Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ani bir kararla Gaziantep'e geldi. Önce İslahiye'deki çadır kenti ziyaret etti, sonrada Garnizon komutanlığıyla Vilayet ve Büyükşehir belediyesine gitti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'de Gaziantep'e gelmiş olan Başbakan ve Cumhurbaşkanları arasında bir ilk'i gerçekleştirdi ve Vilayetten Büyükşehir Belediyesine yürüyerek gitti. Vatandaşların yoğun ilgisine selamla karşılık veren Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, İslahiye'de Suriyeli sığınmacılara Arapça seslenmesi ve Kobani ile ilgili olarak "düştü düşüyor" demesi büyük yankı uyandırdı.

KOBANİ DÜŞTÜ DÜŞÜYOR

Suriyelilere Arapça selam veren Erdoğan, şu an itibariyle topraklarımızda misafir olan 1.5 milyon mülteci olduğunu, topraklarımızdaki misafirlerimiz için 4 milyar doları aşkın kaynak kullandıklarını belirterek, "Sizler bize yük değilsiniz" dedi. Kobani'nin çözüm sürecinin şantajı haline getirilmeye çalışıldığını söyleyen Erdoğan, "Türkiye IŞİD terör örgütüne karşı olduğu kadar PKK terör örgütüne de karşıdır. Bölgede huzur istiyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçilmesinin ardından ilk resmi ziyaretini Gaziantep'e yaptı. İslahiye'deki çadır kentte kalan Suriyelileri ziyaret eden ve onlara hitap eden Erdoğan, Ak Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar'ın annesinin adına yaptırılan Sıdıka Tayyar camiini açtı. İslahiye programının ardından Gaziantep Valisi Erdal Ata, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve Garnizon Komutanı Cemalettin Doğan'ı ziyaret etti.

Gaziantep Havaalanında coşkulu bir kalabalık tarafından karşılanan Erdoğan, helikopterle İslahiye'deki çadır kente gitti. Burada Suriyelilere Arapça selam veren Erdoğan, şu an itibariyle topraklarımızda misafir olan 1.5 milyon mülteci olduğunu, topraklarımızdaki misafirlerimiz için 4 milyar doları aşkın kaynak kullandıklarını belirterek, "Sizler bize yük değilsiniz" dedi. Kobani'nin çözüm sürecinin şantajı haline getirilmeye çalışıldığını söyleyen Erdoğan, "Türkiye IŞİD terör örgütüne karşı olduğu kadar PKK terör örgütüne de karşıdır. Bölgede huzur istiyoruz" dedi.

SEVGİ SELİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçilmesinin ardından ilk resmi ziyaretini Gaziantep'e yaptı. Cumhurbaşkanlığı seçiminden 3 gün önce, 7 Ağustos'ta Gaziantep'e gelerek miting yapan Erdoğan, dün öğle saatlerinde eşi Emine Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ve İçişleri Bakanı Efkan Ala ile birlikte özel Ana uçağı ile kentimize gelen Erdoğan'ı, Gaziantep Havalimanı'nda Vali Erdal Ata, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, AK Parti Gaziantep milletvekilleri karşıladı. Erdoğan, apronun çevresindeki tel örgü etrafında toplanan ve kendisine sevgi gösterisinde bulunan kalabalığın yanına giderek bayramlaştı.

ARAPÇA SELAM VERDİ

Erdoğan, helikopterle İslahiye'ye geçti ve yoğun güvenlik önlemleri altında kara yoluyla çadır kentte gitti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada kendisini bekleyen Suriyelileri selamladı. Ellerinde Türk bayrakları bulunan yüzlerce Suriyeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sevinç gösterileriyle karşıladı. Erdoğan Suriyelilere Arapça selam verdi ve bayramlarını kutladı. Erdoğan Arapça, "Kurban Bayramınız mübarek olsun. Rabbim nice bayramlara inşallah arzuladığımız bir şekilde bizleri kavuştursun" dedi. Konuşması bir tercüman tarafından da Arapçaya çevrilen Erdoğan'ın konuşması sırasında Suriyeli sığınmacılar sık sık 'Erdoğan, Erdoğan' tezahüratı yaptı, Arapça slogan attı ve tekbir getirdi.

İNŞALLAH EVLERİNİZE KAVUŞURSUNUZ

Sevinç gösterileriyle karşılanan Erdoğan Yaklaşık 10 bin Suriyelinin barındığı çadırkentte Suriyeli sığınmacılara hitap etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına Suriyelileri selamlayarak başladı. Suriyeliler'in Kurban Bayramı'nı tebrik eden Erdoğan, "Rabbim nice bayramlara inşallah arzuladığımız şekilde bizleri kavuştursun. Rabbim evlerimizde, yurtlarımızda, ailemizle, sevdiklerimizle huzur içinde bayramları bizleri nasip etsin. Tüm İslam coğrafyasına huzur nasip etsin. Evlerinizden uzak, sevdiklerinizden uzak şekilde yaşıyorsunuz. Bir bayramı daha hasret içinde idrak ediyorsunuz. İhşallah Rabbimizden niyazımız odur ki bu evinizden yurdunuzdan uzak geçirdiğiniz son bayram olsun. İnşallan Suriye'de şartlar düzelir, hepiniz gönül huzuru içinde evlerinize kavuşursunuz" dedi.

1.5 MİLYON MÜLTECİ VAR

4 yıldır Suriyelileri misafir etmenin sevinci ve haklı gururu içinde olduklarını ifade eden Erdoğan, "Muhacir oldunuz. Mecburiyet içerisinde yurtlarınızı terkettiniz. Biz de ensar olduk. Sizin için tüm imkanlarımızı seferber ettik. Kim ne derse desin sizler bize asla yük değilsiniz. Bizim medeniyetimizde, bizim kültürümüzde, bizim geleneklerimizde misafir berekettir, misafir şereftir. Siz hem bize ensar olma vasfını bahşettiniz, evimizi bereketlendirdiniz, evimizi şenlendirdiniz. Şu an itibariyle topraklarımızda misafir olan 1.5 milyon mülteci var. En son IŞİD tereründen kaçan 200 bin Suriyeli de topraklarımıza sığındı. Bu kadar büyük kitleyi arzu ettiğimiz şekilde ağırlamak takdir edersiniz ki mümkün olmuyor. Elimizden geleni azami ölçüde yaptık, yapıyoruz ve yapacağız" dedi.

4 MİLYAR DOLAR KAYNAK KULLANDIK

Avrupa ve BM Mülteciler Komisyonunun sadece konuştuğunu, seyirci kaldığını ifade eden Erdoğan, "İş üretmeye gelince netice yok. Sadece topraklarımızdaki misafirlerimiz için sadece biliniz diye söylüyorum 4 milyar doları aşkın kaynak kullandık. Topraklarımızın dışında Suriye ve Irak'a gönderdiğimiz yardımlar yarım milyar doları aştı. Suriye ve Irak içindeki Arap kardeşlerimize, Türkmen kardeşlerimize, Kürt kardeşlerimize, Ezidi ve Süryanilere kadar ulaşıyor, etnik köken, din ayrımı yapmadan herkesin yardımına ulaşıyoruz. Bizim dinimizde ayırım yok. Avrupa şu ana kadar sadece 130 bin Suriyeli mülteci kabul etti ve şimdi de kapılarını kapattı. Ama biz 1.5 milyondan fazla kardeşimizi misafir ediyoruz. Dünyadan bize gelen destek ne yazık ki 200 milyon doları bile bulmadı. Hemen hemen bütün yardımları, kendi kaynaklarımızla sizler için kullanıyoruz" diye konuştu.

ESED BUNUN HESABINI NASIL VERECEK?

Suriye'de çatışmalar başlamadan önce Şam rejimine Bağdat yönetimine uyarılar yaptıklarını hatırlatan Erdoğan, "Ne yazık ki ne Esed ne de Maliki bizim samimi uyarılarımızı dinlemediler. Şimdi soruyorum 250 bin Suriyeli kardeşimizi katleden zalim Esed bunun hesabını hem bu dünyada hem ebedi alemde nasıl verecek. Evlerinden topraklarından yurtlarından şu anda kovulmuş olan siz kardeşlerimizin acaba bu çektiklerinin hesabını nasıl verecek. Ben inanıyorum ki sizin beddualarınız onun için bir felah olmayacaktır" dedi.

KOBANİ DÜŞTÜ, DÜŞÜYOR

'Havadan bombalamak suretiyle bu sorunlar çözülmez' diyen Erdoğan şunları söyledi:"İşte IŞİD terör örgütü çıktı. Bu Suriye'de güç buldu. Bunlar İslam adına Allah-ü ekber diyerek, Allah-ü ekber diyenleri öldürüyorlar. Müslüman müslümanı bu şekilde öldürebilir mi? Müslümanın müslümana kanı, canı, malı, ırzı haramdır. Kardeşlerim şunu çok iyi bilmemiz lazım. Sadece havadan bombalamak suretiyle bu terörü sona ediremezsiniz. Aylar geçti herhangi bir netice yok. Şu anda Kobani de düştü düşüyor. Uçuşa yasak bölge ilan edilmesi lazım. O bölgeye paralel güvenli bölge ilan edilmesi lazım."

ANINDA KARŞILIK VERİRİZ

Suriye'de ve Irak'ta ılımlı muhalif kesimin hem eğitilmesi hem donatılması gerektiğini dile getiren Erdoğan, "Buradan İslahiye'den tüm dünyaya bir kez daha duyurmak istiyorum. Türkiye'nin hiç bir ülkenin toprağında gözü yoktur. Türkiye kendisine yönelik her türlü tehdit karşısında hazırlıklıdır, donanımlıdır. TBMM silahlı kuvvetlere gerekli olan yetkiyi bir yıl süreyle vermiştir. Özellikle Suriye içindeki toprağımız olan Süleyman Şah Karakoluna yönelik bir saldırıya anında karşılık vereceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. Bir yandan tezkereye karşı çıkıyor, Kobani'yi çözüm sürecinin şantajı haline getirmeye çalışıyor. Şunu da söylemek istiyorum, Türkiye IŞİD terör örgütüne karşı olduğu kadar PKK terör örgütüne de karşıdır. Bu bölgede huzur istiyoruz. Bu topraklar sizi büyük bir muhabbetle kalbine basan cömert insanların topraklarıdır. Siz kendi arzunuzla topraklarınıza dönünceye kadar biz sizi misafir etmeye devam edeceğiz. Kim ne derse desin sizler bize asla yük değilsiniz. Bizim medeniyetimizde, bizim kültürümüzde, bizim geleneklerimizde misafir berekettir, misafir şereftir. Siz hem bize ensar olma vasfını bahşettiniz, hem de evimizi bereketlendirdiniz, evimizi şereflendirdiniz, evimizi şenlendirdiniz.Özgür, bağımsız herkesin eşit temsil edildiği bir Suriye'nin kurulması için birlikte mücadele edeceğiz. Rabbim sabrımızı artırsın. Rabbim sabrımızı zaferle neticelendirsin. Allah yar ve yardımcımız olsun. Allah şu anda Mekke-i Mükerreme'de Kabe'nin avlusunda, Mina'da ellerini semaya açarak İslam coğrafyası için dua eden müminlerin duasını kabul etsin. İnşallah bir sonraki bayram ve bayramlar bugünden farklı neşeli huzurlu olsun. Hepinizin kurban bayramını kutluyor sizleri Allah'a emanet ediyorum" diye konuştu.

Erdoğan yaklaşık yarım saat süren konuşmasını başladığı gibi Suriyeli sığınmacılara Arapça veda ederek bitirdi.

OYUNCAK İZDİHAMI YAŞANDI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından Suriyeli çocuklara oyuncak dağıttı. Oyuncak dağıtımı sırasında Suriyeli çocuklar ve bazı yetişkinler arasında kısa süreli izdiham çıktı. İzdiham görevlilerin araya girmesiyle önlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindekiler daha sonra Suriyeli bir ailenin yaşadığı çadırı ziyaret etti ve UNICEF tarafından yaptırılan 24 derslikli okul içindeki kreşi dolaştı, sığınmacı çocuklarla sohbet etti.

ŞEHİTLİK MEYDANINDA HALKA SESLENDİ

Erdoğan, daha sonra Şehitlik Meydanı’nda halka seslendi. Konuşmasında birlik ve beraberlik mesajları veren Erdoğan, Türkiye’nin birlik ve beraberliğinin bozulamayacağına işaret ederek, “Kardeşlerim; şu birlik ve beraberliğiniz bir anda gerçekleşti. Muhacir kardeşlerimizi ziyaret ederken belediye başkanımıza sizleri ziyaret edeceğimizi söyledik. Sizin şu coşkunuz, sizin şu heyecanınız bir şeyi gösteriyor. 'Biz biriz, diriyiz, kardeşiz' diyorsunuz. Hep birlikte Türkiye diyorsunuz. Bizi biz yapan da zaten bu, bizi güçlü kılan da zaten bu. Bizi ayıramayacaklar, bizi bölemeyecekler. Bize bu ülkede Türküyle, Arabıyla, Kürdü ile kardeşlerim aklınıza ne gelirse biriz. Çünkü biz yaratılanı, yaratandan ötürü sevdik. Kimseyi bir kenara koymadık. Herkesi sadece Allah için sevdik” dedi.

MAKAMLAR GELİP GEÇİCİ

Makamların geçici olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz biliyoruz ki makamlar mevkiler gelip geçidir. Cumhurbaşkanı olsan ne olur, Başbakan olsan ne olur, milyoner olsan ne olur. Bir gün ölecek misin, öleceğiz. İki metrelik mezara koyacaklar mı? İşte şehitlik burada. Bunlar da bir gün güçlüydüler ve sağlamdılar. Ama artık öldüler. Bunların içinde şehitler de var. Ve bu şehitlikte onlar defnedilirken oraya gömülürken hoca efendi ne diyor ‘Er kişi’ niyetine diyor ve oraya defnediyor” diye konuştu.