Köşkün mutfağındaki masanın üstünde kocaman bir balık vardır. Aşçı ile bahçıvan balık yüzünden tartışmaktalar. Balığa aşçı dişi, bahçıvan da erkek demekte. Bu sırada mutfağa hizmetçilerden biri girer. Aşçı hizmetçiye soralım der ve sorarlar. Hizmetçi balığa bakar ama o da bilmemektedir.
--Ben balıktan anlamam ama bizim bey bilir, der hizmetçi. Aşçı ve bahçıvan hizmetçiye sorar.
--Bey balıklar konusunda araştırma mı yapıyor?
--Hayır, der hizmetçi. Bu evde bey ne derse o olur. Türkiye'mizin de bir hamdolsun beyi var. Ne derse desin, doğruluğu bilimsel çevrelerce onaylanmakta. Yahut da bilimi hamdolsun beyin emrine veren çevreler onaylamakta diyelim. Üstelik hamdolsun beye göre ülkede kişi başına milli gelir on bin doları aşmış durumda. Yani, ortalık güllük gülistanlık. Yaygara çıkaranlar kasıtlı ve içten pazarlıklı kimseler.
Hamdolsun beyin emrindeki bazı bilimsel kurumlara göre ülkedeki enflasyon rakamları tek haneli ve sürekli küçülmekte.
Eee, bey ne derse o olur. Beyin hesaplarına göre maaş zamları enflasyon rakamlarının üstünde. İlk altı ay için yüzde dört buçuk. İkinci altı için de yüzde dört. Etti yüzde sekiz buçuk… Çalışanlar aptal ya. Bir takım kelime ve hesap oyunlarıyla onlara bu zamları daha yüksek rakamlar olarak yutturmak mümkün.
Mesela, hamdolsun beyin ekibinin hesabına göre bu zamlar yıllık yüzde sekiz nokta yetmiş beşmiş..! Herhalde biz hesap kitap bilmeyen, cahil cühela takımındanız. Bu nedenle bu hesabı anlayamıyoruz. Bizim kullandığımız matematik sistemine göre yılbaşında yürürlüğe girecek olan yüzde dört buçukluk zam doğru ve hesaba uymakta. Çünkü on iki aylık yıl boyunca bu zam eksiksiz uygulanıyor. Yılın ikinci yarısında yapılan yüzde dörtlük zammı kaç ay alıyoruz. Sadece altı ay boyunca değil mi? Oysa ki, bizim yıllarımız on iki aydır. Altı ay boyunca ödenen zamlı maaş da altı ay, yani yılın yarısında alınmakta. Yılın tamamına uyguladığımızda ise oran yarıya düşer. Yani yüzde iki olur. Zam oranını yıl sonunda hesapladığımızda hamdolsun beyin dediği oran doğru çıkar. Yüzde sekiz buçuk…
Ele geçen para olarak da (gerçek zam oranı) dört buçuk artı iki. Yani yıllık gerçek maaş zamları toplamda yüzde altı buçuktur.
Bey ne derse o olur.
Hamdolsun bey yüzde sekiz nokta yetmiş beş diyorsa, beyin dediği doğrudur. Yanlış demek ne haddimize. Başa dönüp enflasyona da yeniden bir göz atalım.
Dikenli tel, pinpon topu, bıyık makası ve kaldırım taşı fiyatlarında fahiş bir artış yok. Doğalgazda yüzde seksen beş. Elektrikte yıllık yüzde altmış beş. Kırmızı mercimekte yüzde yüz.
Pirinçte yüzde yüz. Kömürde yüzde yüzelli…. Diğer gıda maddeleri ile enerji fiyatlarını saymaya gerek var mı? Ülkede otuz milyon kredi kartı mağduru var. İki milyonu hakkında yasal işlem başlatılmış. Büyük kentlerimizde doğalgazdan ve kaloriferden sobaya ve kömüre dönüşler başladı. Bu kentlerde yaşayanlar zorunlu eğitim yapılan ilköğretim okullarının doğalgaz paralarını da ödemek zorunda. Halbuki kişi başına düşen milli gelir on bin dolar…
Yılbaşı yaklaşıyor.
Yani, yeni zamlar kapıda.
Bizim öğrendiğimiz matematik hesaplarına göre enflasyon yüzde seksen. Hamdolsun beye göre ise yüzde sekiz buçuk. Ama o beydir. Ne derse o olur.
Bizim kafamız kontak kapatmış. Çalışmıyor.