Gaziantep Üniversitemsi (GAÜN) Atatürkçü Düşünce Topluluğu ile Toplumsal Araştırmalar Topluluğu tarafından hazırlanan “100. Yılında Ermeni Sorunu” adlı panel GAÜN İnşaat Mühendisliği Konferans Salonunda gerçekleştirildi.
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cezmi Eraslan’ın başkanlığını yürüttüğü panele, GAÜN Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hilmi Bayraktar, Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hikmet Öksüz panelist olarak katıldı. İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cezmi Eraslan, Ermeni meselesinin Osmanlı Devleti’nin merkezi ya da doğusunda, güneyinde her tarafında yaşayan vatandaşı ile gayrimüslim Ermeni vatandaşı arasında ortaya çıkmış bir mesele olmadığını belirterek, ortaya çıkarılan, dizayn edilen, uluslararası alanda dizayn edilen bir mesele olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Eraslan, 93 harbinden itibaren ciddi manada milliyetçilik düşüncesinin de etkisiyle Sırpların, Yunanlıların ve Bulgarların yaptığı gibi batının desteğiyle milli devlet kurma çabası içinde olan bir Ermeni aklı söz konusu olduğunu ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bugünün mantığıyla bakmadan, dönemi o dönemde yaşananlar ve o dönemin dünya görüşüyle beraber değerlendirme mecburiyetimiz vardır. 1900’lü yılların Osmanlı yönetimi ve Türk devlet anlayışı dil, din, ırk, renk ayırmadan bütün vatandaşlarının hukukunu muhafaza esasına kitlenmiştir ve sonuna kadar da bunun takipçisi olmuştur. Böyle bir devleti vatandaşlarının bir kısmını sırf Ermeni diye katletmekle, yok etmeye çalışmakla suçlanmak da abesle iştigaldir. Ancak günümüz şartlarında hak hukuk değil, güç ve kuvvet hakim olduğu için Türkiye bu konuyla bugün meşgul edilebilmektedir.”
Avrupa ve Amerika’nın ihtiyaç duyduğu nitelikli işgücünü Amerika’ya çekmek için Ermeni olaylarını başlattığını söyleyen GAÜN Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hilmi Bayraktar, “Ermeni olaylarının başlamasının altında Avrupa’nın ihtiyaç duyduğu nitelikli insan işgücünü çekme yatmaktadır” dedi.
Amerika’nın nüfus için Fransa ve İngiltere’de sömürgelerindeki beyaz insan nüfusunu artırmak için Ermenileri göçe teşvik ettiğini belirten Prof. Dr. Bayraktar, “Ermenileri göçe teşvik etmek için olaylar çıkartmışlardır. Anadolu’da iğreti olan toplumsal çatışmaya girmiş duygusal kopuş yaşamış olan Ermenilerin daha kolay göçe razı olacağını biliyordu. Bunun için de kışkırtmalar yapmışlardır. Kışkırtmaları yaparken mezhep değişikliği ile Ermenilerin göçünü sağlamaya çalıştılar. Bu da Ermenileri kendi arasında mezhep çatışmasına sürüklenmesine neden olmuş. Gregoryen Ermeniler Protestan ve Katolik veya Ortodoks yapılınca Ermeni toplumu kendi içerisinde parçalanmıştır. Bu da Ermenilerin Avrupa ve Amerika’ya sömürgelere doğru daha kolay göç etmesini sağlamıştır” diye konuştu.
Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hikmet Öksüz, Türk milletinin önünde asırlık bir problem olarak şekillenen ve Türk milletinin dünya ailesi içerisinde saygın bir yer edinmesini engelleyici bir faktör olarak kullanılan Ermeni meselesinin 100. yılı nedeniyle gerek içeride gerek dışarıda yapılan tartışmaları takip ettiklerini söyledi.
Prof. Dr. Öksüz, “İçinde yaşadığımız yıllar ve geride bırakmış olduğumuz asır insanlık tarihinde teknolojik ve bilimsel gibi pek çok alanda baş döndürücü gelişmelerin yaşandığı bir yüzyıl olmuştur. 20. Yüzyılın öncesinde ve başlarında insanlık iletişim alanında büyük bir devrim yaşadı. Haberleşme alanında telgrafla başlayan telefonla devam eden kitle iletişim aygıtları olan radyo ve televizyonun devreye girmesi ve yazılı görsel basının gelişip güçlenmesi dünyada çok önemli bir olguyu yani kamuoyunu da yarattı. Modern dünyada bugün yapılan en önemli şey kamuoyu yönlendirme araçlarıyla kitleler üzerinde algı operasyonlarıdır. Ermeni meselesi dediğimiz hadise de bu operasyondan başka bir şey değildir” dedi.
Panelin sonunda GAÜN Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Gür tarafından panelistlere hediye takdim edildi.