"Türkiye'de var olan mükemmel değer ve kompozisyonlar milyonlarca lira harcanan içi boş programlarla anlatılacağına, bu bütçenin yarı fiyatına çok daha değerli ve evrensel bir dille dünyaya aktarılabilir." dedi. Eskiden televizyon kanallarının belgesel yayınlama zorunluluğunun olduğunu hatırlatan Coşkun Aral, "Durum böyle olunca televizyonlar işi çığırından çıkarttı ve köyde, yolda giden at arabasını bile 'belgesel' diye millete izlettirdi. Oralardan buralara geldik. İyi yol aldık ama asla yeterli düzeyde değil." diye konuştu.ZOR DÖNEM GEÇİRİYORUZAral, belgesel çekmenin oldukça zahmetli, bir o kadar da eğlenceli olduğunu dile getirerek, insan, hayvan, bitki ve cansız figürleri yakından keşfetmek ve keşfetmenin verdiği hazzı izleyiciye aktarmanın büyük bir mutluluk olduğunu vurguladı.Sektörün zor zamanlardan geçtiğini anlatan Coşkun Aral, "Ne yazık ki sponsor bulamayışımız ve desteklerin azalmasından ötürü sektör bazında biraz zor bir dönem geçiriyoruz. Umarım dizi sektörüne gösterilen ilgi belgesele de gösterilir yapım firmaları tarafından. Salt televizyonlar değil veya salt devlet değil özel sektör de kendi alanında evrensel bir platforma sıçramak için belgeseli kullanırsa niye olmasın diyorum. Türkiye'de var olan mükemmel değer ve kompozisyonlar milyonlarca lira harcanan içi boş programlarla anlatılacağına, bu bütçenin yarı fiyatına çok daha değerli ve evrensel bir dille dünyaya aktarılabilir. Gelişmiş ülkelere bakın, hemen hemen hepsi aynı yolu seçiyor. Bizim bundan geri kalmamamız lazım. İnşallah en kısa sürede biz de bu tarz işler olur diye umut ediyorum." AA