7 Haziranda yapılan seçim sonrası bir siyasi partinin tek başına hükümeti kuracak çoğunluğu alamaması sonrası, çeşitli koalisyon senaryoları gündeme geldi hala sonuca ulaşılamadı. Teklifler, istekler, beklentiler oldukça çok. Yüksek seçim kurulu kesin sonuçları açıkladı ve süreç başladı. 23 Haziran Salı günü, neredeyse üçte ikisi değişen, Milletvekilleri yemin ettiler. ilk olarak Meclis başkanını seçecek sonraki süreç Cumhurbaşkanının Hükümeti kurma görevi verilecek ve 12 yıl sonra yeni süreç başlamış olacak ve koalisyon hükümeti kurulacak çünkü halk tek başına hükümet kurma yetkisini bir partiye vermedi ve dedi ki koalisyon kurulsun. Türkiye Büyük Millet Meclisi tarihinde ilk defa bu denkli renkli ve temsil oranı yüksek bir tablo var o neden le bu yapı heba edilmemesi adına çalışmalar yapılmalıdır. Çeşitli senaryolar üretiliyor bu senaryoların yanında keskin çizgiler çıkıyor ama şu bilinmeli ki halk keskin çizgi yerine uzlaşı olsun talebinde artık, bu ülkede uzlaşı kültürü oluşabilmelidir. Yani ben olgusundan ziyade biz olgusu oluşabilmelidir. Gelişen değişen Dünyaya ayak uydurulabilmek için kendimiz gibi düşüneni beğenmeyip kendi düşüncemizi doğru kabul etmek ne kadar yanlışsa doğruyu çok iyi tespit etmek lazım Modern dünyada gelişen değişen toplumsal sürece de ayak uydurmak yaşamı güzelleştirme adına önemlidir. Eğitim sağlık güvenlik, ekonominin yanında ve gelecek kaygısı yaşamadan geleceği idame etmemiz lazım yani üreten toplum yaratılmalı geleceğimizi sağlıklı oluşturmamız adına yapılması gerekende budur artık sen ben kavgası değil barış ve sevginin hakim olduğu bir dünya için dayanışma şarttır. İlk olarak meclis başkanlığı seçimi yapılacak mevcut partiler adaylarını gösterirken Ak partinin adayı halen belirsiz buda koalisyon için mi sorusunu gündeme getiriyor.Tabi adayların ilginçliği de senaryolar da ön plana çıkıyor. Ve tüm bunların yanında asgari müşterekte bütünleşerek mevcut meclis aritmetiğinde bir koalisyon hükümeti çıkmalıdır. Ak parti CHP ve ya Ak Parti -MHP koalisyonun tartışıldığı görülmekte bana göre ise şuan en doğru yaklaşımda Ak Parti -MHP koalisyonudur,siyasi olarak bir birine yakın iki parti konumundadır mevcut kırmızıçizgileri koyma yerine, Ülkemizin geleceği adına doğru adımların atılabilmesi gereklidir. Ve bu adımlarında zaman geçirilmeden bir an önce atılması gerektiği gibi belirsizlik sürecinin uzaması sıkıntıların oluşmasına neden olacağının da bilinmesi gerekmektedir. Son seçenek olan erken seçim fayda sağlamayacağı gibi uzlaşmaktan kaçanlara bir hüsranda yaratacaktır buda bilinmelidir..