Cemaatin organize ettiği ve dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen çocukların Türkçe sunumlar yaptığı bir etkinlik var.

Türkiye'nin diğer şehirlerinde 'Türkçe Olimpiyatları Kardeşlik Şöleni' adı altında yapılan etkinliklerin Diyarbakır ayağında garip bir şekilde ağız değiştirerek 'Türkçe Olimpiyatları' Kürtçe şiirlerin okunduğu, şarkıların söylendiği, sunumların dahi kürtçe yapıldığı 'Kürtçe Olimpiyatları'na dönüştürülmüştür.

Amaç Türkçe'yi sevdirmek, kullanım alanını genişleterek onu bir dünya dili haline getirmekse, Diyarbakır'daki garabeti nasıl izah edeceksiniz?

Diyarbakır Misak-ı Milli sınırları içerisinde bir Türk şehri değil mi?

Diyarbakır halkı Türkçe bilmiyor mu?

Peki bu soruyu tersinden sormayı deneyelim.

Eğer Diyarbakır bir Türk şehri, Diyarbakır halkı ise kendini Türkçe ifade edebiliyor, söylenenleri anlayabiliyorsa. Bu gereksiz kürtçe enflasyonunun içerdiği anlamı nasıl ve neye dayanarak savunacaksınız?

Diyarbakır halkının kürtçe bir istem ve arzusu yokken dayatılan kürtçe ile bölgeye ve bölge halkına hangi mesajları vermek istiyorsunuz?

Dimağımızı meşgul eden benzer soruları Diyarbakır MHP İl Başkanı Mehmet Teyar Karakoç cesaretle dile getiriyor.

'1 Haziran'da Diyarbakır'da düzenlenen gecede Irak'ın Kuzey'inden gelen çocuklar Peşmerge kıyafetleriyle kürtçe şarkılar söylemişler. Hatta Bosna'dan gelen temsilci çocuğa bile kürtçe 'iyi akşamlar hoş geldiniz' söyletilmiştir. Stadyumda bulunan halka sanki Türkçe bilmiyorlarmış gibi gece boyunca kürtçe şarkı ve şiirler sunulmuştur. Daha önce hazırlanan bilboard ve davetiyelerde de Türkçe ibaresi çıkartılmıştır. Farklı illerde 'Türkçe Olimpiyatları Kardeşlik Şöleni' adı altında yapılan bu geceler Diyarbakır'da neden Türkçe ibaresi çıkartılarak yapılmıştır.

Diyarbakır'ımıza neden böyle bir uygulama reva görülmüştür. Bu bir federasyon mesajı mıdır? Yoksa yeni Anayasa'ya ikinci bir dil koymanın alt yapısını hazırlama çabası mıdır?'

MHP İl Başkanı'nın feryada varan açıklamalarında da anlaşılacağı üzere, Diyarbakır kendini Türkiye'nin bütününden ayrı düşünmek istemiyor. Aynı Diyarbakır farklı bir kimlikle yaftalanarak, kendini başka bir dille izah etmek arzusunda değil.

Ancak içerden ve dışardan bu tür etkinliklerin komuta kademesinde yer alan etki ajanları ve Washington'un yemlediği siyasetçiler, Diyarbakır'ı adeta bir kadavraya dönüştürerek her türlü toplumsal ameliyata hazır hale getirme çabasındadır.

Diyarbakır'a zoraki bir şekilde giydirilmek istenen bu eğreti elbiseyi yakın vadedeki beklentilerle ilişkilendiren, MHP Diyarbakır İl Başkanı Mehmet Teyar Karakoç'un ifade ettiği bu gerçekliğe karşı verilecek cevabı heyecanla bekliyorum.