Düzen bozuldu bir defa, Takım kadrosuda futbolcusuda hala yaşadıklarının şokunda. Bir şeylerin değişmesi gerekliydi, değişimin olmasını yönetim engelledi ve Bu yol doğru dedi.
Verecek bir şeyim kalmadı dedi Kafkas, yönetim Bırakma bizi hoca dediler.
Stres dolu günler sonrası Mersin deplasmanına gidildi. Göle maya çalma gibi birşeydi, Mersin'den puan beklemek bu gergin ortamda.
Gaziantepspor'da eskiden bulunan arkadaşlık ortamı, kolej havası, yardımlaşma kültürü havasını bu kez Mersin ekibi yakalamış.
Yeni bir sayfa açıp Mersin önüne çıkan Gaziantepspor'da yine değişen birşey yoktu.
Futbolu zevk vermiyor, Hücum yapamıyor, organize olamıyor. Bu takımın neyini eleştiri yapacaksın. İpler kopmuş, futbolcu mücadeleyi, savaşmayı unutup maçın dakika olarak bitmesini bekliyor. Böyle senaryolar geçmiş dönemlerde izledik. Lig'de kalmayı son anda kurtarmıştık.
Kendisi gibi futbolcularda inancını yitirdi. Tolunay Kafkas'ın gitmesi gerekirdi. Futbolun kuralı olarak Nurullah Sağlam'lı Mersin, Gaziantepspor'un dışladığı isimleri toparlayıp takım oluşturmuş. Takım ruhunuda sahaya yansıtmışlar.
Maçın başında üstün olan futbol oynayan taraf gibi gözüktü ancak 5. dakikadan itibaren görüntü hiçte hoş değildi.
Bu sıkıntılı ortamı yaşayacağımızın sinyalini sezon başında ve UEFA maçlarında almıştık.
Yazılarımızda bir bir belirtmiştik.
Doğrusu bu kadarını da beklemiyorduk. Pes doğrusu...
Celal Doğan döneminde sancılı haftalar başlamıştı. Deplasmanda mağlup olunca Erdoğan Arıca'nın işine hemen orada son verilmiş. Gaziantep'e değil İstanbul yolculuğu için bilet alınmıştı. Dönem içinde mağlubiyetler serisine kimse alışık değildi. Şmdilerde alıştırıldık.

B.ŞEHİR'DE BERABERE

Bu sezon beraberliğe adeta abone oldular.
Giresunspor deplasmanında 2-2 bitmesine rağmen üstün olan taraftı.
Maçın genelinde üstün olan B.Şehir kaçırdıklarının sayısı daha da fazlaydı.
Gollerle tanışan Ekibimiz lige ısınmaya başladı.
Kazanması gereken bir maçtı ama kendine olan güvenini artırdı.
Şimdi Boluspor maçı ile yükselmeye başlayacağına inanıyoruz.