Üçüncü başlık ise cinsel içerikli negatif davranışlar oldu

Türkiye’deki cinsel içerikli çevrimiçi tehditler, beş puanlık bir artışı göstererek yüzde 29’a yükseldi ve küresel ortalamanın yedi puan üstünde gerçekleşti.

Son olarak itibar başlığında genel olarak kişisel itibara saldırıda altı puanlık bir artış kaydedildi.

Faillerin yüzde 31'i aile, arkadaş veya tanıdıklar oldu

Araştırmaya katılanların büyük bir çoğunluğu, çevrimiçi tehditlerin internet sayesinde gizlenebilen kimlikler ile kolaylaştığına inanıyor olsa da, bu riskler yüzde 31 ile genelde aile veya arkadaşlar gibi tanıdık çevrelerdeki kişilerden geliyor. Bu alanda dünya ortalaması ise yüzde 36.

Araştırma sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 47'si maruz kaldığı negatif davranışın faili ile gerçek hayatında karşılaştı. Failini görenler arasında, yüzde 79’u faili ile risk oluşmadan önce bir araya geldi. Katılımcıların yüzde 80’i bu karşılaşma ile en azından bir olumsuz sonuçla karşılaştı. Gerçek hayatta faille tanışma da sonuçlara maruz kalmayı etkiledi. Gerçek hayatta failleriyle tanışanlar arasında yüzde 62'si çevrimiçi kişilere güvenini kaybetti ve benzer şekilde çevrimdışı kişilere olan güvenini de kaybetti (yüzde 51 oranında).

En çok riske Y kuşağı maruz kaldı

Araştırmaya göre 18-34 aralığındaki Y kuşağının yüzde 36'sı, tüm yaş gruplarında en yüksek çevrimiçi risklerden daha fazla endişe duyan kitle olarak öne çıktı. Y kuşağının başkalarına saygı ve haysiyetle davranması, diğer insanların bakış açısına saygı gösterme veya diğer insanlara karşı durma olasılığı da yüksek çıktı.