Engellilere hizmete yönelik gerekli hizmetlerin yerine getirilmediğine değinen Kalender, “Gastronomi kentiyiz, buraya başka yerlerden bir sürü engelli geliyor, ama lokantaların doğru dürüst girişleri çıkışları yok. Girişleri granit yapıyorlar. İnsanlar kaymamak için kendini zor tutuyor. Ya da rampalar yapıyorlar, dik yapıyorlar oradan kendileri bile çıkamıyor. Kaldırımlar hala sorunlu. Bugün sağlam insanlar bile o kaldırımlardan giderken zorlanıyor. Karagöz caddesine çıkın, yerlerdeki bantlara bakın. Naylondan yapılmış, bir ucu kalkmış bırakın görmeyeni sağlam insan düşer. Özellikle Emniyetin etrafında demir kazıklar var. Birisi yürürken düşse karnına girer” dedi.Bugün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü. Engelliler Günü, çelenk sunumları, ziyaretler ve çeşitli etkinliklerle kutlanacak. Türkiye genelinde 10 milyon, Gaziantep’te 150 bin civarında engelli var. Kalender, bu yılda çelenk koyma ve mülki amir ve belediyeleri ziyarete gitmeyeceğini söyledi. ‘Yara çok geniş’ diyen Kalender, “Gitmek istemiyoruz çünkü bu bir öğretmenler günü, anneler günü, ya da bir anma günü değil. Bence şehri yönetenler, ülkeyi yönetenler engellileri eğer görmek istiyorlarsa 365 gün var. Devletin engellisini tanıması lazım. Kendileri engellileri ziyaret etsin” dedi.3 ARALIK DEZAVANTAJLI BİR AYTürkiye Sakatlar Derneği Gaziantep Şube Başkanı Hulusi Kalender, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’yle ilgili Gazetemize konuştu. 3 Aralık’ın engelliler için zaten dezavanjlı bir ay olduğunu söyleyen Kalender, “Biz bu işin başına geldiğimizde de çok buruk bakmıştım. O zaman kar vardı ve karın üzerinde 3 Aralık Engelliler günü kutlanıyordu. Şaşırmıştık. Bu hareket 1990’da başladı. Birleşmiş Milletler 10 yıllık bir çalışma yapıyor. Çalışmanın sonunda raporlama bittikten sonra 3 Aralık Dünya Engelliler Günü diye bir gün ilan ediyor. Bunun esas amacı da engellilerin toplumsal hayata eşit, üretken bireyler olarak katılımlarını zorunlu hale getirmek. Yani ülkelere bu alanda görev ve sorumluluklar yüklüyor” diye konuştu.HALA ÇOK EKSİK VARTürkiye’de 10 milyon engelli olduğunu, anne, baba kardeşle çarptığınızda 40 milyonu ilgilendiren bir konu olduğunu belirten Kalender, engellilerin hayatını kolaylaştırmak için son yıllarda birtakım çalışmalar yapıldığını anlattı. Kalender, “2005 yılında Özürlüler Kanunu adıyla çıkan yasayla engellilerin Türkiye’deki tanıtımı desteklenmeye başlandı, birtakım kolaylaştırıcı maddeler, işte evde bakım ücretleri, maaşlarda artışlar, yani hakikaten birşeyler yapılmaya çalışılıyor, ancak yerel yönetimler olsun, genel yönetimler olsun ülke çapında engellilerin insanca yaşam koşullarını daha olgun hale getirecek birtakım düzenlemeler gerekiyor. Hala çok eksik var” dedi.ÇÖZÜLMEYEN SORUNLARIN ÇALGISI, ÇENGİSİ OLMAZ3 Aralık Engelliler günü nedeniyle dernek olarak çelenk koymadıklarını söyleyen Kalender, ”Kalkıp mülki amirleri, belediyeleri ziyarete gitmiyoruz. Gitmek istemiyoruz çünkü bu bir öğretmenler günü, anneler günü, ya da bir anma günü değil. Bence şehri yönetenler, ülkeyi yönetenler engellileri eğer görmek istiyorlarsa 365 gün var. Gaziantep’te 40-50 dernek varsa herbirini bir defa ziyaret ettiğinde bu herhalde 50-60 günlerini alacak. Onun için bu bir gün bizim için çok önemli değil. Daha doğrusu engelliler için çok önemli saymıyoruz. Biz dernek olarak artık bir güne sıkıştırılmanın anlamsız olduğunu, engellileri oraya yığıp tüm toplumun dikkatini çekme yerine iletişim araçlarıyla ulaşabildiğimiz her yere ulamaya çalışıyoruz. Şehirde olan bütün etkinlikleri bildiriyoruz. 3 Aralık’ta toplandın çelenk koydun, ne olacak? Çalma, söyleme işiyle sorunlar çözülmüyor, çözülmeyen sorunların çalgısı çengisi olmaz”dedi.KARAGÖZ CADDESİNDE SAĞLAM İNSAN DÜŞER‘Toplum engellisini tanımıyor, bu önemli bir sorun’ diyen Kalender şunları dile getirdi:”Komisyonda var mı, okulunda var mı veya kardeşinde, arkadaşında var mı, ne çekiyor ne sıkıntısı var?Okula yazdırmak istediği zaman hala, biz bunu okutamayız, biz bunu alamayız diyen müdürler var. Eğitimde geri bırakılma var, sağlıkla ilgili problemleri var, sağlık kurulu raporlarıyla ilgili 6 ayda bir yenileme isteniyor. Zaten sağlık sorunu var birde onu engelleyen yasa ve insanlar var. Daha yeni yeni bunlar düzenlenmeye başlıyor. Kaldırımlar hala sorunlu. Bugün sağlam insanlar bile o kaldırımlardan giderken zarlanıyor. Özellikle görme engelliler için yapılan bantların kalitesiz maddelerden oluşması sıkıntı yaratıyor. Karagöz caddesine çıkın, yerlerdeki bantlara bakın. Naylondan yapılmış, bir ucu kalkmış bırakın görmeyeni sağlam insan düşer.”DİKKAT ÇEKME BİR GÜNDE OLMAZİstihdamda da yetersizlikler olduğunu belirten Kalender, “İnsanlar yetişmiş, eğitimli engelli arıyor. Bankaların taleplerine bakıyorsunuz en az iki yılı bitirmiş engelli arıyor. Devlet 50 bin engelli açığı için alım yapıyor, eğitimli engelli de kalmıyor. Eğitim hakkı vermediğiniz insana gel şu işi yap, ya da mesleki eğitim vermediğiniz insana gel şu için ucundan tut diyorsunuz. Bunların hepsini 3 Aralıkta bütün dernekler, bütün bu işin temsilcileri dikkat çekmeye çalışıyor. Ama bu dikkat çekme bir günde olmaz. Gazantep’te biz bunu 365 gün bunu yapıyoruz. 52 hafta SMS ile insanları bilgilendirmeye, bilinçlendirmeye çalışıyoruz” dedi.BU İNSANLARIN ÜZERİNDEN PARA KAZANANLAR VARDernek olarak insanları bilinçlendirip, engellilerin sorunlarını azaltırken, karşı grupların işin makyaj kısmında olduğunu anlatan Kalender, “İşte efendim çok memnunuz. Neyden memnunsun, yani otobüse almıyorlar, yolda almıyorlar niye kalkıpta işin makyajını yapıyorsun? Açık söylesene beni almıyorlar yolda bırakıyorlar desene, veya ilgililerine ulaşsana. Bu işin birde dejenerasyonu, istismar edilmesi var. Biz bunlarla yıllardan beri uğraşıyoruz. Bir yerde eğitimde, istihdamda, sağlıkta varolmak için toplum içinde onların üreten birer birey olması için çabalarken, bir yandanda diğer dernekler çıkıyor başka sırf protokolde gözükmek, engelli derneğim diyererek bu insanların üzerinden para kazananlar var” dedi.RAMPADAN KENDİLERİ BİLE ÇIKAMIYORKentimizde lokantaların doğru dürüst girişleri ve çıkışları olmadığını, girişlerin granit yapılmasından dolayı engellilerin sorunlar yaşadığını dile getiren Kalender şunları ifade etti:“nsanlar kaymamak için kendini zor tutuyor. Ya da rampalar yapıyorlar, dik yapıyorlar oradan kendileri bile çıkamıyor. Otellere gidiyorsunuz valeler engelli aracını vermeseniz bile kullanmak istiyor. Kullanıyor bozuyor, ondan sonra engelli yolda kalıyor. Sporda bile yöneticiler engelli gruplarına göre davranmıyor. Herkesi aynı sınıfa koymaya kalkıyorlar. Mesela yürüyen bir ampüteyle, tekerlekli sandalyadeki bir insana aynı gözle sakat diye bakıyorlar. Bunlar seyahatlerinde ne sıkıntılar çekiyor, yolda nerede dururlar, nasıl ihtiyacını giderir, kenti temsil ederken ne sıkıntılar çeker diye bakmıyorlar. Bir engelli aracı verdim nasıl giderse gitsin diyenler var.”AVRUPA’DA ENGELLİ NORMAL İNSAN GİBİ YAŞIYORAvrupa’da bizim aksimize bir engellinin normal insan gibi yaşadığını söyleyen Kalender, “Avrupanın hangi ülkesine giderseniz gidin tepeye bir tane mimar koymuşlar yani standart ölçüler koymuşlar. Orada bir engelli normal bir insan gibi yaşıyor. Çünkü her türlü yaşam standartlarını koymuşlar ve uymuşlar. Bizde öyle mi? Yollarda, kaldırımlarda iniş çıkışlara bakın, eskiden bir çıkış yaparlardı inişi yapmayı unuturlardı. Şimdi iniş çıkışlara bakın kendilerine göre bir eğim veriyorlar. Özellikle emniyetin etrafında şöyle demir kazıklar var. Birisi yürürken düşse karnına girer. Tehlike arzeden malzemeler kullanılıyor. Parkomatlarda sorun var. Birde kalktılar engellilere ayrımcılık yapılıyor, biz damgalanıyoruz diye engelli plakalarını kaldırtırdılar. Ne bu işin takipçisi olan trafik araçları, ne de parkomatçılar biliyor aracın engelli aracı olduğunu. Bilmeyen bir toplumda engelli bir sürücü ne sıkntılar çekiyor. Maalesef 2 lira için orada onuru kırılıyor. Aslında normal sürücüler içinde bir kolaylıktı öndekinin işitme engelimi, yoksa sakat mı olduğunu biliyordu. Bazan birbirleriyle kavga ediyorlar adam araçtan inince anlıyor engelli aracı olduğunu. ” dedi.YEMEKLER GÜZEL YA HİZMET?Gastronomi kentinde ilimize çok sayıda engelli geldiğini, bunların özellikle şehir içerisinde araç park ederken, lokantalara giderken, otellerde kalırken çok fazla sıkıntı yaşadıklarını anlatan Kalender, “Bununla ilgili şikayetlerini bildirdim. Gastronomi kentiyiz, yemeklerimiz harika ama bu kentte engellisinden yaşlısına, dezavantajlı gruplarına hizmet edecek kimse var mı? Onlar gibi düşünen var mı? Bunların hepsini görüyoruz. Engelli zaten iş bulamadığı için, para kazanamadığı için ailesine mahçup, devlet sakatlık maaşı veriyor o zamanda kendini işe yaramaz bir insan olarak görüyor. Bunların hepsini üst üste koyduğumuz zaman iş düzeldi diye kabul etmiyoruz” dedi.BİRKAÇ ÖRNEKLE TOPLUMUN PROBLEMİ ÇÖZÜLMÜYOREngellilerin sorunlarının bir günde çözülemeyeceğini vurgulayan Kalender, “Bir günde işte konser salonlarında, yok toplantı salonlarında yok yetenekli bir kaç tane çocuğu çıkarmak, yetenekli birkaç tane sportif faaliyet gösteren örnekleri çoğaltarak örnek gösterermekle toplumun problemi çözülmüyor. Onlar bireysel olarak kendilerini geliştirmiş, artık kendi özgüvenini kazanmış ve toplum üstü çalışmalar yapan insanlar ama onunla yaşayan ailesi, onun o seviyeye gelirken ne çektiğini bilir başka bir komşusu ya da toplum bilmez” dedi.HERŞEYİN BAŞI EĞİTİMKalender, engellilerin sosyal hayata katılıp haklarını öğrenmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:”Şanslı bir yapımız var, kurucu bakanımız bu kent için çok önemli. Kent için ayrıca engelliler daire başkanlığını kurdu. Engelsiz kent diye uğraşıyorlar, yapabildiklerinin en iyisini yapmaya çalışıyorlar ama bizim genel anlamda beklentilerimiz konusunda şuanda o seviyeye varamadk. Bu sadece bir engelliler daire başkanlığının çözeceği bir şey değil, toplumsal bir hareket. Engellilerin sosyal hayatın her yerinde olmaları gerekiyor. Bu insanların sosyal hayata katılması haklarını bilmesi lazım. Herşeyin başı eğitim. Eğitimin başındada engellinin eğitimi, engelliye davranış biçimi, engelliyle iletişim, ulaşım tüm bunları üst üste koyduğunuzda engellinin sosyal hayata katılmasıyla o zaman yapılanlar anlam kazanır” dedi. Meral KINACILAR