Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nde düzenlenen İslami Muhasebe ve Finans Konferansı"nda dikkat çeken mesajlar veren Şimşek, İslami finansın yeni bir alan olduğunu söyledi. Devlet olarak katılım bankalarının yaygınlaşmasını istediklerini anlatan Şimşek, sadece özel bankaların değil kamu bankalarının da bu alanda daha fazla hizmet geliştirmesi gerektiğini kaydetti. Şimşek tasarruf çağrısı da yaparak, Tasarrufa, üretime, ihracata daha fazla ağırlık verilmesi gerektiğine vurgu yaptı. TASARRUF ETMİYORUZ Başbakan Yardımcısı Şimşek, Türkiye'de ufak bir sorunun daha bulunduğunu, onun da tasarruf oranı olduğunu belirterek, "Yeterince tasarruf etmiyoruz. Mevduatımız sınırlı. Kredilerin mevduata oranı yüzde 125'e çıkmış. Daha çok tasarruf etmemiz gerekir. Kamunun da şirketlerin de hane halkının da... Bizim tasarruf oranımız yüzde 14 civarında, ama bize benzer ülkeler ve bizden daha fakir ülkelerin tasarruf oranı yüzde 31. Şimdi biz küçük Çin gibi üretmeyi strateji olarak görmeliyiz, yaklaşımımız bu, ama gelin görün ki Türkiye, küçük Amerika gibi yaşama çabası içinde." dedi.HER REFORMUN BİR MANTIĞI VARTasarrufa, üretime, ihracata daha fazla ağırlık verilmesi gerektiğini vurgulayan Şimşek, "Biz de bunu yapmaya çalışıyoruz. O yüzden ağustos ayında reform yaptık. Bireysel emekliliğe otomatik katılımı sağladık. Amaç, tüm çalışanların ikinci bir emeklilik hakkı olsun, daha fazla yatırıma, üretime, ihracata kaynak olsun. Yani yaptığımız her reformun bir mantığı var." ifadelerini kullandı. İSLAMİ FİNANS BÜYÜYORGeçen yıl G20 başkanlıkları döneminde konunun gündeme getirildiğini anımsatan Şimşek, bu alanda yapılacak çok çalışma olduğunu söyledi. İslami finans alanının hızla büyüdüğünü, hükümetin bu konuda önemli hedefleri bulunduğunu dile getiren Şimşek, önemli destekler sağlayarak bu alanı geliştirmeyi arzuladıklarını kaydetti. Kısa zamanda İslami finans sisteminin gelişme hızının artacağına inandığını ifade eden Şimşek, "Dar anlamda katılım bankacılığı olarak nitelendirilen İslami finans, şu an Türkiye'de yüzde 5'lik pazar payına sahip. 2023 yılında en az bu payın yüzde 15'lere ulaşmasının hedefliyoruz. Sektörün tüm konularına çalıştık ve görevlendirmeler yaptık. Türkiye'yi İslami finans alanında önemli bir merkez haline getirmek istiyoruz. O yüzden bugün yapılan akademik çalışmalar da çok önemlidir." şeklinde konuştu.KAYGILAR VAR Dünya ekonomisinin zor bir dönemden geçtiğine işaret eden Şimşek, küresel kriz öncesinde küresel ekonominin yaklaşık yüzde 5 büyüdüğünü, şimdilerde ise bu oranın yüzde 3 civarına gerilediğini anımsattı. Söz konusu daralmanın uzun vadeli ortalamanın altında kaldığını aktaran Şimşek, şöyle devam etti: "Peki niye küresel ekonomi bu kadar yavaşladı? Küresel ekonomi neden toparlanamadı? Çünkü dünya ticaretinde yavaşlama var. Küresel ticaret, dünya ekonomisinin yarısı kadar büyüyemiyor. Çünkü dünyada küresel kriz sonrasında küreselleşmeye karşı bir başkaldırı var. Son dönemlerde küreselleşmeye yönelik kaygılar var. Küreselleşmeyle beraber göç, şu anda önemli bir sorun. Milyonlarca insan göçmen durumunda. Buna terör gibi diğer tüm konular da eklendiğine dünya reformlar getirmek yerine korumacılığı sağlayarak ekonomiyi rahatlatmaya çalışıyor ama bu da küresel ekonomiyi olumsuz etkiliyor."DÜNYA REFORM YAPMALIŞimşek, geçen yıl Türkiye'nin G20 zirvesi dönem başkanlığı yaptığını hatırlatarak, bu dönemdeki ana gündem maddelerinin kapsayıcılık, yatırım ve uygulama olduğunu anlattı. Dünyanın bugün yaşadığı sorunları çözebilmesi için reformlar yapması gerektiğini vurgulayan Şimşek, şöyle konuştu: "Dünyanın daha başka sorunlara girmemesi için tek yolu var; o da reform. G20 dönem başkanlığımızdaki özetimiz şöyleydi; kapsayıcılık. Yani dünya krizden çıkacaksa daha adil paylaşım yapmalı. İkinci önceliğimiz yatırımdı. Çünkü dünyanın yatırıma ihtiyacı var. Şu an imkanı olanlar yatırım yapmıyor, olmayanlar da zaten yapamıyor. 3. başlığımız ise uygulama. Yani reformları konuşmayı bırakın, harekete geçin. Son 2-3 yıldır gelişmekte olan ülkelerden yabancı sermaye çıkmış. Çünkü siyasi belirsizlik var. Avrupa oturmuş kara kara düşünüyor, yolumuza nasıl devam edeceğiz diye. Birleşmiş Avrupa Devletini mi kuracağız, yoksa İngiltere gibi kaygıları dikkate alıp ona göre mi hareket edeceğiz düşüncesi var. Ne yapılacağını bilemiyorlar. Oysa ki reform her şeyi çözer."BAŞKANLIK SİSTEMİBaşbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, başkanlık sistemiyle ilgili, "Bir an önce Türkiye'nin siyasi istikrarını garanti altına alalım, başkanlık sistemine geçelim, şu reformları da hızlı şekilde uygulayalım, Türkiye'yi kimse tutamasın. Bu kadar basit." dedi. Türkiye'nin son dönemlerdeki tüm şokların neredeyse merkezinde yer aldığına işaret eden Şimşek,Bir an önce Türkiye'nin siyasi istikrarını garanti altına alalım, başkanlık sistemine geçelim, şu reformları da hızlı şekilde uygulayalım, Türkiye'yi kimse tutamasın. Bu kadar basit." BÜYÜME OLDUKÇA İYİTürkiye'nin 2016 yılında yüzde 3 civarında büyüyeceğini belirten Şimşek, bu rakamın dünya verilerine bakıldığı zaman 'oldukça iyi' şeklinde nitelendirilebileceğini söyledi. Bu yıl sadece turizmdeki gerilemenin ülke büyümesini 1 puan aşağıya çektiğini ifade eden Şimşek, "Sadece bir kalemden bahsediyorum. Aslında Türkiye ekonomisinin temellerinin sağlam ve dirençli olduğunu görüyoruz. Son 10-15 yıllık gelirine bakarsak, bu sene tarımın da büyümeye etkisi az olacak. Bunda da hava şartlarının etkisi var. Geçirdiğimiz bir darbe girişimi var. Tüm bunlara baktığımızda Türkiye, her şeye rağmen ılımlı şekilde büyümüş. Türkiye'nin önünün açık olduğu, terör riskinin azaldığı, Türkiye'nin reformları hızlandırdığı bir dönemi hayal edin, Türkiye tekrar eski performansına doğru gidebilir." diye konuştu. ARSLAN: FAİZSİZ SİSTEM İLGİ GÖRÜYORZiraat Katılım Genel Müdürü Osman Arslan da faizsiz finans sistemine ilginin her geçen gün arttığını söyledi. Türkiye’de 40 milyar dolar seviyesinde olan katılım bankacılığı hacminin hızla büyüyerek orta vadede 100 milyar doların üzerine çıkmasının beklendiğini aktaran Arslan, katılım bankalarının bini aşan şube, 14 bini aşkın çalışanıyla müşterilerine hizmet verdiğini kaydetti. Arslan, sektör Türkiye’de hızla büyürken Ziraat Katılımın da buna güçlü bir destek verdiğini belirtti. Ülke olarak güçlü bir potansiyele sahip olunduğuna işaret eden Arslan, Gaziantep gibi sanayici ve girişimcilerin yoğun olduğu bölgelerde yeni hizmetlerin sunulması gerektiğini, ekonomi yönetimindeki gerekli birimlerle bu anlamdaki çalışmaların sürdürüldüğünü de sözlerine ekledi.YILMAZ: ALTERNATİFLER ARAŞTIRILIYORHKÜ Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz da küresel krizin faize dayalı sistemin ne kadar yetersiz olduğunu ortaya çıkardığını, bu yüzden faiz sistemlerinin alternatiflerinin araştırılmaya başlandığını dile getirdi. Bu anlamda İslami bankacılık ve sigortacılığın kararlı adımlarla büyümeye başladığını anlatan Yılmaz, "Türkiye'de İslami ticari bankacılık, 2023 yılında pazar payını yüzde 15 dolaylarına ulaştıracaktır. Finansal entellektüel bilgilerin de artırılmasıyla katılım bankacılığı daha hızlı gelişecektir. İslami finans sektöründe yürütülen çalışmalar, aynı zamanda kadim medeniyetimizin ve kültürümüzün de bir parçasıdır." diye konuştu.DESTEK VERENLERE PLAKETVali Ali Yerlikaya, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ile öğrenci ve sektör temsilcilerinin katıldığı konferansın açılış konuşmalarının ardından, konuşmacılara ve konferansa destek veren kurum ve kuruluşlara plaket verildi. AA