Altındağ, “Kadınlarda sözel iletişim daha güçlü. Bir gün içerisinde kullandıkları kelime ve cümle sayısı erkeklere oranla daha fazla" dedi.

SÖZEL İLETİŞİM

"Kadınlar sorunlarını dile getirebiliyorlar" diyen Altındağ, "Böyle oluncada sorunlarını çözmek adına şansları oluyor. Erkeklerde daha sözel iletişim daha kısıtlı. Onlar içinde yaşıyor sorunlarını. Bu da ister istemez duygularını paylaşamamalarına, sorunlarına çözüm bulamamalarına neden oluyor. Bu iletişimsizlik ve duygularını içte yaşamak ise uzun vadade ruhsal ve sosyal sorunlara neden oluyor” şeklinde konuştu.

DUYGULARA BİR TAKIM ANLAMLAR YÜKLÜYORUZ

Duyguları, aleksitimi bağlamında ele alan Altındağ, “Bir takım dış uyaranlar söz konusu, hayatında ise bir takım değişikliklere sebep oluyor. Bunlar, önce bedensel tepkilere yol açarken heyecanlanmak gibi kalbimizin çarpması gibi ya da olumsuz bir şeyse mesela midemizin burkulması ve kendimizi kötü hissetme durumu. Biz bunlara bir takım anlamlar veriyoruz. Bunlar, bir takım sinirsel ileticelerle beyine iletiliyor ve beyinde, bunlara bir takım anlamlar veriliyor. Örneğin; “Ben bu duruma sevindim, ben buna üzüldüm, bu beni heyecanlandırdı”gibi. Ve sonrasında da düşüncelerle bu duygunun anlamı keşfediliyor ve algı düzeyinde hissediliyor.”

YAŞADIKLARI DUYGULARIN FARKINA VARAMIYORLAR

"Bazı insanlar yaşadıkları duygunun farkına varamıyor, duygularını tanımak konusunda bir takım zorluklar yaşıyorlar* diyen Atındağ, “Mesela içimde ne olup bittiğini bilemiyorum, ne hissetiğimi çoğu kez tam olarak ifade edemiyorum, duygularım için uygun kelimeleri bulmakta zorluk çekiyorum, duygularımı yakın arkadaşlarıma açıklamak bile bana zor geliyor, insanlarla günlük uğraşlar hakkında konuşmayı yeğlerim” gibi cümleleri daha çok kullandıklarını vurguladı. Altındağ, “bu durum daha çok kişinin çevresi tarafından fark ediliyor ve bu geri bildirim kişiye iletildiğinde bir iç görü oluşuyor” diyerek, “Çoğu zaman kişi bu durumun farkında olmadığı için çevrede bir takım uyarılar alıyor. Kişiyle yakından hayat yaşayan ebeveyinleri, eşi, arkadaşı tarafından fark ediliyor"

İNSANLARIN YÜZDE 20’SİNDE BÖYLE BİR SORUN VAR

Tedavisinde, psikoterapi yöntemi uygulandığını vurgulayan Altındağ, “Öncelikle kişinin bu duygu ve ifade yetersizliğini, kavramasını sağlıyoruz. Bir tür eğitim veriyoruz. Ondan sonra bunun nedenini anlayabilmeleri konusunda yardımcı oluyoruz. Ortaya çıkan fiziksel belirtilerle daha kolay ve rahat başa çıkmaları konusunda hastaya yardımcı olmaya çalışıyoruz"

SOSYAL MEDYA, DUYGU KÖRLÜĞÜNÜ TETİKLİYOR

Altındağ, sosyal medyanın iletişim kanallarını ciddi bir şekilde tıkadığını anlattı. Altındağ, “İyi yönetmeyi bilmeliyiz. Ve sosyal medyaya bağımlı kalmak duygu körlüğünü daha çok tetikliyor. Gerçek iletişimden sanal iletişime doğru kaydırıyor insanları. Düşüncelerini sosyal bir platformda yazmak ondan sonra bir takım beğeniler almak, yorumlar almak, sonra onların yorumlarını okumak gibi son derece kısıtlı iletişime doğru evrilmememize neden oluyor. Özellikle yeni kuşak için sosyal medya hayatımızdan tamamen çıkartmak imkansız. Onu iyi yönetemek daha uygun olabilir. Sınırlı zaman ayırmak, bunun için çaba sarfetmek arkadaşlarımızla dostlarımızla ailemizle telefonları kapatarak, bilgisayarları kapatarak, karşılıklı sohbet ederek iletişimi devam ettirmek daha iyi hissetmemizi sağlayacaktı.”

HASTALIK OLARAK KABUL EDİLMİYOR

Altındağ, “Alektsimi, şu anda doğrudan bir ruhsal bozukluk olarak ya da hastalık olarak kabul edilmiyor. Bir durum, bir belirti olarak kabul ediliyor. Hastalarımzda bu durumun olduğunu fark ediyoruz. Biz bunu bir sorun olarak hastaya iletiyoruz. Bundan dolayı zorluklar yaşadıkarını, sorunlarını çözemediklerini, iletişim kanallarını kullanamadıklarını ifade edip çözümler arıyoruz. Çoğunluklada pskikoterapi kontrolünde oluyor” diye belirtti. AYŞEGÜL BAĞCI

İmdada AKUT yetişti

6 katlı binanın çatısında 3 gün boyunca mahsur kalan kedi, AKUT ekibi tarafından kurtarıldı.

Karataş Mahallesi'nde oturan bir kişi, AKUT'a telefonla ulaşarak 6 katlı binanın çatısında 3 gündür bir kedinin bulunduğunu ve uğraşmalarına rağmen kurtaramadıklarını söyledi. AKUT'un 5 kişilik ekibi, uğraşlar sonrası kediye ulaştı. Ekipler, çatıdaki kediye mama vererek sakinleşmesini sağladı. Ardından zarar görmemesi için ekipler çantaya aldıkları kediyi binadan kontrollü şekilde taşıdı. Yaklaşık 3 saatlik çalışma sonunda kurtarılan kedi, kontroldan geçirilmesi için ekipler tarafından Veteriner Hekim Alparslan Özberk’e teslim edildi. DHA