğul ciddi anlamda problem yaşayan öğrencim velisiyle birlikte benden yardım istedi. Babanın söylediğine göre evde hiç ders çalışmıyordu çok nadir hevesle başladığını bunun da uzun sürmeden istikrarına yenik düşerek çalışmamaya devam ettiğini söyledi.matematiksel başarı durumunu incelediğimizde ufak tefek düşüşler olduğu gibi zaman zaman yükselişlerde söz konusuydu. Fakat baba düşüşlere takılma konusunda ısrarcıydı. Kendisine çalışma performansının sabit olamıycağını inişli çıkışlı olabileceğini söylesemde çok fazla tatmin olmamıştı. İstese çok rahat zirvede olabileceğini ciddi anlamda dikkat dağınıklığı ve konsantrasyon problemi yaşıyor ben bundan eminim diyor ve sabit fikrinde ısrarcıydı. Tanıdığım bir öğrencim olduğundan konsantrasyon problemi yaşamdığını biliyor her öğrencide olabileceği gibi bıkkınlık seziyordum, olağanüstü bi durum yoktu evde belli saatler sonrası ders çalışmaması çokda panik hali yaratmadı bende doğrusu.

Gününü nasıl verimli değerlendireceğini biliyor bu yüzden de zaten ciddi düşüşler yaşamıyordu. Bu tarz ebeveynlere bu durumu anlatmanın bu denli kolay olmuyacağının bilinciyle dikkat dağınıklığının olup olmadığını somut bir veriyle desteklicek “benton testini” önerdim. Bu sabit fikri çürütmek gerekiyordu. Bunun için konsantrasyon fonksiyonunu çok iyi ölçen benton testini bir piskoloğa uygulatmalarını istedim sonuçlarla tekrar görüşmek üzere ayrıldık. 3 gün sonra aldığımız sonuca göre düşündüğümüz gibi dikkat dağınıklığı yoktu. Babayı hiçbir şekilde memnun edemeyen çocuğun branş derslerine verdiği yoğunluk değilde,babayı tatmin etme düşüncesinin bıkkınlık yarattığı kanaati oluştu bende. Baba ile tek görüşmemizde bazı şeyler daha da net oturdu bende , baba ilkokul mezunu olduğunu imkansızlıklardan dolayı eğitim hayatının devam etmediğini öğretmen olma hayali kurarken istediği yerde olamamanın pişmanlığından bahsetti. Olay aslında özne çocuk gibi görünsede gizli öznenin içinde kalmış duygularıydı. Bu piskolojik sürecin branş derslerine etkisi açısından bakarak dikkat edin hayat boyu matematikten problem yaşamış ebeveyn çocuğunun diğer branşlardan çok matematikte başarılı olmasını bekler. Çünkü içinde yarım kalmış başarısızlıkla sonuçlanmış duyguları vardır. Psikanaliz açıdan yaklaşırsak bu tutum ebeveyn beyninde “mutualist” yaşamı destekler yani karşılıklı olumlu etkilenme düşüncesi. Hem öğrencinin hayatını kurtarması hem de ebeynin benim yetiştirdiğim çocuk algısı yaratılmasını ister. Ama çocuklar kendi varlığını çocuğu üzerinden tatmin eden ebeveyne öfke duyguları geliştirir. Bu öfke duygusu ebeveynle çatışma adına kendince cezalandırmalar yaparak , bilmeyerek kendi hayatına zarar verir.

MÜKEMMELİYETÇİ EBEVEYNLERE TAVSİYELER!!

Ebeveyn bunlarla karşılaşmamak için ilk önce kendini sevmeli değerli hissetmeli olumsuz yönleri değil de olumlu yönlerini de görmeli özseverlik duygusunu pekiştirmeli. Aksi halde hayat boyu başaramadıklarına hayıflanmayla geçer. Bu da gergin tutum sürekli melankoli hava yaratır. Melankoli hal insanda kalıcılık yaratır çünkü kişi başarısızlığının sonucu olarak kendini bu duruma alıştırır. Demoktratik ebeveynler için bir sonraki makalede görüşmek üzere.