SUSKUNLUĞUM GAZİANTEPSPOR İÇİNDİSözün güzeli az ve öz olanıdır.Bu nedenle konuya hemen girmek istiyorum. Geçen ayın ortalarında Gaziantepspor Teknik Direktörü Erdoğan Arıca ile geçmişteki birlikteliğimize dayanarak, dost ziyaretinde olurunu da alarak bir röportaj yapmıştım.O kadar olumlu görüşler, güzellikler içerisinde "yönetim şu ana kadar bana para vermedi, ama önemli değil" cümlesini de kendisini iznini alarak yazmıştım.Amacım, profesyonel insanın kafasının rahat olması, işini iyi yapması için parasını alması gerekir ilkesinden hareketle iki tarafa da katkıda bulunmak idi.Röportaj gazetede yayınlanınca, söylenenler inkar edildi, adeta "günah keçisi" ilan edildim. Bununla da yetinilmedi aklımdan, kalemimden şüphe edilen maksadını hayli aşan onur kırıcı bir basın bülteni yayınlandı. Tabii ki çok üzüldüm.Yanıtı hemen verebilirdim, vermedim. Gaziantepspor için sustum. Konuşması gereken yerde susan kişilerin suçlu sayılacağını bilmeme rağmen sustum.Çünkü Gaziantepspor'un önünde kritik maçlar vardı. Şimdi rahatladı. Kutsal bir hak olan "savunma hakkımı" kullanmak istiyorum. Ama daha zamanı değil düşüncesiyle ünlü düşünür Robert Owe'ın "İnatçı ile tartışma, iftiracı ile konuşma" öğüdüne uyuyor, mecbur kalmadıkça Gaçziantepspor yararı için bu tartışmaya son vermek, en azından ertelemek istiyorum.Sonra ben söylenmeyeni yazacak kadar basit bir insan değilim. Hem ne çıkarım var. Niçin yazayım ki!Gaziantepspor'u sevmek konusuna gelince, bu bir gönül işi. Ne tartışır, ne de yarışırım kimseyle.İsanları tanıma, dost seçme konusunda seçici olamadığımı açık yüreklilikle itiraf etmeliyim.Ne yapalım kimler yanılmıyor ki ben de YANILMIŞIM.HAFTANIN ARDINDAN ANTALYA MAÇININ GALİBİ TARAFTARDIPazar günü K.Ocak Stadında oynanan Gaziantepspor-Antalyaspor maçının gerçek galibi, vefalı Gaziantepspor taraftarıydı.Üç büyüklerde oynadığımız maçların dışında ilk kez, K.Ocak stadını bu kadar hınca hınç dolu gördüm.Maçın başlamısına bir saat kala 5 nolu Maraton bölümünde biletler tükenmiş, biletler karaborsada satılmaya başlamıştı.Sevinmedim desem yalan söylemiş olurum.Daha maç başlamadan tribünleri dolduran taraftarlar, arzu edilen taraftar gibi takımlarını desteklemeye , coşmaya başladılar. Bu maç boyu aralıklarla sürdü.Eksikleri yok muydu? elbette vardı. Süreklilik, çeşitlilik istenen düzeyde değildi. Daha canlı, daha renkli olmalıydı.Şimdi görev yönetime düşüyor. Lütfen bu havanın kaybolmaması için üzerinize düşeni yapın. Neler yapılmaz ki! Maç öncesi, devre arası K.Ocak stadı, taraftarı coşturacak, eğlendirecek etkinliklerle süslense siz o zaman görün taraftarı...Pazar günü gördüğüm cefakar taraftar, fazlasıyla hak ediyor bunu.K.OCAK STADININ KENDİSİNE YAKIŞMAYAN SÖZÜYukarıda her türlü güzelliği fazlasıyla hak eden bu taraftar K.Ocak stadının bu kişiliğine hiç mi hiç layık değil.Nedir o koltukların üzerindeki bir parmak kir. Nedir o üfürsen uçacak kalitesiz, yırtık pırtık koltuklar. En basit bir kızgılıkta, sahaya fırlatılması için sanki taraftara davetiye çıkarılmış. Koltuğa yaslansan, arkadakinin diz kapağını parçalayacak.B.Şehir Belediyespor maçında saha ile kapalı tribünü ayıran kirliliğinden cam mıdır, plastik midir belli olmayan, tozdan çamurdan diğer tarafın görülmesini engelleyen bu "görüntü kirliliği" hiç kimseyi rahatsız etmiyor mu?Personel az, ödenek yok. Bunların hepsi kabul ama, özellikle B.Şehir Belediyespor maçında, B.Şehir Belediyesinin sınırsız olanakları ne güne duruyor. Anlamakta zorluk çekiyorum.GASKİspor'da kan kaybı sürüyorTop kontrolünün zor, zemini ağır ve kayhan olduğu sahada, ilk devrede Hasan Bal vasıtasıyla yakaladığı gol pozisyonlarını cömertce harcayan Gaskispor'da kan kaybı sürüyor.Kendi sahasında Urfa Belediyespor'a 2-0 mağlup olan Gaskispor bu sonuçla hem hedeflerinden uzaklaştı hemde iki önemli oyuncusunun oyundan atılmasıyla maçı 9 kişiyle tamamlamak zorunda kaldı.Gaskispor bugün sahaya koyduğu oyunla zaten galip gelmesi olanaksızdı. Rakibin kontratak futboluna gerekli önlemleri alamayınca Urfa Belediyespor'un süratli oyuncuları maçın son 10 dakikasına sığdırdığı iki golüne boyun eğdi.Gaskispor'da görevini yapan oyuncu sayısının yok denecek kadar az olması ilginçti.Savunmanın kademe anlayışından uzak oluşu, orta saha ile forvet arasındaki kopukluk mağlubiyetin en önemli nedenleri idi.