Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ‘Kadın Çiftçilerin Eğitimi’ sertifika törenine katıldı. Aile ve Sosyal Politikalar eski Bakanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Fatma Şahin, kadınlara yönelik gerçekleştirilen bu projeyle birlikte kadın ve toprağın bereketini birleştirdiklerini belirtirken, Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker tarımdaki değişimin bir manada hayatın tamamının değişim ve dönüşümü olduğunu belirtti.

Kadın Çiftçilerin Eğitimi sertifika Töreni Novotel'de yapıldı. Törene Bakanların yanı sıra Gaziantep Valisi Erdal Ata, Aile ve Sosyal Politikalar Eski Bakanı Fatma Şahin, AK Parti Gaziantep Milletvekilleri Halil Mazıcıoğlu, Derya Bakbak, Mehmet Sarı, Ali Şahin, Mehmet Erdoğan, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, Şehitkamil Kaymakamı Mehmet Aydın, AK Parti Gaziantep İl Başkanı Ahmet Uzer, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Şehitkamil Ziraat Odası Başkanı Cuma Yiğit ve çok sayıda çiftçi kadınlar katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başlayan törende Kadın Çiftçi Eğitimi programını tamamlayan kadınlar adına Serda Yılmaz konuşmasını gerçekleştirdi.

"BİZE DÜŞEN ŞEY YAŞAM KALİTESİNİ YÜKSELTMEK"

Aile ve Sosyal Politikalar eski Bakanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Fatma Şahin, kadınlara yönelik gerçekleştirilen bu projeyle birlikte kadın ve toprağın bereketini birleştirdiklerini kaydetti. Şahin, “Biz bu proje ile toprağın ve kadının bereketini birleştirdik. Biraz önce değerli başkanım söyledi. Söylediği zaman değerli Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızla beraber bakanımızla hayırlı bir imza attığımızı bugün her gittiğimiz ilde görüyoruz. Değerli Mehdi bakanım benim çalışma arkadaşım ağabeyim. Ne zaman bu şehir için ne zaman bu şehrin çiftçisi için neye ihtiyacı varsa hemen yanımızda oldu. Bütün ülkede yaptığı çalışmaları buraya da koydu. Kıymetli Ayşenur İslam kardeşim yeni bakanımız, bundan sonraki süreçte de bu bir maraton koşusu bizler hizmet yolcusuyuz. Bayrağı alıp daha ileriye götüreceğine olan inancım tamdır. İşçi işini iyi yapacak, bakan işini iyi yapacak; herkes kendine düşen vekil işini iyi yapacak. Bize düşen şey yaşam kalitesini yükseltmek. Toplumsal huzuru, barışı ve kalkınmayı sağlamak" dedi.

KADINLARIMIZ POZİTİF AYRIMCILIKTAN YARARLANIYOR

Her sonun bir başlangıç olduğunu hatırlatan Şahin, kalkınmanın yerelden başladığını belirterek, “Öncelikle kadın çiftçilerimizle ilgili yapılması gereken çalışma çok önemliydi. Bu şehir için de çok çok daha önemliydi. Baktığınız zaman şehirdeki çarpık kentleşmenin nedeni çiftçilerimiz kırsalda yeterince yaşam kalitesine ulaşamayınca eğitimden sağlıktan yeterince istifade edemeyince bu sefer şehirlere geliyor. Şehirlere geldiğinde yeterince alt yapı oluşmayınca çok yeni sorun alanlarıyla karşı karşıya kalıyoruz. Kadınımızın eğitimde sağlıkta çocuğunun yaşam kalitesi yükseltildiği zaman eğer bebeğinin hastaneye ulaşmasını, bebeğinin sağlığını koruduğu zaman bebek ölüm hızını nasıl hızlı düşüreceğimize inanıyorum. Şu anda yüzbinlerce kadınımız gelir getirici projelerden pozitif ayrımcılıkla istifade etmeye başladı” dedi.

BÜYÜK BİR ONUR VE ŞEREF

Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey'e şehre yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür eden Fatma Şahin, "Allah nasip ederse, eğer bizde ondan bu bayrağı alıp bu şehire mikro ölçekte hizmet etmek, eğer sizlerin teveccühüyle, yüce mevlamız nasibiyle olursa, bundan büyük bir onur ve şeref duyarım. Heyecan duyuyorum. O kadar çok işimiz varki. Başkanımızla beraber bu şehre örnek oluyoruz. Bayrağı onun getirdiği yerden alıp yukarıya taşımak benim boynumun borcu olacak. Büyük bir onur ve şeref duyduğum yeni görevimde Allah nasip ederse sizlerin desteği ile bakanımızla görüşüp bu şehrin ürünleriyle ilgili ortak projeler geliştireceğiz. Bundan sonraki süreç hayırlı uğurlu olur inşallah. Hepinize teşekkür ediyorum. Hep arkamda durdunuz" diye konuştu.

MİLYARLARCA İNSAN AÇLIK İLE KARŞI KARŞIYA

Gaziantep Valisi Erdal Ata ise tarımın ülkelerin ekonomilerinde ne kadar önemli yer tuttuğunu vurgulayarak, “Bir ülke sanayide ne kadar kalkınırsa kalkınsın; ne kadar ileri düzeyde olursa olsun. Kişi başına düşen milli geliri ne kadar yüksek olursa olsun; ihmal edilmemesi gereken sektörlerin başında tarım ve hayvancılık sektörünün asla ihmal edilmemesi gerekiyor. Bugün dünyanın gelecekte karşılaşacağı en büyük sorunlardan bir tanesinin gıda olduğunu düşünüyoruz. Gelişmiş ülkeler tarım ve hayvancılğa büyük destek veriyor. Bizde de son 10 yıldan bu yana bu sektörlere destek inanılmaz boyutlarda arttı. Tarım ve hayvancılık sektöründe eğitim çok önemli. Bu sektörde faaliyet gösteren çiftçilerimizin eğitimi çok önemli. Türkiye'de kadının iş gücü oranı düşük ancak tarımda yüksek. Bugün sertifika alacak kadınlarımız tarımda daha kaliteli ürün ve daha verimli ürün elde edilmesini sağlayacaklar" diye konuştu.

DÜNYA BANKASI SÖYLÜYOR

“Tarımdaki değişimin bir manada hayatın tamamının değişim ve dönüşümü olduğunu dile getiren Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ise, "Çünkü sadece iktisadi faaliyet değil. Sosyal Politika tarafı da olan bir sektördür. Kültürel kodlarımızın şekillendiği bir sektördür. Eğer biz kültür kelimesinin Latince anlamının ekip biçmek olduğunu hatırlarsak tarımın ekip biçmenin, yetiştiriciliğin aynı zamanda toplumsal kültürümüzün şekillenmesine en önemli etkendir. Türkiye net olarak tarımsal ihracatçıdır. Türkiye İhracatçılar Meclisi tarımdaki ve diğer bu sektörlerdeki Türkiye'nin ihracatı ile ilgili bilgiler ve rakamlar verdi. Türkiye'nin tarım ihracatının 2013 yılı için 21.3 milyar olduğu açıklandı.152 milyar dolar civarında Türkiye'nin toplam ihracatı bunun içerisinde 21 milyar doların üzerindeki kısmının tarımdan geldiğini Türkiye İhracatçılar Meclisi söyledi. TÜİK geçen 11 aylık rakamları açıkladı. 16 milyar dolar olarak TÜİK tarafından açıklandı. Türkiye bu dönem içerisinde Başbakanımızın önderliğindeki AK Parti Hükümeti'nin uyguladığı politikalarla kadınlarımızın da kuşkusuz çok büyük katkılarıyla onların sağladığı üretim artışı ile birlikte Türkiye'nin çiftçileri 23 milyar doları 62 buçuk milyar dolara çıkardı. Türkiye dünyanın 11'inci tarımsal büyüklüğüne sahipken bugün ise dünyanın 7'inci tarımsal büyüklüğüne sahiptir. Bunu Dünya Bankası söylüyor. Bunu Uluslararası Birleşmiş Milletler Gıda Teşkilatı söylüyor" diye konuştu.

AVRUPA'DA BİRİNCİYİZ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimat ve direktifleri doğrultusunda, Türk tarım politikasını 2003 yılında yeniden belirlediklerini ifade eden Eker, "Tarım politikamızın belirlenmesi için bir strateji geliştirdik, bizden önceki hiçbir iktidarın yapamadığı bir stratejiyi uygulayarak tarımsal destekleme politikamızı yeniden belirledik. Bu stratejiyi İMF ve Dünya Bankası'nın önerdiği şekilde değil de Türkiye'nin ihtiyaçlarına göre şekillendirdik. 11 yıl önce Türkiye tarım sektöründe Avrupa’nın 4’üncü büyük ülkesi durumundan birinci sıraya yükseldi. Fransa'yı, İspanya'yı Avrupa'nın en büyük tarım ülkelerini tarım geliri açısından Türkiye geride bıraktı. Burada kadınlarımızın çok emeği var. Biz istiyoruz ki kadınlarımızın ortaya koyduğu bu emek sadece bir hakkı mahiyetinde kalmasın aynı zamanda biraz müteşebbis olarak, birer çiftçi olarak kendi nam ve hesaplarına yaptıkları üretim faaliyeti de daha verimli olsun. Daha yüksek getirisi olan bir fonksiyona sahip olsun amacımız budur” ifadelerini kullandı.

GAZİANTEP'TE 32 BİN ÇİFTÇİ VAR

2003'ten 2013'e kadar çiftçiye verdikleri nakdi karşılıksız hibe desteği miktarının 60 milyar TL olduğunu anlatan Bakan Eker, "Tarım sektöründe 6.5 milyon kişi çalışıyor. Önemli bir kısmını kadınlar oluşturuyor. Gaziantep'te 32 bin üretici çiftçi var. 750 milyon TL nakit karşılıksız hibe desteği ödemesinde bulunduk" dedi.

FATMA HANIM, BİZİM ÖĞRETMENİMİZ

Fatma Şahin gibi usta bir siyasetçiyle halef-selef olmanın çok önemli bir şeref olduğunu dile getiren Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam ise, "Bunu yaşamış olmaktan dolayı çok mutluluk duyuyorum. Belki biliyorsunuz, belki bilmiyorsunuz ama Parlamentoda birçok kadın milletvekili siyaset yapmayı bir ölçüde Fatma Hanımdan öğrendi. Onun gibi tecrübeli, aklını ve kalbini bu işe koymuş, vermiş, arkadaşlarımızdan çok şey öğrendik. Onlar bizim öncülerimiz oldu, yol açıcılarımız oldu. Bizden yaşı daha genç Fatma Hanımın ama bizim öğretmenimiz oldu, bakanlığı sırasında da ondan çok şey öğrendik" dedi.

BAKANLIĞIN İŞLEYİŞİNİ ÖĞRENDİK

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ilk kurulduğunda çok çeşitli kurumların içine dağılmış pek çok birimin biraraya gelmesinden oluştuğunu hatırlatan İslan, "Bir çatı kuruluş şeklindeydi. Fatma Hanımın o günlerde yaşadıklarını, o heyecanı o iştenliği o çalışma şevkini hakikaten gözlerimizle görerek şahit olduk. Ona yardım etmeye çalıştık. Çalışma arkadaşlarına her türlü desteği vermeye çalıştık. Sonra onunla birlikte çalışarak bakanlığın işleyişini öğrendik. Adeta diğer kadın milletvekillerini yanına toplayarak bizleri de işin içerisine kattı, kendisiyle beraber pek çok toplantıya katılmamızı pek çok yurtişi yurtdışı seyahate katılmamızı, pek çok projenin içerisinde yeralmamızı sağlayarak bizlerinde bakanlığın işleyişi hakkında hem bilgi sahibi olmamızı, hem katkı vermemizi sağladı" diye konuştu.

DEMEKKİ BUGÜNLER İÇİN YAPIYORMUŞ

'Fatma Hanım demekki onları bugünler için yapıyormuş' diyen İslam, "Kendisine çok çok teşekkür ediyoruz. Hocalığı için arkadaşlığı için ve yol arkadaşlığı için. Şimdi onu çok değerli, çok kıymetli bir yere doğru uğurluyoruz kendisini. Büyükşehir belediye başkan adayı şu anda. İnşallah Türkiye'nin ilk kadın büyükşehir belediye başkanı olacak. Onunla başlattığımız projeler bu yeni dönemde de devam edecek. Bizde ondan devir aldığımız bayrağı biraz fazla yüksekten devraldığımız bayrağı daha da yukarılara çıkarmaya çalışacağız" dedi.

EN KADİM ESER, KADIN VE TOPRAK

Kadın ve toprağın hayat için iki önemli unsur olduğunu söyleyen Bakan İslam şöyle devam etti:"Aslında yani bereketin sembolü, üretkenliğin sembolü, vicdanın sembolü, merhametin sembolü tarih boyunca en kadim eserlerden baktığınızda kadın ve topraktır. Bunun için bu ikisinin buluşması önemli bir şeydir. Bayanların çiftçilikte karar kılmış olmaları kadınların çiftçilik zanaatını devam ettiriyor olmaları çok önemli bir şeydir gelişen Türkiye içerisinde kadın çiftçilerin rolü çalışma hayatında giderek düşüyor aslında kadınlar daha farklı mesleklere de yöneliyorlar. Kadınların çiftçilik mesleğini tekrar ele almalarını ben şahsım adına yürekten gönülden arzu ediyorum. Hem de çitçilikle, toprakla, tarımla uğraşan kadınların çok donanımlı, birikimli, eğitimli olmasının bize muazzam katma değerler kazandıracağını düşünüyorum."

ŞAHİN SİNERJİ YARATAN BİR SİYASETÇİ

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kadın çiftçi eğitimi projesini Fatma Şahin'le birlikte imzaladıklarını hatırlatarak, "Fatma Hanım diyalog kurmasını bilen, pozitif düşünen, sinerji yaratan bir siyasetçi. Kendisiyle çalışmaktan büyük bir keyif aldım. Çokda başarılıydı. İnşallah Gaziantep'te de başarılı olur. Bakan olarak hep sektörümüzle yakından ilgilendi. tavanda gösterdiği işler tabanada yansıyor. Sektöre ve odalara gösterdiği ilgiden dolayı teşekkür ediyorum" dedi.

TARIMDA ÇALIŞANLARIN YARISI KADIN

Kadın çiftçilerin bu projeden memnun olduklarını söyleyen Bayraktar, "Kadın çiftçiler için eğitim önemli. Tarım sektörü dünyada ve Türkiye'de enerji ile birlikte en stratejik sektör. Tarım ürünlerinin ticareti liberal hale geldi. Müthiş bir rekabet var. Bu sektördeki payımızı artırmalıyız. Tarımda istihdamın yarısı kadınlarımızdan oluşuyor. Kadına pozitif ayrımcılık istiyoruz. Bunu sertifika alan kadınlarımızdan başlatabiliriz" dedi.

Protokol konuşmalarının ardından 135 kadın çiftçiye sertifikaları protokol üyeleri tarafından verildi. Program oda başkanlarının bakanlara hediye ve takdimlerde bulunmalarının ardından sona erdi.

Meral KINACILAR