Gaziantep Baro Başkanı Av. Bektaş Şarklı ve Kadın Hakları Komisyonu TBMM Başkan Vekili Meral Akşener’e sahip çıktı. Şarklı, “Bu çirkin dedikoduyu yayanlar bu dedikodu kazanını kaynatanlar sanki bir talimat almışçasına hareket etmektedirler” derken, komisyon ise “Akşener’e kadın olması nedeni yöneltilen ve kadın kimliği kullanılarak uygulanan bir şiddettir” yorumunu yaptı.

ÇAMUR AT İZİ KALSIN

Gaziantep Barosu Kadın Hakları Komisyonu yaptığı açıklamada, Akşener’e yapılanları kınadı. Komisyor, “TBMM Başkan Vekili Meral Akşener hakkında bir televizyon kanalında çirkin ve gayri ahlaki iddialarda bulunulmuştur. Bu iddialar aslında Meral Akşener’e kadın olması nedeni yöneltilen ve kadın kimliği kullanılarak uygulanan bir şiddettir. İnsan hakları temelinde , insan onur ve haysiyeti anayasal düzenin temelidir. Kadının namusuna ve şerefine yönelik, çamur at izi kalır düşüncesi ile yapılan bu hukuka aykırı söylemlerin bir sonuç vermeyeceği artık kabul edilmelidir. Bir ülkede insanların namus ve şerefini korumak Anayasal olarak Devletin sorumluluğundadır. Meral Akşener’e yapılan çirkin itham sahiplerinin , hukuk düzenin öngördüğü şekilde, failler koruyup, kollamadan en ağır bir biçimde cezalandırılmaları gerekmektedir” dedi.

ŞARKLI: HESAP VERMELERİ LAZIM

Baro Başkanı Bektaş Şarklı ise, “Siyasi hasmını alt etmeye çalışmanın en çirkin yolu galiba bel altı işleri siyasetin konusu yapmaktır. Siyaset son 5-6 yıldır kasetlerle veya kaset söylentileri ile dizayn edilmeye çalışıldı. Son olarak bu konuda çirkin ve ahlaksızca bir iftiraya maruz kalan kişi MHP milletvekili Meral Akşener oldu. Muhalif olan herkesin bir şekilde sesini kesmeyi başaranlar sesini kesemediklerini ya cezaevlerine atıyor veya çirkin iftiralarla susturmaya çalışıyorlar. Bu çirkin ima ve iftiraları atanların ve bu yola tevessül edenlerin hukuk önünde hesap vermesi gerekir” dedi.

KASET SİYASETİ

Avukat Şarklı, kaset siyasetin çirkinleştiğini belirterek, “Bu tür çirkin hadiseleri engellemenin başka bir yolu da mevcut değildir. Daha önceki hadiselerde olduğu gibi bazı siyasilerin bu tür çirkin işlere tevessül edenlere tolerans tanıması veya onlara bunun karşılığında siyasi, maddi paye vermesi gibi bir durumun yaşanması halinde bu dedikodu kazanından ekmek çıkartmaya çalışanlar daha fazla cesaretlenecekler ve kendilerine yeni iftira yolları bulacaklardır. Kaset siyasetine bel bağlayanların unutmaması gereken şey bir gün bu kumpasçı ve dedikoducuların kendilerine de zarar vereceği gerçeğidir. Bu ölçüsüz ve çirkin saldırıların muhataplarının mağduriyetine yüksek sesle karşı çıkılmasını ümit ediyor ve daha ahlaklı ve ilkeli bir siyasi çekişmenin olmasını toplum olarak herkesten talep ediyoruz” LEYLA ÖZEKŞİ POLAT