Ama madde bağımlılığına giden yolda ailenin etkisi çok fazladır. Anne ve babasıyla aidiyet ve sağlıklı iletişim kuramayan çocuk ya da gençler huzuru ve mutluluğu dışarıda aramaya başlıyorlar. Ailelerin bu konuda çok dikkatli olmalarında fayda var. Evde misafire ‘hoş geldiniz’ diyemeyen genç nasıl oluyor da dışarıda arkadaşının zararlı olduğunu ve onu öldüreceğini bile bile ikram ettiği maddeye ‘Hayır’ diyemiyor.Bir başka tehlike ise internet. Geçtiğimiz sene 15 yaşında bir çocuk sosyal medya üzerinden 52 çocuğu bağımlı hale getirmişti. ‘Benim çocuğum yapmaz’ demeyiniz. Bağımlı yaptığı çoğu çocuklar temiz ailelerin evlatlarıdır. Hiç kimse bu konuda kesin konuşmamalıdır. Çoğu aile henüz 8 yaşındaki çocuğuna bile sosyal medyada hesap açmakta ve yanısıra cihaz vermektedir. Bu sağlıklı değildir. Çünkü çocukların bilişim medya okuryazarlığı yok denecek kadar azdır. Çocuklar internet ortamında gizlilik ve güvenlik ayarlarını bilmemektedir. Bu da önemli bir sorundur. İnternete bağlanılan yer salon olmalıdır. Çünkü orada herkes birbirini izlemektedir ve şeffaflık sağlanmaktadır. Çocuğun odasında internet bağlantısı kesinlikle olmamalıdır. Sanal ortamda çocukları bekleyen tehlikeler sadece madde bağımlılığı ile sınırlı değildir. Sanal kumar, siber tacizler, şiddet ve çocuk pornosu gibi kolayca ulaşabilecekleri içerikler de önemli bir tehdit unsurudur. Aileler, okul aile birliği ile iletişim içinde olmalıdır. Bu hem öğrencinin üzerinde bir gözlem unsuru olduğu gibi çıkabilecek sorunları da dizginler. Bilhassa ergenlik dönemindeki çocuklar kendini ispatlamak, merak, özenti ve kimlik arayışları sırasında çeşitli hatalara düşebilmektedirler. Eğer ki çocukta ruhsal bir değişiklik görülüyorsa mutlaka bir ruh sağlığı uzmanından profesyonel yardım alınmalıdır. Ebeveynlere bir uyarım da ergenlik dönemindeki çocuğunuzu asla yargılamayınız. Arkadaşlarının yanında onurunu kırmayınız. Rencide etmeyiniz. Başkalarının çocuklarıyla kıyaslama yapmayınız. Dersler konusunda baskı yapıp’ hepimizin mutluluğu senin okulunu başarıyla bitirmeye bağlı’ demeyiniz. Bu tür dilekler çocuğun üzerinde baskı yapacağından bu baskıyı kendince hafifletmek adına dışarıya yönelebilir.Çocuğunuz hazinenizdir. Okuldan geldiği zaman onu sevgiyle kucaklayınız. Günde 60 saniye gözüne sevgiyle bakınız. Nasihat etmeyiniz. Sadece ergenler değil, hiçbir birey nasihatten hoşlanmaz.