İyi yönetilemeyen iki kulübümüz de küme düşme potasında..

Gaziantepspor için bu günlerin geleceğini görüyordum..

Ama Büyükşehir için bu kadarını doğrusu aklımdan geçirmemiştim..

O kadar olumsuzluğu bilmeme rağmen yine de küme hattının sınırlarına düşeceklerini tahmin etmiyordum.. Maalesef teknik adam ve futbolcu enflasyonu Büyükşehir'i şimdi düşme barajının sınırına sürükledi..

Kulüp bünyesindeki sıkıntıya rağmen, eğer Hüseyin Kalpar ile anlaşılsaydı, ekibiyle birlikte o sıkıntı bir kenara itilir, futbolcu ekibi toparlanabilir, farklı bir hamle yapılabilirdi..

Ama Hüseyin Kalpar, 2. lig teknik adamlarla eşdeğer tutulunca, parasal değerde süper lig hocası olduğu göz önünde bulundurulmayınca o şans resmen kaçırıldı.. Konuştuğumda fedakarlık yapacağını söylemiş ve kendince makul bir rakam istediğini belirtmişti..

Bu bir stratejidir.. Sporun içinden gelen biriyseniz, iç dinamikleri ve gerçekleri bilirseniz, para meselesi gerçeğini de görmeniz gerekir.. Kaldı ki, bir hoca, iki hoca, 3 hoca derken onlara verilen paranın yarısını bile istemeyen Hüseyin Kalpar alıp getirebilirdi..

Sordum Kalpar'a, "seni Fatma Şahin aradı mı ?"diye, "Hayır" dedi..

Sayın Şahin eğer arasa ve "Hüseyin hocam hemen atla gel, seni istiyorum"deseydi, çok iyi bildiğim Kalpar kimseyi dinlemez gelirdi..

Neyse bu konu uzun ve derinlemesine konuşulacak bir konu..

Dua edelim de, maç kazanılmaya başlanılsın.. Yoksa hedef takım olacak ve altta kazanmaya başlayanlar, Büyükşehir'i düşme potasına itecek..

GAZİANTEPSPOR'UN DURUMU DAHA VAHİM

Futbolda özellikle kulübü yönetenler, "herşeyi biz biliriz, kimseye ihtiyacımız yok"demeye başlarsa, bilin ki o kulübün geleceği karanlıktır.. Gaziantepspor yıllardır bu yöntemle yönetiliyor.. Takım birkaç maç kazanınca hepsi havalara giriyor.. Şehir umursanmıyor, kentin yöneticileri umursanmıyor, kendi bildikleri yolda gidiliyor..

Allah için bana o kadar haksızlıklar yapıldı, iftiralar atıldı ama her seferinde mevzuu Gaziantepspor olunca destek verdim..

"-Yeterki bu takım küme düşmesin veya üst sıralarda Avrupada mücadele etsin "diye tabii..

Sezon başında yine konuştuk başkanla, kardeşiyle, bazı yöneticilerle..

Aslında iyi bir hava yakalanmıştı, taraftar takımına sahip çıkmaya başlamıştı..

Ne var ki, o sıralarda hem şahsi olarak, hemde gazetemizde yaptığım uyarılar hiç dikkate alınmadı..

Ve bu günlere gelinildi..

20 PUAN ALINABİLİR Mİ ?

Barajın Bülent hocanın tarifiyle 36'dan aşağı olmayacağı gerçeğini göz önünde aldığımızda, sadece kümede kalabilmek için bundan sonra oynayacağı 12 maçta 20 puan kazanması gerekecek..

Futbolda olmaz diye bişey yoktur elbette ümit kesilmez..

Ama şu andaki görüntü bizlere o seviyede puanın alınabilmesinin çok zor olduğunu gösteriyor..

Diyeceğim o ki, futboldaki başarısızlığı, kendinde değil başka unsurlarda arama yanlışına kim düşerse, sonunda hayal kırıklığı yaşar.. Bu kentte kim kimin ne olduğunu, ne yaptığını çok iyi biliyor..

Kimse bizim aklımızla oynamaya kalkışmasın lütfen..