Bir okul müdürü olarak genel veli toplantısı yapmayı, velileri bilgilendirmeyi çok seviyorum. Daha önceki çalıştığım okullarda da yaptığım gibi şu an görev yaptığım Gülşen Batar Anadolu Lisesinde de 2. genel veli toplantısını yaptım.

Toplantıda değindiğim konuların başında kız-erkek ilişkileri ve iletişim araçlarını kullanma baş sırada yer aldı.

Özellikle cep telefonu, bilgisayar ve televizyonu DECCAL'A benzettim. Öğrenci başarısını engelleyen en önemli faktörler, maalesef bu hizmetimize sunulmuş ve doğru kullanılmadığı zaman atom bombası etkisi yapan araçlardır. Bizler toplum olarak 2.190 saat televizyon izleyip, 1.095 saat internette gezinip, ama yalnızca 6 saat kitap okuyan, bir başka deyişle, yılda 91 gün televizyon izleyip, 45 gün internette gezinen, ama yalnızca 6 saat kitap okuyan bir toplumuz.

Yine bizler ülkelere göre kullanımdaki cep telefonu sıralaması listesinde 15. sırada yer almaktayız.

Bilgisayar kullanımına ortalama 8 yaşında başlıyoruz.

İnternet kullanmaya ise ortalama başlama yaşımız 9.

Yapılan araştırmalar göre 06-15 yaş grubundaki çocukların %60,5'i bilgisayar, %50,8'i İnternet, %24,3'ü cep telefonu kullanmaktadır.

Çocuklarımızın %45,6'sı hemen her gün internet kullanırken ödevler internetten yapılmaya başlanılmıştır.

İnternet kullanım yerlerine göre ise %65,6 ile evler ilk sırada yer alırken varlıkları ciddi tartışma konusu olan internet kafelerde internet kullanan çocukların oranı ise %21,4'e ulaşmıştır.

Ülkemizde cep telefonu kullanımına ortalama başlama yaşı 10 olurken cep telefonu kullanım amaçları arasında ilk sırayı %92,8 ile konuşma, %66,8 ile oyun oynama, %65,4 ile mesajlaşma ve %30,7 ile internete girmek takip etmektedir. Özellikle akıllı telefon çıktıktan sonra internete girme oranının daha hızla artması bekleniyor.

Yine ülkemizde her on çocuktan dokuzu hemen her gün TV izlemektedir. 06-10 yaş grubu çocuklarda en çok izlenen program türü %93,8 ile çizgi film olurken, 11-15 yaş grubu çocuklar tarafından en çok izlenen program türü ise %76,8 ile film ve diziler olmaktadır. İnternet dışında basılı ortamda gazete okuma oranı ise %16,6'larda kalırken bu gazetelerde en çok %40,9 ile TV, magazin, eğlence yazıları okunmaktadır…

Bu kadar istatistiği kafanızı şişirmek için vermedim. Çocuklarımızı televizyon, bilgisayar ve cep telefonu yetiştirmekte ve eğitimin önünde en büyük engeli de bunlar oluşturmaktadır. Ders çalışacağım diye kendi odasına çekilen öğrenci, zamanının önemli bir kısmını cep telefonuyla oynayarak, arkadaşıyla mesajlaşarak, internete girerek ve müzik dinleyerek değerlendirmektedir. Çocuğu ders çalışıyor zanneden aileler de büyük bir hayal kırıklığı yaşamaktadır.

Yapılması gereken çok basittir. Cep telefonları alınacak ve sadece ihtiyaç halinde verilecek. Cep telefonlarına bağlı internetler iptal edilecek, facebook ve twitter gibi sosyal paylaşım adresleri ya silinecek ya dondurulacak, hafta içinde televizyon izleme sınırlandırılacak veya yasaklanacak, internet ve bilgisayar kullanımı ortak paylaşılan odalarda ve ekran herkesin görebileceği şekilde ayarlanarak yapılacak…

Yoksa çok üzülür ve kahrolursunuz ve sonra 'benim çocuğum bunu nasıl yapar' diye de hayıflanmaktan kendinizi alamazsınız…

Artık DECCAL zuhur etmiştir; gerisini siz düşünün gayri…