Ey dost... Gönülsüz donatılmış ve yarım ağız davet edildiğin sofralara oturma. Lokmalardan biri boğazında düğümlenebilir veya bir acı sözle yıkılabilirsin. Yetersiz sevgi kimseyi tatmin etmez. Gönülsüz sevgi tam sevgiye dönmez ama nefrete dönme olasılığı daha fazladır. Yarım, istikrarsız ve gönülsüz sevgilere ve dostluklara fazla itibar etme. Her sevimsiz ve anlamsız tartışmada, karşılıklı birkaç gönül teli kırılır. Uzun süren tartışmalar, dargınlıkla sona erer. Tartışmaların yüzde doksan dokuzu yararsızdır hatta bir kısmı da zararlıdır. O yüzde bir faydayı iyi görmek lazım. Eğer bulunduğun ortamda meyve yiyecek konuk yoksa meyve ağacına çıkıp meyve toplamak anlamsızdır. Zorla ikram yapılmaz. Davetsiz misafir, elinde bal ve kaymakla gelse bile bir iz bırakmaz. Misafirperver olmayan soğuk ve sevgisiz kişiler, Tanrı misafirini de tanımaz. Onlarla tanışmak, azap verir, kalbi yaralar. Kullanılmayan ve yararlanılmayan bilgiler, öğrenildikleri kitaplara geri dönerler. Aşk yolunda aşka varmayan sevgi, emekli olur. Gerçek dostluk üç temel unsura dayanır. Güven, istikrar ve sevgi. Yanlış kapı çalanın başına ya taş düşer, ya da azar işitir. Kendine güvenmek, sıradan bir dosta güvenmekten daha az risk taşır. İnsan az konuştukça güç toplar. Az konuşanlar her sohbette alacaklıdır. Çok konuşanlar ise birçok konuda borçludur. Her konuda yakışanı seçmek, seçilen şeyi hak etmektir. Nezaketi bilmeyenler eğer suçlanırlarsa, kabalıklarına zam yaparlar. Son fasılda sen sazını en iyi şekilde çalsan da, saz arkadaşların kendi bildikleri makamda sazlarını çalıyorlarsa ve aranızda uyum yoksa kulağa ve göze hoş gelen bir konser veremezsiniz. Saz arkadaşlarını iyi seçmek, konserin başarısı için ilk adımdır. Durmadan isteyeni sevmezler ama istemeden bir şey vereni de bazıları istemez veya ilgisiz ve tepkisiz kalırlar. Yani oralı olmazlar. Altını sevmeyen ve değerini bilmeyen birine altın vermek, veren insanı teneke parçası veya paslı demir vermiş durumuna düşürür. Kimsenin kimseye aldırmadığı bir ortamda yardım dağıtmak hiçbir işe yaramaz. Uzatılan her el havada kalır. Böyle bir ortamda yaralanmak veya bayılmak talihsizliktir. Bazı ölümler böyle oluyor. Allah korusun. O seni aramıyorsa sen onu ara der bazı filozoflar. Bu görüş eskidendi. Bugün dostlukların çoğu sanal ve çıkar üzerine kurulu. Tek yanlı her arayışta, arayan irtifa kaybeder. Gittikçe küçüle küçüle noktaya döner. Kalp kalbe karşı olmak ne güzeldir. Kalın sağlıcakla değerli okurlarım.