Artık geri sayım başladı.. Önümüz bayram, aslında herkes seçimden çok ekmek parası,yani geçim derdinde..İşsizler, işi kesat gidenler ve çocuğuna harçlık bile veremeyecek durumda olanlar için, bayramın pek fazla bir anlamı yok.. Borcu olanlar, çekini senedini ödeyemeyenler, yanında çalıştırdığı işçisine personele aylıklarını veremeyenler de sıkıntılı.. Hele çarşı pazardaki fiyatların inanılmaz yükselişi, marketlerde her şeyin el yaktığı, etin yanına yaklaşılamadığı, benzinin dünya rekorunu yakaladığı bir dönemde, neye dokunsanız elinizi elektrik gibi çarpan rakamlarla karşılaşıyorsunuz.. Ülke zor bir dönemden geçiyor, bu kesin.. Daha da beteri bekliyor bizleri.. Peşpeşe seçimlerin yapıldığı Türkiye’de insanlar bıktı artık.. Yoruldu bu seçimlerden, çekişmelerden.. Maalesef hiçbir şey düzelmiyor ne yapılırsa yapılsın.. Her seçim veya referandum yapıldığında verilen sözler, yapılan vaatlerin hiçbiri gerçekleşmiyor maalesef.. Bu seçim de yine aynı sözler ve vaatler.. İnanın hiçbiri inandırıcı gelmiyor.. 16 yıldan beri yapılmayanlar, yapılamayanlar, iyi yapılanları da izlenen yanlış politikalar sonucu değersiz kılanları izlemekten de dinlemekten de yorulduk artık..SİYASİLERE EN ÇOK ŞİKAYET SURİYELİLERGaziantep’te durum ekonomik olarak ciddi.. Her zaman söylüyorum, tuzu kuru olanlar, resmi kurumlarla, belediyelerle iş yapanlar, iktidar partisinin çevresine yanaşıp kısa sürede zengin olanlar, bizim gibilerin halinden anlamaz.. Söylediklerimiz sinek vızıltısı gibi gelir.. Şimdi siyasiler sahaya çıktığında aynı şikayetleri dinliyorlar.. Özellikle esnaf kesimi.. Birinci şikayet Suriyeliler.. Esnafa kim gitse söyledikleri şey aynı.. Suriyeliler yüzünden düzenimiz bozuldu, işlerimiz kötü gidiyor.. Az yukarısı Kobiler ve sanayi kesimi için durum daha başka tabii.. Onlar da düşük fiyatla çalıştırdıkları için Suriyeli tercih ediyorlar. Ama sanayi odası başkanı Sayın Adnan Ünverdi’nin söylediği gibi, Suriyelilerde kalifiye ve nitelikli eleman yok.. Ama kimse şunu gözardı etmesin, Gazianteplinin büyük kesimi rahatsız.. Ekonomik yönden de, sosyal ve kültürel yönden de..Tabi uyuşturucu konusu da başı çeken şikayetlerden birisi..AK PARTİ’NİN TEMPOYU ARTTIRMASININ NEDENLERİ24 Haziran tarihinde yapılacak olan seçimlerde bu kez AK Partinin işe çok sarıldığını gözlüyorum.. Diğer partilerde öyle aslında.. Ama gözlemlerime bir yerinden başlayacak olursak, özellikle AK Partili Milletvekilleri ile Belediye başkanlarının gece gündüz demeden çalıştıklarını söylemeliyim. Teşkilat da öyle aslında.. Önceki seçim dönemlerinde bu tempoya rastlamadığımı söylemeliyim.. Ne var ki AK Partili Milletvekilleri, Belediye Başkanları ve yöneticilerin seçim çalışmaları çerçevesinde yaptıkları ziyaretlerde eskisi gibi tatmin olmadıklarını duyuyorum.. Kalabalık sağlanamıyor, olsa bile organizasyonla, adam çağırıp toplamakla sağlanıyor.. Seçmenlerle yapılan konuşmaların odak noktası hep şikayet üzerine.. Olumlu konuşanlar ise, çok samimi ve içten değil.. Bunu ben değil, sahaya çıkan bazı AK Partili dostlar söylüyor.. “Havamız yok” diyorlar.. “Bize oy vereceklerini söylüyorlar ama sözleri ve davranışlarınız arkasında oylarını kime verecekleri konusunda samimiyet göstermiyorlar” diyerek durumu farklı bir dille ifade ediyorlar..MİLLETVEKİLİ TERCİHLERİ VE SIRALAMASI İŞLERİ KARIŞTIRDIAK Parti için birde madalyonun öbür yüzü var tabii.. Özellikle aday tercihleri yapılıp isimler ve sıralamalar belli olduktan sonra, arayanlar ve görüşlerini dile getirenleri mutlaka burada ifade etmeliyim.. 1- AK Parti’de en büyük kopma MHP’lilerin partilerine geri dönüşü oldu.. Bu geri dönüş MHP’yi hareketlendirdi. Zaten ilk 3 sıra adaylarıyla ANTEPLİ sempatisini kazanmaları, bu partinin Türkiye geneli dışında Gaziantep’te çok büyük bir sürpriz yapacağının işaretini verdi.. 2- Milli görüşçüler ve Temel Karamollaoğlu’nun izlediği ılıman politika. Buna birde Gaziantep 1. Sıra Milletvekili adayı Ahmet Faruk Ünsal’ın etkisini eklemem lazım. Bu düşünce Saadet Partisine kaymaları sağladı. 3- Partide huzur arayıp bulamayanlar, ama iyice küstürülüp dışlanan kesimlerin adresi İYİ parti oluyor.. Hele son mitinginden sonra Meral Akşener’e yapılanlar, sadece Gaziantep’te bu partiye 2 puan kazandırdı. Türkiye’de televizyonlara çıkartılmayarak sessizleştirilmeye çalışılan Akşener’i mağdur havasına sokması, özellikle AK sempatizanı kadın ve genç kızların ibresini bu partiye çevirdi.. 4- Muharrem İnce’nin söylemlerinin diğer partilerin dışında AK Parti’nin öğrenci kesimlerinde anne ve babalara baskı unsuru olmaya başladığını duyuyorum, bunu da belirteyim. Ama aynı durum AK Parti’den CHP’ye geçiş olarak algılanmasın, Sadece Muharrem İnce faktörü var.. Özellikle belirtmeliyim.. 5- Sonuncusu ise çok çarpıcı.. AK Partili Kürtlerin HDP’ye kaydığı iddiası.. Kürt iş adamlarının önemli bölümünün sessiz kalmasının en önemli sebeplerinden birisi olarak milletvekili sıralamasına olan tepkilerinin olduğu iddia ediliyor.. Buna birde Selahattin Demirtaş’ın cezaevinde tutulması ayrı bir mağduriyet oluşturduğu söylemi, AK Parti’nin bu seçime eski bütünlüğünü sağlayamamış olarak girdiği söylemini dikkate aldırıyor..MHP İLE ARALAR LİMONİ GİBİBundan dolayıdır ki, AK Parti sıkıntının farkına vararak işi ciddiye alıyor.. Çünkü Türkiye’de izlenen seçim politikasının daha farklı versiyonu Gaziantep’te izleniyor.. Durumun vehametinin farkına varıldığı için tempo arttırılıyor.. Hatta özellikle MHP’nin ilk 3 sıra adayları olan Muhittin Taşdoğan, Sermet Atay ve Ejder Demir’in yarattığı sinerjiyi etkisizleştirmek için yoğun temasların olduğu iddia ediliyor.. En önemli iddia ise Sermet Atay’dan geldi.. AK Parti- MHP Cumhur İttifakı var ama Sermet Atay, izlenen politikanın işbirliğine yakışmadığını söylüyor.. AK Partililerin, saha gezilerinde ve ziyaretlerde, ‘İttifak hanesinde EVET mührünün MHP yerine AK Partiye basılmasını’ istediklerini iddia ediyor.. Bunun şık olmadığını söyleyen Sermet Atay’ın yanısıra, Devlet Bahçeli’nin de bu yönde bir mesaj vermesi, Gaziantep’te seçime az bir zaman kala, ilişkilerin bozulabileceği işaretini veriyor.. Yine de bekleyip görelim.. Nasıl olsa seçime çok az bir zaman kaldı. Gelişmeler neyi gösterecek, sandıklarda ortaya çıkacaktır..HABERİNİZ OLSUN HALA KOSGEB MAĞDURUYUZSon diyeceğim şu.. AK Parti’nin Gaziantep’te yaklaşık 70 firmayı KOSGEB mağduru yapmasını, haksızlığın giderilmesi konusundaki umursamazlığı, 6 yılda hakkı olan firmaların paralarının ödenmesi için çaba göstermeyişini üzülerek takip ediyoruz.. Sayın Nejat Koçer’in bir zamanlar mağdur edilen firmalar için harekete geçmesine rağmen, sonuç alınamadığı, finali ise Sayın Abdulhamit Gül’ün ilgilenerek yaptığı, ama sonuca ulaşması konusunda nedense sümen altı edilen KOSGEB haksızlığı için hala yazıyor olmamdan dolayı utandığımı belirtmeliyim.. Üzerinden kaç seçim, kaç bayram geçti bilemem.. Bildiğimiz tek şey, Gaziantep’te 70’e yakın namuslu ve dürüst firmanın alacaklarının verilmeyişidir.. 6 yıldan beri oyalanan firmaların haklarının ödenmeyişidir.. Hak ve Adalet diyenlerin, mağdur edilen firmaların hakkını korumak istemeyişleridir.. Ve o ödenmesi gereken paraların değerinin 6 yıllık süreçte en az yüzde 60 kayba uğrayacak hale dönüştürülmesi karşısında seyirci kalanların bizleri hayal kırıklığına uğratışlarıdır..HEPİNİZE İYİ HAFTALAR