Asım GÜZELBEY'in hesabıyla Büyükşehir Belediyesi’nin borcu 5 yıl sonra bitiyor...
Tabi, yeni gelecek başkan, mali disipline devam ederse…
GÜZELBEY kendi ifadesine göre, bugüne kadar 500 milyon dolar borç ödemiş…
Ayrıca döneminde tek bir CENT dış kredi kullanmamış,,,
Tamamen kendi iç finansman kaynaklarını, kendi GAYRİMENKULlerini değerlendirerek bu işi götürmüş...
Yani belediyeye gelen çok bir para yok...
İller bankası, maliye payıyla, büyükşehire devletten gelen para aylık ortalama 24 Milyon TL.
Bu paranın yüzde 60’ı borca kesiliyor…
Geriye 10-11 Milyon TL kalıyor…
Bu parayla yeni gelecek belediye başkanı ne yapabilir?
Borçların affedilmesi mümkün olmadığına göre, yeni gelecek başkanın ilk etapta, çok fazla bir yatırım kabiliyeti olamayacak…
Fakat, Yeni Başkan’ın Ankara'da güçlü bağları varsa,
Bir ihtimal, aylık kesintiyi yüzde 10- 20’ye düşürebilir…
Şansı yaver giderse, Hazine garantili dış KREDİ kullanabilir…
Aksi halde, çiçeği burnunda büyükşehir başkanı ancak borç bittikten sonra yeni yatırımlar yapabilir...
Bu demek oluyor ki, 5 seneden evvel yeni gelecek BAŞKAN çok büyük projeler yapamayacak...
HAVARAY-KARARAY, metro yapmak, bu hesaba göre kısa vadede kolay ve mümkün değil…
O nedenle, adaylar yapılabilir projeleri söylemeli, ABESİ nutuklar atmamalı, hesabı kitabı iyi yapmalı…
HAVRA’DA OLUR MU?
Gaziantep Üniversitesi, Türkiye'nin en büyük Mushaf-ı Şerif sergisini açtı.
Başbakan Yardımcısı Emrullah İŞLER tarafından açılan ve 28 Şubat'a kadar devam edecek olan Mukaddes MİRAS adlı sergi açıldığı günden bu yana büyük ilgi görüyor.
Bu arada, bu KUTSAL sergiye azınlıkta da olsalar tepki gösterip gitmeyenler de var.
Onların tepkisi serginin YERİne…
Vay endim, Havra'da Mushaf-ı Şerif sergisi açılırmıymış!
Yahudilere ait bir mabette böyle bir sergi açmak ETİK miymiş?
Yahudilerin dini tapınağı yerine bu sergi neden bir CAMİde açılmamış…
Bizim camimizde Yahudiler bir sergi açsa, biz incinmezmiymişiz?
Hassas bir konu…
Pawnee adlı bir Kabilenin şu sözünü anlamlı buluyorum…
"Bütün dinler TANRI’ya dönüş yolunda bastığımız taşlardır…"
17 ARALIK KORKUSU
17 ARALIK’tan, operasyonlardan, KUTUlardan, inanın AK Partililerden daha çok nefret eder oldum…
17 Aralık operasyonuyla ortaya çıkan Paralel bir devletin varlığı, özellikle Gaziantep’te pek çok Ak Partili yöneticinin iç dünyasını alt-üst etti…
BAŞBAKAN’ın, camiaya, emniyete-hakim ve savcıya olan güvensizliğini, bizim Gaziantepli yöneticiler genel algılayarak, maalesef tüm topluma indirgedi…
Koskoca adamlarda bir korku, bir endişe, bir güvensizlik, sormayın gitsin...
Ellerinden gelse İl, ilçe binalarına girişi yasaklarlar, İl, ilçe binalarındaki telefonları söker, dış dünya ile iletişimi tamamen keserler…
ŞEFFAFlıktan eser kalmadı…
En küçük bir bilgiyi bile SIR gibi saklar oldular…
Son olarak, meclis üyesi adayı mı, yoksa MİT üyesi mi seçiyorlar, anlayamadım…
Tabi kolay olmasa gerek...
Hep sırtından vurulacak hissiyle yaşayıp, söyleyeceği sözün esiri olmaktan, etiketlenmekten korkarak yaşamak…
Bu giz, bu kaçış, telefonlara çıkmama, sürekli dinleniyor endişesi taşıma, hayra alamet değil…
İyiki BAŞBAKAN bunlara benzemiyor…
GÜNÜN SÖZÜ
"Benim rakibim olsa olsa gölgem olur." ÖKKEŞ TİTİZ
