Kendi oğlu da ‘çölyak hastası’ olan Seher Çolak, çölyak hastalarının baklavaya olan hasretini gidermek amacıyla 5 buçuk yıllık zorlu bir çalışmanın ardından ‘glütensiz un’ üretti.

Çölyak hastalığına yakalanan kişiler, vücutlarındaki besin maddelerinin sindiriminin emiliminin bozulmasından dolayı ‘glütensiz un’ içermeyen yiyecekleri tüketemiyor. Bu durumun farkına varan Gaziantep Metabolik Hastalıklar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ÇÖLYAK) Başkanı Seher Çolak, 36 profesörle ARGE çalışması başlatarak glütensiz un üretmenin yollarını aradı. 5 buçuk yıl süren ARGE çalışmalarının ardından Çolak ve ekip arkadaşları, çölyak hastalarının umudu olan ‘glütensiz un’ üretmeyi başardı.

BAKLAVA HASRETİ BİTTİ

Derneğin ilk kuruluş yıllarında çölyak hastalarının ihtiyaçları karşılanamadığı için çilesi bitmek bilmiyordu. Onların sağlığına elverişli olan ‘glütensiz un’ ancak yurtdışında üretiliyordu. Yurtdışından gelirleri yüksek olmayan aileler glütensiz un alamıyordu. Çölyak hastalarının sorunlarına kulak veren Çolak, sınırlı imkanlarla 5 buçuk yıl zorlu bir çalışmanın ardından Türkiye’de ilk defa ‘glütensiz un’ üreterek önemli bir başarıya imza attı. Glütensiz unun Gaziantep’te üretilmeye başlamasıyla beraber çölyak hastalarının baklava hasreti sona erdi.

ÖMER GÜLLÜOĞLU'NA TEŞEKKÜR

Türkiye’de bir ilki başararak glütensiz un ürettiklerini belirten Gaziantep ÇÖLYAK Derneği Başkanı Seher Çolak, "Bugün burada çölyak hastaları için toplandık. Türkiye’de bir ilki başararak glütensiz undan yapılan baklavayı ürettik. Katkılarından dolayı Ömer Güllüoğlu’na teşekkür ediyorum. Özellikle bu zorlu süreçte yanımızda yer alan devlet büyüklerimize teşekkür ediyorum. Çölyak hastalığına yakalanan kişiler un mamulleri tüketemiyor. Tüketebilmeleri için içerisinde glütensiz un bulunması gerekir. Baklava Gaziantep’e özel bir tatlı çeşididir. Ama bizim çocuklarımız bu tatlıdan tadamıyorlardı. Bu durum da bizi oldukça üzüyordu" dedi.

36 PROFESÖRLE ÇALIŞTIK

Glütensiz un üretmek için 5 buçuk yıl çalıştıklarını ifade eden Çolak, "Bu fikri bize çölyak hastalarının yakınları verdi. Glütensiz baklavayı çıkarabilmek için, çölyaklı çocukların anneleri olarak el ele verip glütensiz baklavayı ürettik. Çocuklarımız da bu baklavayı mutlu bir şekilde tüketecekler. Baklavamızın içerisinde glütensiz un ve diğer baklavada kullanılan malzemelerin glüten içermeyenini kullandık. Dernek ilk kurulduğu yıllarda, hastanede bölümümüz yoktu. Çocuklarımızın tatlı yemesi için glütensiz unu bile yoktu. Ama şu anki mutluluğumuz sözlerle ifade edilemez" diye konuştu. İHA