İşitme ve konuşmanın iletişimin sağlıklı olarak gerçekleşmesinde önemli bir faktör olarak karşımıza çıktığını dile getiren Op.Dr.Cengiz Kara, “İşitme duyusu şüphesiz dış dünyayı algılamamızdaki en önemli araçlardan biri. İşitmede yaşanan sorun, bireyin iletişim görevini yerine getirememesi, topluma uyum sağlayamaması, dolayısıyla kişinin psikolojik olarak toplumdan uzaklaşma, içine kapanma ve sosyal yönden başarısızlık göstermesine neden olur” diye konuştu

Farklı nedenleri olabilir

Kara, işitme kaybının kalıtsal olabileceği gibi aşırı gürültülü ortamda çalışmaktan, hastalıklara, alkol ve ilaç kullanımına kadar biyolojik ve çevresel birçok etmene bağlı olarak gelişebileceğini söyledi. Yeni doğandan yaşlılara kadar yaş cinsiyet ayırımı olmaksızın görülebilen işitme kayıplarının bazı durumlarda muayene ile teşhis edilebilirken bazen de çok sayıda test yapılması gerekebileceğini belirten Op.Dr. Kara, “Bebeklerde tanının zaman kaybetmeden konulabilmesi için doğumdan sonra işitme taraması yapılması önemli. Bu tarama testinde işitme kaybı olduğu yönünde bir şüphe oluştuğunda test tekrarlanıyor. Yine bir sonuç alınamazsa kesin tanıyı koymak için daha ileri taramalar yapılıyor. Erişkinlerde ise tanı koymak için odyometri testi olarak bilinen işitme testleri kullanılıyor.”diye konuştu. BÜLTEN