Akhisar mı düşmeli, İstanbul Büyükşehir mi ?

Yüz kere, milyon kere Büyükşehir derim..

Sonra da "Ne işi var bu Büyükşehir'in süper ligde"diyerek, dün bu düşüncemizin gerçekleşmesine katkı sunan Gaziantepspor'a teşekkür ederim...

Gelelim maça..

Gaziantepspor sahaya çıkarken iyi hesap yapmıştı..Aceleye etmeye gerek yoktu. Rakibi yormak için oyunu kendi yarı alanında kabul etti. Geniş alan bırakmadı. Rakibinin pas yollarını kapattı.. Kazandığı topları da kontratakla tehlikeli hale dönüştürmek istiyordu.

Ancak ne Serdar Özbayraktar, nede Rostand kontratağa elverişli oyuncular olmadığından, topu kanatlara götürmek ve orta yapmaktan başka düşünceleri olmadığı görüldü..

Hatta bir keresinde rakibi az adamla yakalamışken, Rostand ağır kalınca bu atağı olgunlaştıramamıştı..

Rostand'ı ilk kez gördüğümde bu futbolcu hakkındaki olumlu düşüncelerimi yazmıştım. Aslında sonradan oyuna girmesi daha iyi oluyordu. Zaten ilk yarıda ne kendisi nede Serdar Özbayraktar çok da verimli olamadı. Ama bir hareket yaptı golünü attı, maçın havasını değiştirdi. Büyükşehir'i de perişan etti..

İkinci yarıda o harika paslaşmanın golle sonuçlanması, Gaziantepsporluyum diyen herkesi gururlandırdı. Durum 2-0 olduktan sonra artık Büyükşehir'in yapacak bir şeyi kalmamıştı. Hakemin penaltı icadıyla gelen gol bile bizi endişelendirmedi.

Çünkü Büyükşehir'in gücü bu Gazinatepspor'a yetmezdi.. Nitekim öyle de oldu..

Dünkü galibiyet aslında sadece Gaziantepspor'a yaramadı..Benim takdir ettiğim Akhisar için de çok iyi oldu..Zaten Akhisar oynadığı futbolla, verdiği mücadeleyle bu ligde kalmayı çoktan hak ediyordu..

Gaziantepspor dün Elazığ için de oynadı.. Büyükşehir'i 33 puanda bırakarak hem barajı düşürdü, hemde sadece kendine değil, diğer takımlara da büyük katkı sağladı..

Geçen hafta Kayserispor karşısında alınan yenilgiyi bu galibiyetle unutturan futbolcuları ve teknik adamları kutluyoruz...