Ergenlik; değişim, büyümek, dönüşüm ve başkalaşım demektir. Ergenlik döneminde birey hem bedensel hem ruhsal hem de toplumsal alanda değişime, dönüşüme uğrar.

Büyümek ergenliğe özgü değildir, çocuklar da büyürler ama pek fazla değişmezler. Ergenler ise hem büyür, hem de değişirler. Ergenlik bazı yazarlara göre “ikinci doğum”dur. Eğer bu dönemde yaralanırlarsa, bu yaranın izini tüm yaşamları boyunca taşırlar. Dolayısıyla ergenlik, bireyin oldukça zayıf ve duyarlı olduğu bir süreçtir.

Ergenlik bir hastalık değildir. Doğal ve gerekli bir süreçtir. Ancak kimi zaman, yetişkinlikte görülen ruhsal rahatsızlıkların başladığı dönemdir de. Bireyin birçok cephede birden mücadele etmek zorunda olduğu zorlu bir dönemdir. Ergenlik sürecinin zorunlu aşamalarından biri, çocukluk döneminin bittiğinin kabullenilmesi ve yeni bir dönemin gerektirdiği tüm yeni tanımlamaların yapılmasıdır. Ergen, çocukluk döneminin bitişinin yasını tutar. Yas, yapılandırıcı ve düzenleyici nitelikleriyle ergenliğe damgasını vurur. Ergenlikte yas, bütünüyle olumsuz değildir. Ancak bu sürecin olumlu olabilmesi, bazı koşullara bağlıdır. Zaman zaman genç, gerek ergenlik dönemi özellikleri, gerekse farklı yaşam olaylarının da etkisiyle, yas sürecini daha yoğun yaşayarak depresyon belirtileri gösterebilir.

Depresyon Nedir?

Gençlerde ilgi ve etkinliklerde azalma, uyku ve iştah bozuklukları, içe kapanma, arkadaş ilişkilerinde bozulma, okul başarısında düşme gibi belirtilerle görülebilir. Uzun süre devam eden (haftalarca), işlevselliği bozan (günlük rutinleri sürdürme, zevk aldığı aktiviteleri yapmama veya yapılan aktivitelerden zevk alamama) keder depresyon olarak tanımlanabilir. Fakat her keder, depresyon değildir. Birkaç saat veya gün süren keder, kendini üzgün hissetmek depresif duygu durumudur. Kişi, depresyonda olsa bile bazen başkalarına fark ettirmeyebilir. Yüzü gülebilir, mutlu görünebilir.

Ergenlikte Depresyon

Ergenlikten yetişkinliğe adım atılan dönemde gençlerde görülen, depresif duygu durumunun sürekli olması veya sıklıkla tekrarlanması, aileyle ve arkadaşlarla ilişkilerde sorun yaşanması, madde kullanımı ve/veya diğer olumsuz davranışlar depresif bozukluğu işaret ediyor olabilir.

Ailede boşanma, ayrılık, ölüm gibi benlik saygısını azaltan durumlarda pek çok gencin ilk tepkisi davranış bozukluğu biçiminde olabilir. Gencin birden umursamaz bir tavır takındığı, derslerine boş verdiği, okuldan kaçmaya, öğretmenlere karşı gelmeye başladığı gözlenebilir. Açıkça yas tutamayan, depresyon belirtisi gösteremeyen genç, dolaylı yoldan depresyonu aşmaya çabalar. Kolay arkadaş edinemeyen genç de ilişki alanını daraltıp yalnız kalacağı uğraşlara yönelebilir. Tanımını yaptığımız depresyon gençlik çağında tüm belirtileriyle birlikte çok seyrek olarak görülür. Fakat ortaya çıkan bu belirtiler, gençlik dönemine özgü belirtiler de olabilir. Kim olduğunu, yaşam amacını, değerlerini ve geleceği sorgulayan ergen bu süreçte cinsel, toplumsal ve mesleki kimliğini de oluşturur.

Depresyon, çok çeşitli durumlara ve stres yaratan faktörlere karşı verilen bir tepkidir. Ergenlerde, depresif duygu durumu yaygın olarak görülebilmektedir, çünkü bu normal olgunlaşma/büyüme sürecinin, bu sürece eşlik eden stres faktörlerinin ve bağımsızlığını elde etmek için anne-babayla çatışmanın bir parçası olabilmektedir. Depresif duygu durumu, bir arkadaşın ya da akrabanın ölümü, sevgiliden ayrılmak ya da okulda başarısız olmak gibi rahatsızlık verici olaylara ve durumlara karşı bir tepki de olabilir. Özgüvenleri düşük, kendilerini kıyasıya eleştiren, olumsuz olaylar ve durumlar üzerinde kontrol gücünün olmadığını düşünmeye eğilimli ergenlerde, stres yaratan olaylar ve durumlarla karşılaşma depresyon riskini artırabilmektedir.

Ergenlikte Depresyonun Belirtileri Nelerdir?

Ergenlerde depresyon, yetişkinlerde görüldüğü gibi tipik belirtilerle seyretmeyebilir. Ergenlerde depresyon tanısı koymak bazen zor olabilmektedir, çünkü ergenlik döneminde duygusal iniş ve çıkışlar normal bir süreç de olabilmektedir.

• Yemek ve uyku örüntüsünde genel değişiklikler,

• Arkadaşlardan ve sosyal etkinliklerden uzaklaşma,

• Reddedilme ve başarısızlık konusunda aşırı hassasiyet gösterme,

• Otorite figürüyle sorunlar yaşama,

• Okul başarısının düşmesi,

• Madde, alkol ve/veya sigara bağımlılığı,

• Evden kaçmayla ilgili sözler ve teşebbüslerde bulunma,

• Düşmanca, saldırganca ve riskli davranışlarda bulunma,

• İntihar,

• Üzüntü ve umutsuzluk hali,

• Enerjinin ve motivasyonun düşük olması, hiçbir şeyden zevk alamama,

• Öfkeli olma,

• Eleştirilere karşı aşırı tepkili olma,

• İdeallerine ulaşamayacağına dair yetersizlik hissi,

• Özgüvenin düşük olması ve suçluluk duygusu hissetme,

• Kararsızlık, konsantre olamama, unutkanlık,

• Genel huzursuzluk hali,

• Kötü giden olayların kendisinden kaynaklandığını düşünme,

• Gruplara dahil olmama ve yalnız kalma isteği.

Depresyonda olan gençte, bu belirtilerin hepsi birden görülmeyebilir. Bu belirtilerden bir kısmını gözlemlediğinizde, çocuğunuzu profesyonel yardım alma konusunda ikna etmeye çalışın. Çocuğunuz profesyonel yardımı reddetse bile, bir uzmana danışarak ona nasıl ulaşmanız gerektiği konusunda yardım almanız önemlidir. Ancak daha önce de belirttiğim gibi ergenlik döneminin özellikleri ile benzerlik gösteren belirtiler de söz konusu olabilir. Dolayısıyla depresyon belirtileriyle karıştırılabilecek ergen özellikleri konusunda dikkatli olmak gereklidir.

Ergenlik Döneminde Depresyon Geçirme Olasılığını Artıran Nedenler:

• Stres altında olmak veya olduğunu hissetmek,

• Kayıp yaşamak,

• Dikkat ve öğrenme problemi yaşamak,

• Anksiyete ve davranış problemi yaşamak,

• Kişisel yatkınlık,

• Aileyle çatışma yaşamak,

• Daha önce depresyon atağı geçirmiş olması,

• Bazı davranış bozuklukları gösterme,

• Kardeş doğumu, riskini arttırmaktadır.

Kalıtımsal etki önemli olmasına rağmen tek başına neden olarak göstermek için yeterli veri vermemektedir. Yaşantılar, kişisel yatkınlık, yaşam alanları önemlidir.

Ergenlik Döneminde Görülen Depresyon Tedavi Edilmezse:

• Ergenlik döneminde tedavi edilmeyen depresyon kronikleşir.

• Duygu durumundaki bozukluk halleri devamlılık arz ederek seyreder.

• Çevreleriyle olan ilişkileri kopukluklar yaşanarak devam eder.

• Aile içinde şiddet göstermeye meyilli olabilirler.

• Kendileri ve aile bireyleri için mutsuz bir yaşam ortamı yaratabilirler.

Ergenlik Dönemi, daha önce de söylediğim gibi doğal bir süreçtir ve bir hastalık değildir.

Unutmayın ki; mutsuzluk aniden gelmez, onu hazırlayan nedenler vardır. Anne baba olarak yapabileceğimiz en önemli şey bu dönemde iletişim kanallarını açık tutmak ve çocuğumuza destek olmaktır.