*Çıksorut'ta Üniversite kazanma oranı yüzde 3-5'lerde iken, Fatih mahallesinde yüzde 80. Bu kadar zeka farkı mı var?

*Yeni toplum nasıl zengin olurum, A2 arsam nasıl emsal değeri yükselir de çok katlı bina olur derdinde

*Herkesin kendi mahallesi oldu. Kürtler belli bir yerde oturuyor, Aleviler belli bir yerde oturuyor.

*Hafif raylı için 200 milyonun üzerinde harcandı. Oysa bu parayla 10 km metro yapılabilirdi.

*Karataş'a 1800 yataklı hastane yapıyorlar. Bu 25 bin adamın hergün oraya girip çıkması demektir.

*Bu şehrin aklı başında bir kütüphanesi yok, Mevcudu da müze yapmaya çalışıyorsunuz.

* Sadece sanayinizle gelişemezsiniz. Kültürel olarak da, eğitimde de sosyal olarak da gelişmeniz lazım

*Gaziantepli beni tanıyor, hırsızlığım, dolandırıcılığım, sahtekarlığımın, gerekmez bir işim yoktur.

* Türkiye çok gerildi. Mezhepsel bir kavganın içine doğru gidiyor, ırksal bir ayrımın içine doğru gidiyor

CHP Gaziantep Milletvekili Dr. Mehmet Şeker, Gaziantep'in ayrıştırma kültüründen nasibini aldığını, zengin fakir ayrımının doruk noktaya ulaştığını ve herkesin kendi mahallesini oluşturduğunu belirterek, "Kürtler belli bir yerde oturuyor, Aleviler belli bir yerde oturuyor, bu ayrıştırma kültürü bitmeli. Herkes her yerde olmalı, herkes her yerde birlikte hareket etmeli. Gaziantep'in en fakiri ile en zengin mahalleler arasındaki farkı ortadan kaldırmalıyız. Öyle ki, zenginin mahallesindeki cami ile fakirin mahallesinde cami bile farklı hale getirilmiş. Birisi klimalı, diğerinde cemaat soğuktan tir tir titriyor" dedi.

Gaziantep"in trafik sorununun çözülmesi gerektiğini, trafik sorunu yüzünden insanların huzursuz olduğunu dile getiren Şeker, "Huzursuz adamın üretime katkısı, evinde de, sosyal yaşamda da barışa katkısı çok fazla olmaz. Kavşağı genişleterek trafik sorununu çözmeye çalışıyorlar. Bu şehirde araba sayısı artıyor, bu şehirde araç kullanan insan sayısı artıyor. Siz toplu taşımayı çok hızlı bir şekilde yapmalısınız. Hafif raylı sisteme harcanan parayla şu ana kadar 10 km metro yapılırdı. Hafif raylı ya harcanan para 200 milyonun üzerinde. bununla 10 km yapılırdı" dedi. CHP Gaziantep Milletvekili Dr. Mehmet Şeker'le milletvekilliği döneminde yaptığı çalışmaları, Gaziantep'in sorunlarını ve adaylığı üzerine konuştuk.

AK PARTİ'NİN OYLARI DÜŞTÜ

4 yılın çok hızlı geçtiğini, Türkiye'nin büyük sıkıntıları, büyük sorunları olduğu bir dönem geçirdiğini belirten Mehmet Şeker, "Mecliste büyük problemler yaşandı. Kimsenin aklında fikrinde olmayan gündemler gelişti. Yargı ile bu iktidar çok uğraştı. 5. Yargı paketi mecliste şu anda görüşülüyor. Canları sıkıldıkça, sıkıntıya girdikçe, dara düştükçe yeni bir yargı paketi çıkarmaya çalışıyorlar. Ama bir bocalama içerisindeler, son zamanlarda oylarının düştüklerinin farkındalar. Biz CHP olarak nerede yer alacağız. önemli olan bu. Ak Parti'nin ciddi şekilde oy kaybedeceği belli, bu oydan CHP ne kadar faydalanacak, ne kadarını alacak, bütün çalışmalar genel merkez düzeyinde onun üzerinde yapılıyor" dedi.

4 TEKLİFİM İÇİN DE ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULDU

Araştırma komisyonu kurulsun diye 4 tane teklifi olduğunu, bu dört teklifle ilgili de araştırma komisyonu kurulduğunu anlatan Şeker, "İlki darbe ve muhtıralardı. İçimde ukde bir olaydı, yıllarca bunun araştırılması gerektiğini savundum ve o komisyon kuruldu. Şu anda bu komisyondaydım. En son MİT komisyonu yine bizim teklifimizdi. Tarım işçilerinin yaşadıkları sıkıntıların araştırılması, sorunlarının çözülmesi ile ilgili araştırma önergem vardı, onunla ilgili de komisyon kuruldu. Soma'dan önce verdiğimiz teklifler vardı. Onunla ilgilide komisyon kuruldu. KİT kurumlarının denetiminde görev alıyorum. Darbe ile ilgili raporumuzu tamamladık. MİT komisyonunda çalışmalarımıza başladık" dedi.

HER TÜRLÜ YÖNTEME VARIM

Verdiği tekliflerden kanunlaşanların da olduğunu, bunun yanında çok fazla soru önergesi verdiğini ifade eden Şeker, "Gaziantep'in ve ülkenin sorunlarını, demokrasinin, yargının sorunlarını, gündeme taşıdım. En çok da Gaziantep'in sorunlarını gündeme taşıdım. Başarılı olduğumuz yerler oldu, başarılı olamadığımız yerler oldu. Gaziantep'e daha nasıl katkıda bulunurum düşüncesiyle çalıştım, Gaziantep'e katkılarımızın devam edebilmesi için bundan sonraki süreçte de adayım. Bunu her yerde de söylüyorum. İktidar milletvekili olarak da görev yapma isteğimiz, arzumuz var. Bu şehirde bunun içinde mücadele ediyoruz. Ben atama ile değil, ön seçimle milletvekili oldum. Genel Başkanımız milletvekili adaylarının Türkiye'de yüzde 85 ön seçimle seçileceğini söylüyor. Partimizin tüzüğünde bu var. Ben her türlü yönteme varım. Delege ile, üye ile ön seçime de, ankete de hepsine varım. Hodri meydan" diye konuştu.

TÜRKİYE ÇOK GERİLEDİ

2015 yılının farklı bir yıl olacağını bunun ipuçlarının ortaya çıkmaya başladığını, dünya ekonomisinde ve bölgede çok ciddi değişimler yaşandığını anlatan Şeker, şunları söyledi:"Bunların hepsini yakından takip ediyoruz. Türkiye'nin sorunlarının çözülmesi için, bölgedeki istikrarın korunabilmesi için, bölgede istikrarlı bir yapının oluşabilmesi için Türkiye'de istikrarlı bir yapının tesisi için, cumhuriyeti ve kazanımlarının daha ileriye gidebilmesi için Türkiye'nin sosyal demokrat bir iktidara ihtiyacı var. Türkiye çok gerildi. Mezhepsel bir kavganın içine doğru gidiyor, ırksal bir ayrımın içine doğru gidiyor. IŞİD, Kobani'ye saldırıyor burada Kürtler ayaklanıyor. Yarın Nusayrilere saldırı olunca buradaki Aleviler ayaklanacak. Yani Türkiyenin içindeki dinamiklerde çok ciddi ayrışmalar var. Bu ayrışmanın ülkeye getireceği hiçbir fayda yok ama, bütünleşmenin. birlikte hareket etmenin Türkiye'ye getireceği çok şeyler var ve biz bunu CHP iktidarıyla sağlayabiliriz."

ENERJİ POLİTİKASI OLAN TEK PARTİ CHP

'Demokrasi, insan hak ve özgürlüklerinin alabildiğine işlediği, demokratik kazanımların arttığı, hukukun üstünlüğünün kabul edildiği bir Türkiye istiyoruz' diyen Şeker, "Ve bu ülkede bunu yapabilecek bir tek parti var o da CHP'dir. Bakın hep bizi eleştiriyorlar, CHP gelirse ne yapacak diye. Bizim programlarımıza baktıklarında şunu çok rahat görebilirler. Örneğin enerji politikası olan tek parti CHP'dir. MHP'nin bir enerji politikası yok. Ak Parti'nin bir enerji politikası yok. Bizim var. Kürt sorununun çözümü ile ilgili Ak Parti'nin elinde hiçbir belge yok. Bizim var. Diyorlarki, 'komisyon kuralım', bunun ötesine geçemedik, 1 yıldır öyle duruyor. MHP'nin ve BDP'nin böyle bir politikası yok, bizim var. Bizim çalışanla ilgili, emekli ile ilgili, işçi ile ilgili, demokratik hak ve kazanımlarla ilgili, yargı ile ilgili, evrensel hukuk ile ilgili, dış politika ile ilgili var programı var. Yani aklına gelebilecek her türlü konuda CHP'nin bir programı bir projesi var. Onun için biz hazırız. Bir sıkıntı yok." dedi.

TÜRKİYE'Yİ YÖNETECEK KADROLARA SAHİBİZ

CHP'nin her konuda programı olduğu gibi bu programları uygulayacak kadrolara da sahip olduğunu dile getiren Şeker, "Türkiye'yi yönetecek kadrolara sahibiz. Ve bu kadrolar sokağa çıktığında Türkiye'yi gerçekten 21. yüzyılın zirvesine taşıyabilecek, böyle bir ekip de var. Bu kadrolar ve bu programla Türkiye bir yerlere gitmek zorunda. Artık Türkiye'de ne kadar insanın açlık sınırında olduğu, ne kadar insanın geçimini zor temin ettiği, ne kadar insanın yoksulluk sınırında olduğunun ötesine geçilmesi ve Türkiye ne kadar beyin yetiştirdi, Türkiye hangi buluşu gerçekleştirdi, üretimde dünyaya nasıl bir katkıda bulundu, bunları tartışmamız lazım. Gayri safi milli hasıla 10 bin mi, 3 bin mi, 5 bin mi değil, insanların mutlu olduğu, sokağa çıktığında kimsenin kavga etmediği, kimsenin ekonomik nedenlerle karısını öldürmediği, dövmediği, kimsenin ekonomik nedenlerle çocuğunu dilendirmediği bir toplum olmak zorundayız" dedi.

KADIN CİNAYETLERİNİN NEDENİ, EKONOMİK

Kadın cinayetlerinin tek bir nedeni olduğunu belirten Şeker, bunun da ekonomik sıkıntılar olduğunu söyledi. Şeker, "Adamın borcu var, bocalıyor işin içinden çıkamıyor. Ekonomik olarak sıkıntı yaşayan adam evimde de huzursuz oluyor. Onun için her şeyin kökeni ekonomi. Bizim ekonomide Türkiye'nin önünü açmamız gerekiyor. İnsanların fakirlikten kurtulması lazım, vatandaş sokağa çıktığında 'çocuğuma ben şunu alabilir miyim?' diye hesap etmemesi lazım. Bunu sağlayabilecek bir tek yapı var Türkiye'de o da CHP.Öbürlerinin böyle bir dünyası yok. Öbürleri diyor ki, 'biraz yiyecek içecek verelim, kömürünü verelim, yeşil kartını da verelim' böyle devam etsin. Bunun çocuğu doktor olsun diye endişe eden yok, düşünen yok, bunun çocuğu sanayici olsun, bilim adamı olsun, ülkenin ekonomisine katkıda bulunsun diyen yok. Bunları o yaşamdan kurtaralım diyen yok" dedi.

ÇIKSORUT İLE FATİH MAHALLESİ'NDE EŞİT EĞİTİM OLMALI

Eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması gerektiğini, Çıksorut'ta üniversite kazanma oranı ile Fatih Mahallesi'ndeki oranın arasında uçurum olduğunu dile getiren Mehmet Şeker şunları söyledi:"Aydınlar Mahallesinde kadıncağız sabahleyin penceresini açtığında mezarlığı görüyor. Bu yaşamdan bu insanları kurtarabilmek lazım. İnsanların şunu sorgulamaları lazım. Ben Çıksorut'ta yeni mahallede oturuyorum. Benim orada üniversite kazanma oranım yüzde 3-5'lerde iken imarlı kesimde Fatih mahallesinde yüzde 80. Bu kadar zeka farkı mı var, hayır. Ne farkı var? Orada yeterli eğitim kadrosunu oluşturamamışız, o insanlara yeterli ekonomik rahatlığı sağlayamamışız, iş kaygısını çözüp, ülkenin ekonomisine katkıda bulunmasını sağlayamamışız. Dolayısıyla oradaki çocuk, okuyamıyor. Bunun sorumlusu siyasal iktidar. Bu ülkede eğitimde fırsat eşitliğini vermezseniz, eğitimde eşitliği sağlayamazsınız. Baştan beri yaptıkları ayrımcılık politikasını eğitimde de devam ettiriyorlar."

ZENGİN MAHALLESİNDE CAMİ BİLE FARKLI

Zenginin mahallesindeki cami ile fakirin mahallesindeki caminin bile farklı olduğunu, fakirin mahallesindeki caminin soğuk, zenginin mahallesindeki caminin ise klimalı olduğunu anlatan Şeker, "Bu ayrımı yaptığınız müddetçe bu ülkede demokrasi olmaz, insan hak ve özgükleri gelişmez, insanların birbirine saygısı olmaz, hırsızlık da olur, adam öldürme de olur, uyuşturucuda olur. Özellikle bu hukuku temin etmemiz lazım. Bölerek yönetmeyi, ayrıştırarak yönetmeyi, kavga kültürüyle yönetmeyi sağladılar. Biz bu ülkeyi bunun dışına çıkartacağız. Bu ülkeyi ekonomide de dolar yarın ne olur kaygısının dışına çıkartacağız. Çünkü projelerimiz var. Batılı ülkeler bunları uyguluyor. Biz ise günlük yaşıyoruz. Petrolün düşüp yükselmesiyle, Amerika'nın işsizliğini açıklayıp açıklamamasıyla, Amerika'daki enflasyonun sonucuna göre, FED'in kararlarına göre Türkiye günlük yaşıyor. Bunun üstesine çıkmamız gerekiyor. Gelişmiş, hızlı, dinamik, genç nüfusunu harekete geçiren, katma değeri yüksek üretimiyle, dünyada söz sahibi bir ülke yaratmalıyız" dedi.

GAZİANTEP'TE HERKESİN KENDİ MAHALLESİ VAR

Gaziantep'in ekonomik olarak fena bir yerde olmadığını, sanayisinin, kentin kendi iç dinamikleri ile hareket eden iyi bir yerde bulunduğunu söyleyen Şeker, "Fakat sadece sanayinizle gelişemezsiniz. Kültürel olarak da, eğitimde de sosyal olarak da gelişmeniz lazım. Gaziantep de ayrıştırma kültüründen nasibini aldı. Herkesin kendi mahallesi var. Kürtler belli bir yerde oturuyor, Aleviler belli bir yerde oturuyor, bu ayrıştırma kültürü bitmeli. Herkes her yerde olmalı, herkes her yerde. birlikte hareket etmeli. Gaziantep'in en fakiri ile en zengin mahalleler arasındaki farkı ortadan kaldırmalıyız. Birisi çok kötü şartlarda yaşarken birisi çok lüks yaşamamalı. Bu aradaki makas gittikçe daralmalı. Eğitimde çok ciddi adımlar atmalıyız. Gaziantep sanayide olduğu gibi eğitimde de öncü bir rol olmalı, Türkiye'ye model olmalı, bunlar yapılamayacak şeyler değil" dedi.

HAFİF RAYLI İÇİN 200 MİLYONUN ÜZERİNDE HARCANDI

Gaziantep"in trafik sorununun çözülmesi gerektiğini, trafik sorununun insanların eve gittiğinde de, işe gittiğinde de huzurlarını kaçırdığını ifade eden Şeker şöyle konuştu:" Huzursuz adamın üretime katkısı, evinde de, sosyal yaşamda da barışa katkısı çok fazla olmaz. Bunlar kavşağı genişleterek trafik sorununu çözmeye çalışıyorlar. Bu şehirde araba sayısı artıyor, bu şehirde araç kullanan insan sayısı artıyor. Siz toplu taşımayı çok hızlı bir şekilde yapmalısınız. Söylüyoruz en ideali metro, isterseniz 1 km yapın, ama başlaması lazım. Bu şehirde ne zaman metroya başlanacak? Tramvayı karşı çıkmamıza rağmen yaptılar.İstikamet doğru değil. İbrahimli'den geçen, zenginin mahallesinden geçen bir hafif raylı sistemin çok büyük bir katkısı olduğuna baştan beri inanmadığımız için hep söyledik. Tramvay daha kenar mahallelerden geçmeliydi. Şu andaki yöntemlerle de Gaziantep'in trafik sorununu çözmek mümkün değil. Her gün trafikte olan kavgaların ana sebebi bundan, stres."

BAŞLANSAYDI, 10 KM METRO YAPILIRDI

Hafif raylı sisteme harcanan parayla şu ana kadar 10 km metro yapılacağını söyleyen Şeker, "Keşke buraya harcanan para metroya harcansaydı. Hafif raylıya harcanan para 200 milyonun üzerinde. Bununla 10 km yapılırdı. Ankara metrosunun 30 senelik hikayesi var, daha bugün bitmiş değil. Şu kadar yolcu olmalı, bunların hepsi hikaye. Avrupa da öyle şehirler var Gaziantep'in onda birisi kadar. Orada da metrolar var, kimse kusura bakmasın böyle yalan olmaz. Maliyetli diyorlar, maliyetli olsun. Bir şehrin modern olabilmesinin tek yolu var trafiğinin çok rahat olması lazım. O şehre insanlar onun için gelirler, maalesef metro yapmadılar. Bunu engellediler, kendi kişisel hesaplarını yaptılar. Vatandaş gördü tramvay yaptık, insanlar biniyor bu çözüm değil. 3 sene sonra bu sorun olmaya başlayacak" dedi.

BU ŞEHRİN AKLI BAŞINDA BİR KÜTÜPHANESİ YOK

'Ben bu şehirde yaşıyorum bu şehirde yaşamaya da devam edeceğim' diyen Şeker şöyle devam etti:"Bu şehrin trafik, eğitim, yeşil alan, temiz içme suyu, hava kirliliği sorunu benim de sorunum. Bütün bunlar ortak çözülmesi gereken sorunlar. Bakış açısı sadece imar rantları ile giden bir şehir ötesine çıkmamız lazım, sadece arsa fiyatlarının konuşulduğu bir şehir değil, sosyal yaşantısıyla ünlü bir şehir olmamız lazım. Yeşil alanı çok olan insanların keyifle gidip eğlenebildiği bir şehir olabilmemiz lazım. Bu şehrin kütüphanesi yok, aklı başında bir kütüphanesi yok, Allah için böyle bir şey olabilir mi? Mevcudu da müze yapmaya çalışıyorsunuz. Yani müzeyle eğitime katkıda bulunabilen bir şehir olmamıştır dünyada. Eğitim kütüphanesiyle olur, okuluyla olur, eğitim araç ve gereçleriyle olur. Biz bunu söylediğimizde efendim bir onu yapacağız da kütüphaneyi de başka yere götüreceğiz diyorlar. Önce yapılsın, çok modern bir yer yaparsın sonra orayı ne yaptığına kimse bakmaz. Ama bunu yapmıyorlar çünkü öyle bir dertleri yok öyle bir algıları yok."

BELEDİYE BAŞKANI OLSAYDIM

'Ben bu şehirde belediye başkanı olsam, fakir semtlerdeki aydınlık çocukları alır getiririm özel okullara koyar bununda parasını finanse ederim' diyen Şeker, "Efendim gençlik merkezleri kurmakla, aşevi kurmayla bir yere varma şansımız yok. Bunu yaparsak, oradan 10 tane çocuğu mühendis veya doktor yaparsak, o da yarın o mahalledeki 10 tane çocuğun elinden tutarsa bu iş böyle olur. Örgütlü toplum bunları yapar, örgütsüz toplum da, nasıl zengin olurum, A2 arsam nasıl emsal değeri yükselir de çok katlı bina olur, 20 tane dairem olur, bunu kiraya veririm de nasıl rant elde ederim der. Rantla gelişen bir toplum görülmemiştir" dedi.

1800 YATAKLI HASTANEYE NE GEREK VAR?

Şeker, sağlık alanında da yanlış projelerin hayata geçirilmeye çalışıldığını, şehir hastanesinin bunlardan biri olduğunu söyledi. Şeker, "Karataş'a 1800 yataklı hastane yapıyorlar. Bu 25 bin adamın hergün oraya girip çıkması demektir. 25 bin adam oranın trafiğini alt üst eder, hava kirliğini artırır, sosyal yaşantısını değiştirir. Ancak anlatamıyoruz Dünyada 1800 yataklı hastane yapan ülke yok, bitti bunlar. Bunun yerine Karataş'a 300, Perilikaya'ya 300, Gazikent'e 300, Cinderesi'ne 300 yataklı hastane yaparsın. Bu çok modern olacak diyorlar. Çok modern hastane var, tıp fakültesi daha ondan modern hastane yapamazsınız ki. Eğitimi, hoca kadrosu mükemmel" dedi.

GAZİANTEPLİ BENİ TANIYOR

Milletvekilliğinde gerek partililerin sorunları gerekse Gazianteplilerin sorunları için elinden geleni yapmaya çalıştığını dile getiren Şeker, konuşmasını şöyle noktaladı:"Bu şehir için elimden geleni yapmaya çalıştım. Bu partinin kamuoyunda daha iyi, daha etkin rol alabilmesi için gerekli olan mücadelelerde bulundum. Hepimizin eksikleri olabilir. Ama Gazianteplilerin nezdinde bir karşılığımın olduğunu biliyorum. Karşılığı olan insan sayısını da artırırsanız, iktidar olma şansınız artar. Bu parti bana bu şansı, değeri verdi, beni bir yere taşıdı, bende bize oy veren kesimi de bize oy vermeyen kesimide mecliste en iyi şekilde temsil ettiğime inanıyorum. Bu saatten sonra yapılacak bir ön seçimde de ben kamuoyunun karşısına çıkıyorum. Gaziantepli beni tanıyor, herkes beni bilir. Hırsızlığım, dolandırıcılığım, sahtekarlığımın, gerekmez bir işim yoktur. Kendi normal yaşantısında olan, akşam evinde ailesinin yanında, sabahleyin de vatandaşın yanında olan bir çizgim var. Bu çizgimi hiç değiştirmedim. Bu çizgimi partilim de görüyor, üyelerde görüyor. Oy verenlerimiz de, vermeyenlerimiz de görüyor, onun için çıtanın yüksekliği önemli değil, her çıtadan atlarız." Meral KINACILAR