Ülkemizde oldukça sık görülen ve halk arasında “kemik erimesi” olarak bilinen osteoporoz, kemik dokusundaki yoğunluğun veya kitlenin azalması anlamına geliyor ki bunun sonucunda kemikler daha zayıf ve kırılgan oluyor. Üstelik hastalık sinsi sinsi gelişiyor ve kemiklerin giderek güçsüzleşmesi hissedilmiyor.

Tüm dünyada kadınlarda 50 ve erkeklerde 70 yaş üstündeki her 5 kişiden birinde ortaya çıkan osteoporoz önemli bir hastalık. En ciddi komplikasyonu ise kalça, omurga ve el bileğinde kırıklara yol açabilmesi. Kırığa bağlı ciddi ve inatçı ağrılar gelişebilir ve bu sorun yaşam kalitesini ciddi boyutlarda düşürebiliyor. Ayrıca omurgada gelişen volüm kaybı ve çökme kırıklarına bağlı olarak boyumuz kısalıyor. Bu da kamburluk gibi çok önemli bir sorunu daha beraberinde getiriyor. Daha da kötüsü osteoporoz özellikle yaşlılarda önemli, hatta ölümcül sonuçlara neden olabiliyor. Oysa osteoporoz önlemler alındığı takdirde gelişmesi engellenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık.