Ardıl Barajı 25 sene önce, Arabanda 25 dönüm alanın sulanması için projelendirilmiş…

Ancak temeli daha geçen sene atıldı…

Diğer sulama barajları gibi bu projede yıllarca raflarda bekledi...

Projeyi yap, rafa at, projeyi yap rafa at… Sonra da KURAKLIK var diyerek cezayı çiftçiye kes, ikinci ürün ekmesine izin verme…

Daha düne kadar TARIM ülkesiyiz diye övünürken, bugün pek çok üründe dışa bağımlı hale geldik…

Günü birlik hesaplar yapılarak, sulama değil, enerji barajlarına ağırlık verildi…

Küresel ısınma kulak arkası edildi,

Kuraklık hesaba katılmadı…

Ve bugüne geldik…

Ne yazıkki, yeraltı suları tükendi…

Kuraklıktan dolayı fıstık, hububat ve bakliyatta düşüş var…

Barak susuz, mahsul alınamadı…

Uzmanlar, kuraklık konusunda hala uyarılarını sürdürüyorlar…

Milletvekili Mehmet ERDOĞAN, durumun vehametinin farkında…

Ankaraya gittiği günden bu yana kendini barajlara adadı…

9 yıldır tek gündemi sulama projeleri…

Çünkü kuraklıkla ancak sulama projelerinin hayata geçirilmesiyle mücadele edilebileceğini biliyor…

Fakat işi zor…

Zira Bakanımız varken bile bütçe ayırtmak için kılı kırk yarıyordu, şimdi BAKANımız da yok…

TRAFİK RAHATLADI

Mustafa Kemal GÜNEŞ, eskiye nazaran trafik yoğunluğunda bir nebze olsun iyileşme olduğuna inanıyor...

Güneş, GÜZELBEY döneminde sanayiden çıktığında evine 45-50 dakikada giderken, kavşakların kaldırılması ile 25 dakika kazandığını, evine 20 dakikada gittiğini anlatıyor…

Yapanın eline sağlık, ecdadına rahmet diyen Güneş, Dinamik Kavşaklar iyi oldu. Hergün Metronun orada 5-10 dakika bekliyordum. Burç kavşağı, başkarakol kavşağının kaldırılması trafiği rahatlattı diyor.

Güneş, bunların geçici olduğunun da altını çizerken, kalıcı çözümler için de çevre yoluna bağlantılar yapılması, geniş ve alternaftif yollar açılmasını tavsiye ediyor…

TOPALIN AZMİ

Meclis üyeliğini, ayak oyunlarıyla kıl payı kaçıran Ahmet TOPAL, siyasete daha bir dört elle sarılmış...

Onun yerinde başkası olsa, siyaseti bırakır ve bir kenara çekilir...

Ancak o, tam tersi, inatla, hırsla, 30 Mart seçimlerinin hemen ertesi günü, çalışmalara başlamış…

Mahalle mahalle, köy köy partilileri ziyaret eden Ahmet Topal, gittiği yerlerde büyük itibar gördüğünü anlatıyor...

Şaibelerle elinden kaçırdığı meclis üyeliğine bir sonraki seçimlerde yeniden kavuşacağına inanın TOPAL, yıkılmadığını ve yılmayacağını söylüyor...

Yarın seçim olacakmış gibi yollara düşen TOPAL, hem gülümsetip, hem de ince mesajlar veriyor;

-30 Marttan sonra günü birlik mahallelerdeyim. Şu anki çalışmalarım 8 ay sonra milletvekillerine destek olmak ve partililerle ilişkimi devam ettirmek için. Herkes haddini bilmeli. Benim gelip geleceğim yer meclis üyeliği. Mahallelere gittiğimde herkes beni kucaklıyor. Beni gören herkes AH çekiyor. Çok ilgi görüyorum. Sana yazık oldu diyorlar. Hatta birçok partili beni meclis üyesi oldu sanıyor. Nereden bilsinler, şaibeler nedeniyle meclis üyesi olamadığımı… Ben yenilmedim ki. ŞAİBELİ, HIRSIZ meclis üyesi olacağıma, toplumda NAMlı ve ŞANlı olmayı tercih ederim. Emekli adamım partililerle kucaklaşıyorum, telefonlaşıyorum. Yarın yüzüm olsun diye partililerimizle ilişkimi koparmıyorum. Meclis üyesi olamadım ama, toplumda saygınlık kazandım. Kişiliğimi oturtturdum. Bundan sonra hedefim yine meclis üyesi olmak…

TOPAL, meclis üyeliğini ayak oyunlarıyla kaybettiğini, ancak 2019 mahalli seçimlerinde gözünü dört açacağını ve kimseye hakkını yedirmeyeceğine and içiyor…

TOPAL,

Tek hatam, oyların tekrar sayılması için müracaat etmemekti. Düşünemedik. Bir HAFIZ bile dayağı bir sefer kaybeder. Bu defa hakkımı kimseye yedirmeyeceğim diyor.

NE OLACAK BU İNSANLARIN HALİ?

Ramazan Yiğit, bir Uğurzede…

Geçtiğimiz günlerde sosyal medya üzerinden sitem dolu bir mesaj atmış…

Ramazan Yiğit mesajında,

Uğurzede diye bir şey duydunuz mu? Dişimizden tırnağımızdan artırarak UĞUR inşaattan evler aldık. Evlerimizin borcunu süresinde ödedik… İş tapuları almaya gelince her ev için 80.000 TL para istiyorlar… Ne iş anlamadık. Uğur inşaat yetkilileri ortada yok. Çok mağduruz. Yaklaşık 500 kişi mağdur durumdayız. diyor.

Umarım, bu insanların mağduriyeti bir an önce giderilir...

BİZİ SEÇERLER Mİ?

Gaziantep Kent Konseyinin bir önceki Yürütme Kurulu üyesi Nihat BENCAN, yeni dönemde yok…

Bencana, Kent Konseyine bu dönem niye girmediğini sordum.

-Almadılar dedi.

Neden? diye sorduğumda,

-Muhalefetim ya, ondan herhalde… Stadyumun yerinin yeşil alan olması için mücadele ettim. İnönü caddesinden tramvay geçmemesi için muhalefet ettim… Bizi seçerler mi, seçmezler tabi dedi.

Kent konseyinin ZENGİNLER konseyi haline geldiğini öne süren BENCAN, konseyin GAGEVe benzemesinden rahatsızlık duyduğunu söylüyor…

Bencan, büyükşehir belediye başkanına bir de ilginç tavsiyede bulunuyor;

-Muhalefetin sözüne değer versin. Ben onun yerinde olsam, ciddi muhalefet yapan adamı kendime GİZLİ danışman yaparım. Zaman zaman çağırır, eksikliklerimi öğrenirim. Yöneticinin böyle yapması gerek. Bir yöneticinin ben hep doğruyu biliyorum demesi doğru değil. Etrafında hep doğru yapıyorsun diye insanlarla başkanın bir yere varacağına, başarılı olacağına inanmıyorum. Bu konuda bahse bile girebilirim diyor.

Maalesef her zaman gemicinin istediği rüzgar esmez…

Kalın Sağlıcakla...