Geçen hafta ünlü finans dergisi FORBES "DÜNYANIN EN ZENGİNLERİ LİSTESİNİ" açıkladı... Dolar milyarderleri, ülkemizde ve dünyada giderek çoğalıyor, fakirlik yükselen ve önlenemeyen bir realite iken milyarderler savaşlara çekişmelere rağmen servetlerine servet katmaya devam ediyor... Dünya dura dursun bizimkilere kısaca bir göz atalım ne alemdeler diye; Maşallah! geçen yıl 35 milyarderimizin 95 milyar doları varken, bu yıl 44 milyarderimiz son yedi yılın en yüksek servet değerine ulaşmış 44 zenginimizin toplam 117 milyar doları olmuş... En zenginimiz Ferit Şahenk'in bireysel serveti 2012'de 2.6 milyar dolarken 2013 yılında 3.4 milyar dolara fırlamış gözümüz yok Allah daha çok versin ancak asgari ücretlinin günlüğünün 26 TL olduğu gerçeğinden yola çıkarsak Sn. Şahenk'in saniyede 25 dolar (45 TL) kazanması ülkemizdeki sosyal adaletin ve gelir dağılımının ne aşamada olduğu açısından düşündürücüdür... Bireysel olarak Ferit Şahenk'i 3.2 milyar dolar servetiyle Semahat Arsel KOÇ ve 3.100 Milyar dolar servetiyle Hüsnü ÖZYEĞİN takip ediyor. 2012 yılında 20 aile dolar milyarderi imiş onlarda hızla çoğalarak 28'e çıkmış toplam servet değerleri söylemesi kolay 85 milyar dolar "Maşallah paraya bak" diyesi geliyor insanın, gerçi hepsinin toplam serveti küresel zenginler Bill GATES ve Carlos SALEM'in 130 milyar dolarlık servetinin neredeyse yarısı ama yinede iyi para... Gözden kaçırmış olabilirim, ancak ilk 100 kişilik listede KOÇ Ailesinden 7, SABANCI Ailesinden 11 kişi, İstanbul'dan 30, Ankara'dan 14, Kayseri'den 10 kişi varken GAZİANTEP'li zenginlerimizi ve ailelerini görememek üzdü beni; "onca parayı ne yapıyorsunuz kardeşim, milyarderler listesinde adınız bile yok" diyesim geldi... Zenginin parası züğürdün çenesini yorar demiş atalarımız bizde fazla uzatmayalımÜlkemiz kaynaklarının % 95'sini sayısı % 2'yi bile bulmayan milyoner milyarder kesimi ve onlara bağımlı %3'lük zengin tayfası yiyor. Geri kalan % 5'lik payı % 95'e bölüştürdüğümüzde!!! % 5 kimseye muhtaç olmayıp, iyi geliri olan, kendi yağıyla kavrulup lüks içinde yaşayan tüccar, mütait, emlak sahibi, para babası , toprak ağası vb. zengin takımını oluşturuyor. %5'lik bir kesimin yüksek bürokrat, aristokrat kesimi gibi bağımlı zengin olduğu düşünülürse, Geriye kalan %85'lik kesimi işçi memur,orta sınıf esnaf, asgari ücretli ve işsizler ordusunun oluşturulduğu görülüyor "açlık sınırının altında yaşayan insan sayısı toplam nüfusun %85'ini oluşturuyor" bu nasıl zenginliktir bu nasıl sosyal devlettir anlamak imkansız... İşsizlere utancımızdan bir şey diyemiyoruz Allah yardımcıları olsun , ana, baba, eş dost, vakıf ve belediyelerin dağıttığı yardımlarla yaşayan milyonlarca insanımız var, bu onlardan çok Sosyal Devlet ilkesinden uzaklaşıp Cumhuriyetin Halkçılık ilkesini inkar edip görmemezlikden gelenlerin suçu değil mi ?... %85'in büyük çoğunluğunu oluşturan ve ekonomik yaşantıları üniversitelerde doktora tezi ve araştırma konusu olabilecek asgari ücretli ve emeklinin hayatlarını nasıl sürdürdüğü merak ediyoruz... En azından yaşlılıkta rahat bir hayat sürme hayali ile yıllarca dirsek çürütmüş emek vermiş canım emeklimizin halide perişan. Ucuz ekmek kuyruklarında sıra bekleyen, kahve köşelerinde vakit öldüren, cami ev arasında mekik dokuyan emeklinin hali gerçekten içler acısı. Çalışan perişan emekli ondanda perişan Bu hal; emeği sermayeye peşkeş çekip, emekçisine sahip çıkmayan, Cumhuriyetin Devletçilik ilkesini ilkel gören zihniyetin eseri değil midir?... İşçi memur bu yoksullukta aldıkları paranın hayrına hasıl olamayan bir bankadan alıp diğer bankayla ödeşen, ay başı gelse de cebi para görmeyen gelecek 10 yılı ipotek altına alınmış, bir çok dolar milyonerinden daha çok vergi ödeyen kesimin temsilcisi. Bankaları soygun aracı haline getirip dar gelirliyi buraya köle eden zihniyetin eseri değil mi ? Bir tarafta saniyede 25 dolar kazananlar diğer tarafta MUCİZELER GERÇEKLEŞTİREREK yaşamını sürdürenler. Böyle garip bir dünyadayız işte ? Milyarderlerimiz her yıl büyüyor, servetlerine zenginliklerine zenginlik katıyor, GERİ KALAN BİZ onlara hizmet ederek her geçen gün daha da BAĞIMLI HALE GELİYOR küçülüyoruz. .. GÜLE GÜLE MÜSLÜM BABA... Gençliğimizde genelde melankolik efkarlı zamanlarımızda dinlediğimiz Müslüm BABAYI KAYBETTİK... O sanatını da yaşantısını da halkı için yapmış biriydi, dürüst, saygılı, sevecen, masum kişiliğini hiç bozmadı, milletin bağrından çıkıp millete mal olmuş bir sanatçı olarak vefat etti. Hangimiz düşmedik kara sevdaya Hangimiz sevmedik çılgınlar gibi Hangimiz bir kuytu köşe başında Bir vefasız için yol gözlemedik mi... şarkısını dinlerken hala hepimizin aşık olası gelir... Bir kere halimi sordun mu benim Kalbime habersiz girdin sadece Yedi kat ellerden farkın ne senin Uzaktan uzağa gördün sadece... şarkısıyla vefasızlıklara isyan ederiz... Şarkıları yaşamımızın her döneminde birer mesajdı bizim için, her ne kadar devrilecekmiş gibi duruşuna ve baygın sesine bakarak tebessüm etsekte O ailemizden biri haline gelmişti...o yüzden evimizden biri gitmişcesine üzülüyoruz MÜSLÜM BABA'ya... HEPİMİZİN BAŞI SAĞ OLSUN... "BİZ SENİ ÖMRÜMÜZCE UNUTAMAYIZ" GÜLE GÜLE MÜSLÜM BABA ...