Allah bazı insanların karnını değil gözlerini doyura diyor ve stok yapanların acı sonunu anlatmak istiyorum.

Bir zamanlar şeker kara borsaya düştü. Bazı önemli gıda maddeleri gün gün fiyat arttığı için stok yapılıyordu. Su depolanan sarnıç içine çuvallarla şeker stok yapan adamın komşusu belirli günlerde su alma sırası geldiği gün sarnıcını su doldurmaya gider.

Kendi sarnıcını su doldurur. Komşusuna iyilik olsun diye onun da sarnıcını su doldurur.

Adamın komşusunun sarnıcında şeker olduğundan haberi yok.

Nereden bilsin kimin aklına gelir.

Eve gider komşusuna iyilik yapmanın mutluluğu içinde komşusuna seslenir

"Dede dede ben bizim sarnıcı su doldurdum, Sizin sarnıcı da doldurdum" der

"Siz suyu doldurmak için oraya gitmeyin"

Bu yapılan iş karşılığında teşekkür bekleyen adam ne görsün… Yaşlı adam yere düşmüş can çekişiyor.

Olan olmuştu.

Yaşlı adamın şekerleri su içinde kalmıştı.

Ve şekerin üzüntüsüne dayanamayan yaşlı adam

ölmüştü.

Yine aynı zamanlarda Van'da muhteşem yağan kar şeker depolanan binanın zenin katındaki depoya sızınca oradaki şekerlerde heder olmuştu.

BUNLAR NEREDEN ÇIKTI DEMEYİN

Baklavalık fıstık içi özeldir. Her fıstık içi baklavalık olmaz. Yani İran'dan ithalatla sorun çözülmez, stok yapanlara kaçakçılık cezası verilirse bu iş biter.

Gaziantep'de Fıstık Stokçularına bu yazdıklarım örnek olsun istedim.

Gaziantep fıstığı nem alınca bozulur

Bir bakarsın fıstık ambarlarına su kaçar. Fıstık nem alır. Belli mi olur
Birileri kalp krizinden gidenler olur
Allah onların karınlarını değil gözlerini doyura..