Devlet eski Bakanlarından Mustafa Yılmaz, partilinin ve halkın bu ilgi ve alakası böyle devam ederse, Ocak ayı sonu veya Şubat ayı başında adaylığını açıklayacağını belirtti. Dikkat çeken açıklamalar yapan Yılmaz, "Vatandaş beni özlemiş, benim görevlerimi özlemiş. Vatandaş benim Ankara'daki hizmetlerimi özlemiş. Benim milletvekilliğimi özlemiş. Yani şimdiki milletvekillerine bir göndermede bulunmuyorum. Ben hiç kimseye karşı değilim" dedi.

Ön seçimde, kendini ilk 4'ün içinde görmezse aday olmayacağını söyleyen Yılmaz, Milletvekili olursa maaşını seçmenlere harcayacağını belirtti. Yılmaz, "Şimdi maaşı alırsam herkes şunu bilsin ki hürmeti ikiye çıkaracağım. Seçmene masraf iki katı olacak ve maaşımı seçmene harcayacağım. Benim zaten lüks hayatım yok, gece hayatım yok, kumarım yok, içkim yok. O para tekrar Gaziantepli'ye harcanacaktır. Gaziantepli gördüğü hörmeti fazlasıyla görecektir" diye konuştu.

Devlet eski Bakanlarından Mustafa Yılmaz ile gündemi, adaylığını ve belediyelerin hizmetlerini konuştuk.

İL'DE UZLAŞMA SAĞLANDI

Mehmet Gökdağ'ın istifa etmesiyle her ilde olduğu gibi burada da bir boşluk olduğunu söyleyen Mustafa Yılmaz, "Daha önce belediye başkanlığı seçimlerinde de bazı yöneticiler istifa etmişti. Örneğin Nizip, Oğuzeli adaylığı için. Milletvekilliği için de il başkanının yanısıra, 5-6 kişi istifa etti. İlde bundan sonra ne olacak durumu ortaya çıktı. İl kendi içinden birini seçmek istedi, genel merkez başka bir arkadaşla çalışacağını belirtti. Benim gördüğüm kadarıyla bir uzlaşı oldu. Son devir teslim töreni başarılı şekilde geçti. Miktat Yıldırım'ı kutluyorum, çeşitli tahriklere boyun eğmeden görevi Sait Köse'ye teslim etti. Tören yapıldı, çok da memnun oldum. Bundan sonra da parti içi çekişmeleri bırakıp, artık dışa doğru çalışmalara başlamalıyız" dedi.

YÖNETİMLERİN ÇALIŞMASINA BAKARIM

Yeni yönetimi değerlendiren Yılmaz, "Tanıdığım insanlar var, tanımadığım birkaç kişi var. Ben yönetimlerin çalışmasına bakarım. Çalışan yönetim önemli. Bakalım yönetimimiz nasıl başarı gösterecek. Tek başına yönetim ne yapar. Bana ters olsa da beni sevmeselerde onları tek başına bırakmamak lazım. Yönetimlere yardımcı olmak zorundayız" dedi.

GERÇEK CHP'LİLER BENDEN RAHATSIZ OLMAZ

Gerçek CHP'lilerin kendisinden fazla rahatsız olmadıklarını, ancak çıkar düşüncesiyle veya kendisinin adaylığının kendi yerlerini daralttığını düşünen insanlar olabileceğini belirten Mustafa Yılmaz, "Bunlar her dönem olmuştur, her partide olmuştur. Keşke şu olmasa da sıra bana gelse diyen çok sayıda insan var. Halbuki ben bunların hepsinin karşısındayım. Benim inancım şu. Bu partide deneyimli, tecrübeli insanlarla, bayan ve gençlerin olduğu bir liste olmalı. Mecliste de bu olmalı. Ankara'daki meclisin içinde genç olmalı ama, tecrübe sahibi insanlar da olmalı. Bu toplumun aklı başında partilileri şunu söylüyor. Kılıçdaroğlu'nun yanında en az 10-15 tane deneyimli, tecrübe sahibi milletvekili olmalı, seçilmeli. Bunun bir tanesi Gaziantep'ten olur mu olmaz mı, ön seçim gösterecek" dedi.

HERKESE YER VAR

Tecrübe, deneyim ve gençliğin birleşerek meclise gitmesini istediğini söyleyen Yılmaz, "Her gittiğim yerde şunu söylüyorum. Emek vermiş insanlara oy verin. Partiyi temsil edecek ve halktan çok oy alacak bir bayan, bir gence oy verin. Her üye 7 tane isim yazmaya mecbur. 12'ye kadar yolu var ancak 7'den aşağı yazılan oy geçersiz. Bunun içine tecrübe sığar, genç sığar, bayan sığar, hepsi sığar. Birbirimize düşmeye gerek yok. Herkese yer var orada. Yeterki kendini partiline sevdir, yeterki partiden oy alacağım diye göğsünü gere gere çık çalış ve ön seçime gireceğim de" diye konuştu.

VATANDAŞ BENİ ÖZLEMİŞ

Halktan çok ilgi ve alaka gördüğünü, geçen dönemden farklı bir pozisyonda olduğunu gördüğünü belirten Mustafa Yılmaz, "Vatandaş beni özlemiş, benim görevlerimi özlemiş. Vatandaş benim Ankara'daki hizmetlerimi özlemiş. Benim milletvekilliğimi özlemiş. Yani şimdiki milletvekillerine bir göndermede bulunmuyorum. Ben hiç kimseye karşı değilim. Her aday partiyi şerefle temsil etmek için yola çıkmıştır. Seçmenden istediğim şu. Lütfen oy vermeye giderken yoldaki yürüyen vatandaşa sorun, 'ben 7 kişi yazacağım şu isimlerden en çok oyu halktan kiminle alırız?' Komşunun ziline bas, komşu 30 kişilik aday içinden en çok oyu kiminle alırız? Kasabına, berberine sor. Kasap, berber yolda giden vatandaş ne derse gidip oyunu ona göre ver" dedi.

CHP'NİN OYUNU ALMAK HÜNER DEĞİL

'Ben Mustafa Yılmaz'a oy ver demiyorum, partili şu listeyle daha çok oy alırız diyorsa bana kimse oy vermemeli' diyen Yılmaz, "O zaman ben seçilmemeliyim. Bu memlekette, partili olsun olmasın yüzen gezen oylardan oy alacağımı iddia ediyorum. CHP'nin oyunu her aday alır. O bir hüner değil. CHP milletvekili aday listesinde partiyi tedirgin eden isimler olmadığı müddetçe, normal listeye her partili oy verir. Ben oyumu kime versem? diyen bir kesim var. Yüzde 20 civarında. Bu oyu kim alacak, hangi liste alacak, hangi adaylar alacak? 20 bin üyemizin buna da dikkat etmesi lazım" dedi.

KENDİMİ İLK 4'ÜN İÇİNDE GÖRMEZSEM ADAY OLMAM

Partilinin ve halkın bu ilgi ve alakası böyle devam ederse, Ocak ayı sonu veya Şubat ayı başında adaylığını açıklayacağını belirten Mustafa Yılmaz şunları söyledi: "Her gittiğim yerde, köyde kentte çok üstün bir alaka görüyorum, çok üstün bir ilgi görüyorum, bir özlem görüyorum. Bu devam ederse 20-25 gün sonra bir basın toplantısı yaparak milletvekilliği adaylığımı açıklayacağım. Tabi siyaset değişebiliyor. 20-25 gün içinde çok değişik şeylerle karşılaşırsam, kendimi ilk 4'ün içinde görmezsem aday olmam. Çünkü benim kaybetmem partiye sıkıntı yaratabiliyor. Bakan ön seçime girmiş de kaybetmiş diye konuşuluyor."

GENEL BAŞKANI İKNA ETMELİYİZ

Gaziantep'te kesinlikle ön seçim olacağını, milletvekili adaylarının partiye kayıtlı üyelerle belirleneceğini söyleyen Yılmaz, meselenin kontenjan kullanılıp kullanılmaması olduğunu söyledi. Yılmaz şöyle konuştu: "Bence bu partide genel başkana inanmak mecburiyetindeyiz. Sayın Kılıçdaroğlu, ulusal TV'ler de, gazetelerde her yerde. yüzüme karşı, kulağım duya duya ben özellikle Gaziantep'te ön seçim yapacağım diye söylemiştir. Kendisini en az dört kere izledim. Yüzde 85 ön seçim yapma kararı tüzükte var. Tamamı merkez yoklaması yapılamaz. Geçen dönem olduğu gibi iki ve dörde kontenjan konulabilir. Ancak ben ve arkadaşlarım mümkünse Gaziantep'te milletvekili sayısı az olmasından dolayı 3-5 veya 2-4 kontenjan hakkını kullanmaması konusunda genel merkezi ikna etmeye çalışacağız. Gaziantep örgütü mümkünse hiçbir şekilde kontenjan kullanılmamasını istiyor. Genel merkez bayan, genç var mı diye bakabilir ama bu ille ilk sıralarda olmayabilir. O zaman da 7. veya 8'e koysun. Seçim Kuruluna kontenjan için yazı yazılmadan, bu işin önüne geçilmeli. Örgütle birlikte il, ilçe başkanlarıyla birlikte Ankara'ya gidip Gaziantep'in bu konuda ne kadar hassas olduğunu anlatmamız gerekiyor. Adaylık düşünenler gidip anlataceğız. Kemal beyin örgüte önem verdiğini biliyorum. Amacımız onu gidip ikna etmek. Bir genel başkan bir ilden 1 milletvekili fazla çıkarırsa niye kontenjan kullansın?"

KONTENJAN DÜŞÜNENLERE TAVSİYE

Gönlünden kontenjan geçirenlere tavsiyelerde bulunan Yılmaz, "Bazı arkadaşlarımız gönlünden kontenjan geçirebilir, halkın tabanında kendini zayıf görenler, böyle bir düşünce içine girmiş olabilirler. Onlara tavsiyem, daha zaman varken, ön seçime 3 ay varken, elini kolunu çemleyip örgütün içine girip o kafasındaki kontenjan isteğinden sıyrılıp bir an önce örgütten geçmenin yoluna baksınlar. Aksi halde çok büyük hüzün yaşayabilirler. Kapı kapı örgütü dolaşmalılar. Çünkü Gaziantep kontenjanı kaldırmıyor" dedi.

7. ŞİDDETİNDE CENNET SÜZER DEPREMİ YAŞANDI

Geçtiğimiz dönem kontenjandan dolayı Gaziantep'te iki deprem yaşandığını hatırlatan Yılmaz, "Bir kontenjan depremi 4 şiddetinde oldu. Bir de 7 şiddetinde Cennet Süzer depremi yaşadık. Yani bizim partili olmayan birisi patadak geldi. Ali bey hadi emekli vali, devlet adamı bürokrat. Cennet ismi toplumda benimsenmedi. Aile benim tanıdığım bir aile. İçinde CHP'li de var, başka partililerde var. Araştıracaksın. Genel Merkez Mustafa Yılmaz'ı çağırıp, 'sen girmiyorsun ama kimleri koyalım?' deseydi, biz 3 çıkarırdık. Hiç kontenjan ollmasaydı büyük ihtimal 4'e oynardık. Onun için kontenjandan vazgeçilmeli, illa konacaksa da, Anteplinin peh diyeceği bir isim olursa ikinci depremi yaşamayız" dedi.

ASIM GÜZELBEY'LE YARIŞMADIM

Belediye başkanlığı adaylığında CHP'nin oyunu çok arttırdığını, kendisinin aldığı oyla çok sayıda ilde belediye başkanı seçildiğini anlatan Yılmaz, "Sağın birleşmiş olması, bölünmenin olmaması beni kaçınılmaz sonuca götürdü. Sağ partiler tokadı ve Tayyip Erdoğan'la yarıştım. Asım Güzelbey'le yarışmadım. Aynı oyu alırsak bu seçimlerde 4.5 milletvekili çıkıyor, hesapladım" dedi.

KÖYLE BENİ KENDİNDEN BİR PARÇA GÖRÜYOR

Halkın ve partilinin kendisini, kendisinden biri olduğu için sevdiğini, kendisine benzettiğini, kendi yaşamına benzettiğini ifade eden Yılmaz, "Halk benim yaşam biçimime konuşmama bakıyor. Bir insan ben halkçıyım demekle halkçı olmaz, ben sosyal demokratım demekle sosyal demokrat olmaz. Sizin yaşamınıza bakarım, insanlara yardımınıza bakarım. İnsanlar üzülürse kendini zorlamadan üzülebiliyor musun? İnsan sevgisi siyasetin birinci şartı. Bu şartı taşımayan insan milletvekili olamaz, olursa da bir dönem olur. Köylü ve şehirli beni kendilerinin birer parçası gibi görüyor. Diyorlarki 'adam bakan oldu, hala Renault arabayla geziyor. Kendini üstte görmüyor. Değişmemek, insanların dertleriyle ilgilenmem nedeniyle seviliyorum."

GAZİANTEP KANALİZASYONLA

BENİM DÖNEMİMDE TANIŞTI

Pir Sultan'ın köyü Banaz'ın yolunu, içmesuyunu yapmanın kendine nasip olduğunu, yine Aşık Veysel'in köyüne hizmet götürdüğü gibi, sağın yıllarca hizmet götürmeyip oy aldığı Ökkeşiye Hazretleri Türbesinin yolunu da kendisinin yaptığını söyleyen Mustafa Yılmaz, "Burayı kullanıp oy alanlar buranın yolunu yapmamışlar. havaalanı yolu, Kilis yolu böyle miydi? Binlerce kişinin kadrosunu verdim. Gaziantep kanaliasyonla benim dönemimde tanıştı. Halk onun için beni seviyor, çünkü hizmet vermişim. Hazinenin parasının beş kuruşuna dokunmadan, yetim hakkını yemeden hizmet yaptım. Köy hizmetlerinin misafirhanesinde yatmışım parasını ödemişim. Kul hakkı çok kötü bir şeydir. Allah neyle gelirsen gel ancak kul hakkıyla gelme diyor. Kul hakkıyla giden adamın affı yok. Devletin kuruşunu çarçur etmeden halka harcadık" diye konuştu.

FAZLA PARAYI HAZİNEYE TESLİM ETTİM

Emin Çölaşan'ın kendisiyle ilgili o yıllarda 'Böyle Bakan da olur mu?' diye bir yazı yazdığını hatırlatan Yılmaz, "Ecevit Hükümeti döneminde bana 110 milyon dolar teslim edildi. 110 milyon dolarla git makinaları al greyder al, dozer al dediler. Ben 90 milyon küsur dolarla bu işi bitirdim. Dünya çapında ihalelere girdim. Japonlar girdi Almanlar girdi. kırdıra kırdıra kamyonlar aldık. Artan 15 milyon doları da yazı yazdım hazineye teslim ettim. Bu para bana fazla dedim. Emin Çölaşan'da bununla ilgili yazı yazmıştı. Bu halk bizi sevecektir çünkü ben onları seviyorum. İnsanlar kendilerini seven insanları biliyorlar. İnsanlar aptal değil. Bir gün bu insanlara aptal diyenler şamar yiyecekler. Bu şamarın altından kalkamayacaklar. Vatandaş herşeyi bilir ama sabreder" dedi.

PARA ÇOK

Belediyelerin hizmetlerini değerlendiren Yılmaz, çok şanslı olduklarını dile getirerek şunları dile getirdi:"Belediyenin yaptığı işler yapamadığı işler var. Celal Beyin o imkanlarla yaptığı belediye başkanlığı ile şu imkanlarda Asım Bey, Fatma Hanımın hizmetleri çok farklı olur. O zaman belediye başkanları ayın birinden sonra 15'ine kadar maaş arama peşindeydi. 15 gün sızlayarak Ankara yollarında ona buna giderek, nereden bu maaşı öderim derlerdi. Şimdi yasa değişti, kanun değişti, belediye başkanları hazine arazilerini satmaya başladı, beleiye başkanlarının geliri arttı. Şimdi adam nereye harcayacağım diye düşünüyor. Eskiler o parayı nereden bulacağım derdi. O koşullarda belediye başkanlığı yapan adamları hizmet veren herkesi minnetle anıyorum. Çünkü o gün zor şartlardı. Bu kurtuluş savaşı gibi birşeydi. Kurtuluş savaşında savaşanlarla, bugün IŞİD ile savaşan insanları ben bir tutmam. Tepeden bombasını atıp gidiyor. Yani onun için Celal beyin yaptığı şeyi 100 ile çarpmak lazım. Şimdi para çok herşeyi yap. Şartlar çok farklı."

CELAL VE YAŞAR BEY'E TEŞEKKÜR EDİYORUM

'Milletvekili seçiminde başarı gösterirsek, sayıyı 5-6'ya çıkarsak Gaziantep'te oy çoğalması yapabilirsek bunun arkasından belediyelerin geleceğini her Gaziantepli bilmeli' diyen Yılmaz, "Bu milletvekili seçimleri belediyelerinde habercisi olacaktır. Onun için bu seçim çok önemli. Celal Beye, Yaşar Bey'e de teşekkür ediyorum. Asım bey de Fatma Hanıma da çalışmalarından dolayı teşekkür ederiz. Ancak Belediye bizde olsaydı, Antep'te çok farklı şeyler yapılırdı. Bu kaynak Gaziantep'in hizmetine kullanılırdı. Arsa, imar işlerinde kullanılmazdı. Türkiye kötü yönlere gidiyor" dedi.

KÖY KAHVELERİNDE MİTİNG YAPIYORUM

'Beni Gaziantep halkı siyasete çağırıyor. Bunu karşılıksız bırakamam' diyen Yılmaz, "Hele halkın Mustafası, Bizim Mustafa olarak, Halkçı Mustafa olarak çağırıyorsa ters cevap vermek olanak dışıdır, mümkün değildir. Çağrıya büyük ihtimal olumlu cevap verip yola çıkacağım. Köy kahvelerinde miting yapıyorum. Mahalleleri bitirdim, çoğunu gezdim. Ne mutlu bana ki, vatandaşın çağrısına muhatap oluyorum. Vatandaşın bizi gördüğü zaman ayağa kalkıp sevinmesi, özlemesi beni mutlu ediyor. Beni insanların bu kadar özlediğini bilmiyordum. Çok memnunum, çok mutluyum" dedi.

MAAŞIMI SEÇMENE HARCAYACAĞIM

Milletvekili olursa vatandaşa hürmeti ikiye katlayacağına söz veren Yılmaz, "Daha önce çocuklarım okuyordu. Kızım okulu bitirdi, oğlum okulu bitirdi. Çocuklarım kendi işlerini kurdu, bana ihtiyaçları yok artık. O sefer hem onların okul parası, onların masrafları, benim evin masrafı vardı. Şimdi maaşı alırsam herkes şunu bilsinki hürmeti ikiye çıkaracağım. Seçmene masraf iki katı olacak ve maaşımı seçmene harcayağım. O maaş onlar için veriliyor bize. Benim ihtiyacım kalmadı, çocuklarımın okulu bitti. Benim zaten lüks hayatım yok, gece hayatım yok, kumarım yok, içkim yok. O para tekrar Gaziantepliye harcanacaktır. Gaziantepli gördüğü hörmeti fazlasıyla görecektir. Daha çok çalışacağım. Benim içimdeki kaynayıp gelen sevgi devam ediyor" şeklinde konuştu. Meral KINACILAR