Önce HPD, sonra CHP, ardından MHP ve son olarak da AK Partinin mitinglerini izledim..

Üç partinin mitinginde trafik sıkıntısı yaşamadık, meydana gidişte zorlanmadık.. Ama AK Parti mitingi için özellikle Emniyet müdürlüğü tarafından yani Kıbrıs caddesi yönünden gelenlerin çektiği eziyeti de bu zamana kadar görmedik.. Öyle barikatlar kurulmuş ki, vilayetin önü tamamen kapatılmış, Vakıfların oradan giriyorsunuz, stadın önünden demokrasi meydanına geçmeyi umut edenler, polisler tarafından müze tarafına yönlendiriliyor. Yani 100 adım ötedeki miting meydanı için tahmini 2-3 kilometre yürümek zorunda bırakılıyorsunuz.. Hadi bizler için çok önemli değil, yürürüz, ama yaşlılar, kadınlar ve engellilerin bu kadar eziyete mecbur bırakılmasını hoş görmüyorum.. Doğrusu kim yaptı ise son derece yanlış planlama.

Demokrasi meydanına gelirken, İstasyon caddesindeki yolda Eyüp Lojistik tırlarını görüyoruz peşpeşe sıralanmış olarak.. Bu tırların ne işi varki diyor ve Saat 17yi 15 gece meydana giriyoruz.. Doğrusu şaşırıyoruz alanın seyrek haline.. Ön taraflar elbette dolu, vilayet yönü gölge olduğu için orası da fena değil, ama çimlerin olduğu alan boş.. Alleben deresi yönüne gidiyoruz, adayların posterleriyle oluşturulan bez afişlerin çerçevelendiği alanın dışındaki durum da seyrek.. AK partili yönetici ve dostları görüyor ve başlıyoruz sohbete. Nasıl diyorlar, zayıf diyorum.. Sonra resim çekiyorum bulunduğum yerden ve twitter ile facebookta paylaşıyorum.. Konuşmaları sürdürüyoruz AK Partili dostlarla.. Onlara bir önceki seçimde Recep Tayyip Erdoğanın geldiğinde, Alleben deresine kadar insanların doldurduğunu söylüyorum. Ama şimdi meydanın alleben yönündeki havuzların önünden kapatıldığını belirtiyorum. Ses çıkarmıyorlar ama sadeceelbette Erdoğan başkaydıdiyorlar..

FATMA ŞAHİN BAĞIRMADAN KONUŞMALI

Başbakan Ahmet Davutoğlunu beklerken sahnede önce Eyüp Özkeçeci konuşuyor. Sonra Fatma Şahin çıkıyor konuşmaya.. Bana sorarsanız halkın belediye başkanı olan birisinin parti mitinginde konuşması doğru değil.. Ama Fatma Şahin konuşuyor.. Dinliyoruz elbette.. Ancak bir büyüğü olarak hemen söylemeliyim, bu tür konuşmaları yaparken fazla bağırmasa iyi olur. Eğer varsa kayıtlar bir dinlesin.. Sonra konuşurken çok fazla bağırmasına gerek yok.. Ses tuhaflaşıyor, iyice tizleşiyor ve etkisini kaybediyor. Daha az ses tonuyla, daha normal bir konuşmayla o sesin etkisi daha vurgulu olabilir. Bana kızmasın çünkü kendisine bunları kimse söyleyemez. Aslında karşı karşıya gelsek birebir söyleyecektim bunu, ama etrafını saran halkadan kurtulamadığı için o imkan maalesef yok..

Mitingin sonuna doğru kalabalığın biraz arttığı AK Partiden şahsen daha fazla yoğunluk bekliyordum. Sakın bunu yazıyorum diye AK Partili dostlar kırılmasın.. Ben mitinglerde hep bir önceki seçimleri baz alırım.. Hangi partinin mitingi var ise, önceki mitingiyle kıyaslarım.. Bunu yaparken de Meydanı dikine, enine gezerim. Gördüğümü yazarım.. Bu seçimde Demokrasi meydanında gördüğüm mitinglerde ve öncekilerde gördüklerim sıralamaya göre şöyle:

1- En fazla kalabalık HDPnindi..Öncekinde bir avuç kadardılar..

2- AK Partinin 2011 seçimindeki kalabalığı daha fazlaydı..

3- CHPnin 2011 mitingine göre artısı fazlaydı ama yeterli değildi..

4- MHPnin de önceki seçime göre fazlası vardı.. Ama daha fazlasını bekliyordum..

Evet.. Yarın seçim var ve artık söz seçmenlerde.. Beni okuyanlar seçim yazılarımı hatırlar ise seçim sonuçlarıyla kıyaslamasında fayda var derim.. Yanılırsam bunu açık şekilde yazar ve yanılmışım derim.. Tek isteğim barış ve kardeşliğin, huzur ve güvenin olduğu bir Türkiyedir.. Elbette Gaziantepin menfaatleridir..

SON SÖZÜM; Mitingler elbette sandıklara tamamen etki olamaz.. Moral motivasyon açısından iyi gelir sadece.. Bunu da belirtmeden geçemem... Bu arada 4 mitingte de özellikle güvenlik görevlilerini, partilerin gençlik kolları ve alan düzenlemede gece yarısına kadar çalışıp, emek verenleri kutlarım…