Geçen yıl yine Mayıs ayında böyle bir yağmur ve dolu vakası yaşanmıştı. Ve yine bizler tıpkı cumartesi günü olduğu gibi, kentin alt yapısından ve yeterince tedbir alınamayışından şikayet etmiş, marka şehir yaftası yapıştırdığımız Gaziantep'e yakıştıramamıştık..

Hakikaten yakışmıyor.. Ama bu yorum da farklı bakış açısını getirir.. Yakışmıyor diyenlerin dünya görüşüyle, bunlar normal diyenlerin, hatta öfkelenenlerin görüşleri elbette farklı olacak. Alt yapının yetersizliğini söyleyenler, alt yapının normal olduğunu savunanlarca kötü niyetli olarak değerlendirilecek..

SUÇLAMA MODASI

Bence burada en zor durumda kalan iktidar partisi mensupları ve yandaşlarıdır.. Çünkü Gaziantep'te alt yapının yetersiz olduğunu söyleseler, onu da iktidar partisinin belediyesi yaptığından kendi kendileriyle çelişeceklerdir.. Her ne kadar şimdi önceki büyükşehir belediye başkanı ile Gaski genel müdürünü suçlamak moda olsa da, bunların o dönemde bizim yaptığımız eleştirilere ve uyarılara nasıl tavır aldıklarını asla unutamam.. Ne ilginçtir ki, bizler önceki belediye başkanı döneminde de ne yazmış ne söylemişsek, şimdi buna benzer durumlarda yine aynısını söylüyoruz.. Ama şimdi bize tepki koyanlara baktığımızda, o dönemin belediye başkanını yere göğe koyamadıklarını gazete arşivlerinde net biçimde görebiliyoruz.

Aslında bütün mesele, bakış açısında.. Eğer yeterli donanıma sahip değilseniz, nitelikleriniz sınırlıysa, günlük düşünen ve yaşayan biriyseniz, zaten sizin için değerler manzumesinin kıymeti harbiyesi yoktur.. Etik'ten, ahlaktan sadece sözde bahsedebilirsiniz.. O da gerek olduğunda..Yaşamınızda bu değerler size hep ayak bağı olacaktır.. Ne varki, şimdi bu profiller her geçen gün çoğalır oldu. İşin vahim hatta tehlikeli tarafı, sizler onlar gibi düşünmüyorsanız, müthiş kin besleyecek şekle dönüşüyorlar..

UYARILARA HEP KULAK TIKANDI

GÖRMEZDEN GELİNDİ

Gelelim daha farklı bakış açımıza.. Gaziantep'in alt yapısı aslında normal ölçekli şehir statüsüne göre dizayn edildi. Şehrin bu kadar büyüyebileceği, göçün bu kadar dengeleri bozabileceği, kentte araç sayısının bu kadar çoğalacağı kimsenin aklına gelmedi. Siyasetin bulaştığı her yerde, özellikle belediyelerde hizmetten çok, rant hesapları yapılmaya başlandı.. Rant düşüncesi arazilere, arsalara ve emlakçılığa odaklandı.. Ve rastgele plansız, hesapsız bir yönetim tarzı benimsendi.

Uyardık her seferinde.. Alt yapının, ulaşımın yetersizliğini dile getirdik sık sık bu köşede ve gazetemizde.. Kavaklıktaki yeşile kıyıldığını, buraların beton yığını haline getirildiğini, Kavaklığın Kavaklık olmaktan çıkarılıp, cafeler, lokantalar mekanı yapıldığını, vatandaşların bırakın piknik yapmayı yürüyecek yol bile bulamadıklarını yazdık aylarca.. Duyurmaya çalıştık yerel yetkililere sesimizi.. Avazımız çıktığı kadar Ankara'ya haykırdık.. Gelin görün, inceleyin, takip edin, çok yanlışlar yapılıyor dedik Bakanımıza, milletvekillerimize..

FATMA ŞAHİN'İN ŞİKAYET ETME HAKKI YOK

..Ve her seferinde kötü niyetli olduğumuz düşüncesi aşılandı bakanımıza milletvekillerimize.. Yahu bunlar durmadan yazıp söylüyor, hele bir bakalım inceleyelim, neler oluyor bu belediyelerde demediler hiçbirisi.. Başta Fatma Şahin olmak üzere tüm milletvekillerimiz seyretti olanları.. Merak etmeye kalkıştıklarında ise, kendilerine bilgi veren kişilerin söyledikleriyle yetindiler.. O dönemde özellikle Mimarlar Odasının feryatları da yankılandı Gaziantep semalarında.. Trafikte, şehrin imarında, planlamasında olması gerekenler söylendi bu oda tarafından.. Asım Güzelbey trafik master planı için harekete geçtiğinde, daha plan hazırlanmadan şehirde cadde ve sokakları kendisi dizayn etmeye kalkıştığında 'bu ne perhiz bu ne nane turşusu'demiş ve aylarca tepki koymuştuk o zamanlarda.. Ve bu çabamız destek görmemişti Ankara'da, bakanımızdan milletvekillerimizden..

GAZİANTEP NE MARKA ŞEHİRDİR

NEDE GÜNEYDOĞUNUN PARİSİDİR

Şimdi milletvekilleri arkadaşlarımızın bir adım önüne geçen Fatma Şahin görmeye başladı Gaziantep gerçeğini.. Kenti tanımaya başladı yeni yeni.. Bundan önceki başkanın yanlışlarını görmeye, zamanında alkışlayıp savunduğu birçok projenin yetersizliğine şahit oldu belediye başkanlığına gelince.. Bu kez inanılmaz bir tavır almaya başladı.. Gelene gidene şikayet etmeye başladı eski belediye başkanını.. Hemde kente yapmış olduğu onca güzel işleri bile görmeyerek, sadece olumsuz birkaç uygulamayı ön plana alaraktan.. Bunu dinleyenler sesini çıkarmak istemedi elbette. Çünkü şikayet ettiği o belediye başkanı da kendi partisindendi.. Yapmış idiyse yanlışlıklar, niye seyirci kalınmış, hatta niye birçok projenin açılışlarına gelinmiş, savunulmuş, övgü vesilesi yapılmıştı, şimdi şikayet edenlerce.. Diyeceğim odur ki sevgili okurlar.. Gaziantep değişmiştir. Yönetelenlerince de, yaşayanlarınca da.. Gaziantep artık ne marka şehirdir, ne de Güneydoğunun Parisi'dir.. Gaziantep gerçek kimliğini kaybetmiş, yeniden bulma konusunda kimsenin çaba göstermediği bir kent haline dönüşmüştür.. Acı ama gerçek budur..

BELEDİYE MECLİS ÜYELERİ NE İŞ YAPAR

Geçtiğimiz günlerde bir belediye başkanımızla konuşuyoruz.. Dedim ki, 'belediyenin meclis üyeleri gerçekten belediyede ne iş yapıyor. Mesela meclis toplantılarında sesi çıkanlar yine muhalefet partileri. Peki AK Parti'nin meclis üyeleri çıkıp konuşuyorlarmı, gerçekten ne yapıyorlar? '

Güldü ve 'meclise gelip gidiyorlar yetmiyormu, birde el kaldırıyorlar! 'diye konuştu.. Tekrar sordum, 'ya gerçekten merak ediyorum, bunlar şehir ile ilgili bir sorunu gündeme getiriyorlarmı. Ne gibi donanıma sahipler.. AK Parti olarak şehrin meselelerinde proje üretiyorlar mı, fikirlerini ortaya koyuyorlar mı' diye..Ses çıkarmadı bu kez başkan.. Sadece kafa salladı ve güldü..

Gerçekten merak ediyorum sevgili okurlar.. Geçtiğimiz gün CHP Meclis üyeleri Mehmet Sucu ve Hasan Türk, geldi gazetemize.. Hani eleştirmiştim ya onları, belediyelerde CHP ve muhalefet partileri olarak yetersiz kaldıklarını öne sürerek.. Alınmışlardı bu eleştirimden Sayın Sucu.. Konuştuk uzun süre Gaziantep'i.. Anlattık ne demek istediğimizi.. Söyledik bildiklerimizi.. Kabul ettiler bazı konulardaki yetersizliklerini.. Ama bundan sonra meclislerde daha aktif olacaklarına söz verdiler her ikisi de.. İşte bu düşünceden yola çıkarak bari şu AK Partili meclis üyelerini sorayım dedim bir belediye başkanımıza.. Aldığım cevap tam da düşündüğüm gibiydi zaten.. Kimse kırılmasın, alınganlık göstermesin meclis üyesi arkadaşlarımız sakın olaki... Ama var ise Gaziantep'in meseleleri hakkındaki projeleri, şehrin sorunlarına yönelik çözüm önerileri ve yapıp söyledikleri, göndersinler bize, vallahi özür diler yayınlar ve tebrik ederim kendilerini..

HEPİNİZE İYİ HAFTALAR