"Üretim Türkiye'nin 1 numaralı gündemi olmalı" diyen Sanayi Odası Başkanı ithalattan yakındı. Son 3 yılda üretim maliyetlerinin aşağı çekilmemesi ve düşük kurunda etkisiyle artan ara mal ve nihai sanayi ürünü ithalatının, Türk sanayisi için çok önemli bir sıkıntı olduğunu ifade eden Koçer, "Üretmeden Tüketen bir ülke olamayız" dedi.ÖNEMLİ SIKINTILAR VARKoçer, özellikle düşük kur politikası sonucunda Türkiye'nin ithal mal cenneti haline geldiğini ve bunun mevcut sanayi üretiminin gerilemesine neden olduğunu belirtti. Koçer, yaptığı açıklamada, son 3 yılda üretim maliyetlerinin aşağı çekilmemesi ve düşük kurunda etkisiyle artan ara mal ve nihai sanayi ürünü ithalatının, Türk sanayisi için çok önemli bir sıkıntı olduğunu ifade etti.POLİTİKALAR ARTIK KADER OLMAMALIUygulanan ekonomik politika içerisinde yaşanan bu durumun artık bir kader olmamasını ve yeni hükümetin bu durumu acilen gündeme alması gerektiğini belirten Koçer, ''Türkiye kendi girişimcisini, kendi işçisini ve nitekim kendi üretim gücünü yine kendi uyguladığı bir ekonomik politikaya kurban etmemelidir. Üretim, şu anda Türkiye'nin 1 numaralı gündemi olmalıdır'' değerlendirmesinde bulundu.MONTAJ YAPAN DEĞİL, İHRAÇ EDEN OLMALIYIZKoçer, AB ülkelerinde yapıldığı gibi Türkiye'nin de kendi sanayisi için bir koruma planı oluşturması gerektiğine işaret ederek, "Artan ihracata rağmen daha fazla artan bir ithalatın olması ve özellikle düşük kur politikası, Türkiye'nin ithal mal cenneti haline gelmesine neden olmuştur. Bu da mevcut sanayi üretimimizin gerilemesine neden olmaktadır. Tüm bunların yanında kalite ve standartları çok daha kötü olan ve hatta son zamanlarda kanserojen özellik taşıyan birçok kalitesiz mal ne yazık ki Türkiye'ye girmektedir. Bu malları Türkiye'ye getiren ithalatçılarımızın konuya daha özenle ve duyarlı yaklaşmaları gerekmektedir. Ayrıca, gümrüklerimizdeki kontroller Türk sanayisinin ve tüketicisinin korunması açısından son derece önem taşımaktadır. Türkiye, montaj yapan bir ülke olmaktan çok katma değer üreten ve ihraç eden bir ülke olmak durumundadır" şeklinde konuştu.GEÇ KALINDIÜretim maliyetlerinin düşürülmesi ve sanayinin rekabet gücünün artırılmasına yönelik yapılacak çalışmalarda geç kalındığının da altını çizen Koçer, "Bu ülkenin en büyük dış ticaret gücü sanayi ürünleri olduğuna göre, bu ülkede tarımdan şehre göç devam ettiğine ve bu göçün en büyük istihdam edildiği sektörde üretim sektörü olduğuna göre hiç zaman kaybedecek durumda değiliz. Çünkü, zaten son 3 yıl bunların yapılmasını beklemekle geçirildi. Üreten insanlara, hep 'bekleyin sıra size de gelecek' dendi. Makro ekonomik kazanımlar karşısında üretim gücümüzü artıracak mikro tedbirlerde maalesef çok geç kaldık" dedi.YÜKSELEN DEĞER OLMAK ZORUNDAYIZKoçer, tüm bunlara rağmen çağın gereklerine uyarak kendilerinin markalaşmada, kalitede ve inovasyonda çok önemli mesafeler kat ettiklerini ifade ederek, "Şimdi yeniden herkes bize bunları tavsiye ediyor, ama bunları tek başına yapmamız bir şey ifade etmiyor. Eğer üretimde rekabet gücünüz düşükse, ne yazık ki diğer konular sizi tek başına rekabetçi kılmıyor. Bu sebeple biz önce temel meseleleri halletmek zorundayız. Bunu hallettikten sonra Türkiye'de üretilen malların dünya pazarlarındaki esas rekabetini kalitesiyle çeşidiyle o zaman daha iyi görebileceğiz. Artık, Türk sanayisini korumak üzere yeni bir anlayış ve bakış ortaya koymak ve üretimin Türkiye'de yükselen değer olmasını sağlamak zorundayız" diye konuştu.