Gaziantepli olup ta, bu kentin çıkarlarını, menfaatlerini, tarihini kültürünü, ahlakını, geleneklerini yaşamak, yaşatmak ve korumak ne kadar zorlaştı bilemezsiniz.. Büyüklerimizin canı pahasına koruyup miras bıraktığı değerler artık bir kenara itilmiş durumda.. Bırakın o değerleri, Gaziantepin o çok önemli imajı sallantıda.. Gün geçmiyor ki, Gaziantep kentinin adı, bir olumsuzlukta geçmesin..

Artık 'Allahım şöyle bir gün Gaziantep adına olumlu haberlerin çıkacağı gün göster bize, hasret kaldık o güzel sözlere, haberlere 'diyecek noktadayız.. Biri bitiyor diğeri başlıyor, öbürü bitiyor, yenisi başlıyor.. Ne yazık ki böylede devam ediyor.. Türkiyede ve dünyanın birçok ülkelerinde öyle bir imajımız oluştu ki, herkese haber anlatmaktan bıktık artık..Bu şehir sonunda İTİBAR İFLASINA uğrayacak bu gidişle..

LOGO TUZU BİBERİ OLDU

Suriyeliler, nereden geldikleri bilinmeyen sığınmacılar, Özgür Suriye Orducuları, El Nusracılar, IŞİDciler, PKKnın bazı mahallelerdeki uzantıları derken, hepsinin getirdiği olumsuzluklar Gaziantepte ne huzur bıraktı ne güven.. Artık yabancı ülkeler tehlikeli şehir ilan ettiler bu kenti.. Son olarak Amerika resmen açıkladı ve üstelik 'Gaziantepe gitmeyin' dedi. Bunların şokunu yaşarken, birde LOGO meselesi otaya çıktı.. Oldum olası hazzetmediğim ve açıkça dile getirdiğim bu Logonun oldu bittiye getirilmesinin ardından ödenen rakam açıklanınca kıyamet koptu..

Öyleki, Logonun tanıtımı için yapılan onca çaba ve etkinlikler, inanın ödenen 810 bin TLnin yarattığı etkiyi ve sansasyonu yaratmadı.. Haber sadece ülkemizde değil, Dünyanın her yerinde duyuldu.. Ardından Logonun taklit haberi çıktı. Daha o bitmeden bu kez Logo için yapılan ihalede usulsüzlük haberi yayınlandı. Gelişmeler o kadar baş döndürücü oldu ki, biz bile yetişemez olduk.. Herkese haber anlatmaktan bitap düştük.. Sonuçta çekilip bir kenara 'lanet olsun bu işe, asıl Gaziantep yara alıyor, kentin imajı yerle bir ediliyor, yok mu bu şehirde bir akıl, yok mu bu şehri yönetenlerin etrafında sağlıklı düşünen insanlar.. Yok mu vilayette, belediyelerde, odalarda, hatta kent konseyinde ölçüp biçen, eğrisini doğrusunu söyleyen, uyaran, işin ötesini görebilen kimse' demeye başladık..

KENTİ YÖNETENLERİN ÇEVRESİNİ HAFIZA SİLİCİLER KUŞATMIŞ

Öyle bir noktaya götürülüyoruz ki, kentin durumu, yukarıda anlatmaya çalıştığım hassasiyetler kentin EKABİR dediğimiz kesimin umurunda değil.. Varsa yoksa PARA.. Varsa yoksa RANT.. Varsa yoksa ÇIKAR.. Herkes tezgahını kurmuş, düzenini oturtmuş.. Akıllar tamamen ÇIKARLAR - MENFAATLER üzerine şekillendirilmiş.. Beyinler tek bir noktaya odaklandırılmış.. Kenti yönetenlerin çevresini, kentin HAFIZA SİLİCİLERİ kuşatmış.. Yetkili kadamede olanlar, çevresindekilerin yakın, orta ve uzak geçmişini araştırmaya bile gerek duymamış.. Kimdir bunlar, geçmişleri nedir, bizden önce bu kentte neler yapmışlar sorup soruşturmaya bile gerek duymamışlar.. Buna basını dahil.. Haliyle önemli konularda çevrelerindekilerden hiçbir bilgi ve hafıza katkısı görememişler.. Uyarıcı sözlere rastlamamışlar.. Yol gösterme konusunda, her atılan adımın sonrasını düşünüp dikkatli olunması gerektiğini söyleyebilen tek kişi olmamış etraflarında.. Onlar da bu düzeni sürdürmüşler haliyle..

NİYE HEDEFTE SADECE FATMA ŞAHİN VAR

Ama bu eksiklikler, şehrin kaderini etkileyebilecek bir noktaya gelindiği ortaya çıkınca, apışıp kalınıyor elbette.. Çözüm bulunamıyor yaşanan olumsuzlukların telafi edilmesine.. Telaş yaşanıyor resmen.. Ve haliyle yine hatalar yapılıyor peşpeşe.. İşte son örnek LOGO meselesi.. İş ortaya çıkınca, 810 bin TLlik fiyat Türkiyede yankı bulunca, Büyükşehir Belediyesinden apar topar açıklama geliyor.. Ne söylendiği anlaşılmayan, okuyanları ikna etmeyen saçma sapan bir yazı metni gönderiliyor basına.. Ve bir bakıyorsunuz ki, bu konuda tek HEDEF İSİM Fatma Şahin kalıyor ortalıkta.. Elbette ihalenin yapılış adresi Büyükşehir olunca herkes Fatma Şahini bilecek.. Ama böyle zamanlarda yukarıda bahsettiğim AKIL devreye giremiyor.. Yine söyleyeceğim gibi, kenti yönetenlerin çevresini oluşturanlar, böyle durumlarda ne yapılacağını, toplum psikolojisini bilmiyorlar. Çünkü kafaları sadece PARA kazanma, menfaat elde işine yoğunlaşmış.. Bilemezler böyle durumlarda ne yapılacağını..

BU LOGO ORTAK PROJE DEĞİLMİYDİ ?

Onun içindir ki, LOGO işinde herkes Fatma Şahine yüklendi. Sadece Gaziantep değil tüm Türkiye.. Oysa bu teşebbüs ortak değilmiydi. Kısa adı GAGEV olan GAZİANTEP GELİŞTİRME VAKFI olarak, İpekyolu Kalkınma Ajansı tarafından üstlenilmedi mi bu iş.. Üstelik parayı da bu İpekyolu kalkınma ajansı ödemedi mi.. Yani bildiğim kadarıyla Büyükşehir Belediyesinin tek kuruşu yok LOGO işinde.. Ama tüm bunlara rağmen HEDEFTE FATMA ŞAHİN VAR… Niye ?????? Niye Fatma Şahin adeta idam edilecek noktaya getiriliyor, LOGO işinde ortak hareket edenler aynı birlikteliği niye göstermedi.. Keşke bu gelişme sonrası, tıpkı LOGO Lansmanında verilen bütünlük görüntüsü yansıtılabilseydi.. Vali Ali Yerlikaya başta olmak üzere, Sanayi Odası Başkanı Adil Konukoğlu, Fatma Şahini yalnız bırakmasaydı.. Ortak akıl, ortak ses olarak bu konuda insanları ikna edecek açıklama yapsalardı.. Hala vakit geçmiş değil.. Nasıl ki, Logo lansmanında o birliktelik görüntüsü verildiyse, bu hafta basın karşısına çıkılıp açıklama yapılması şart olmuştur.. Çünkü ne kadar sessiz kalınırsa, o kadar iddiaları ve yapılan yanlışlar kabullenilmiş olacaktır..

Hepinize Sağlıklı, özellikle Gaziantep adına kötü ve olumsuz haberler olmayacak iyi bir hafta diliyorum